Sual: Çocuk olmamasının sebepleri nelerdir?
CEVAP
Çocuk olmaması, bazıları için en büyük sıkıntı ve problemlerinin başında
geliyor. Aile huzursuzluğundan tutun boşanmalara kadar gidiyor. Kusur bazen
kadında bazen de erkekte olur. Bazen her ikisinde de olabilir.
Çocuk olmamasının sebeplerinin başında daha çocukken geçirilen hastalıklar,
psikolojik rahatsızlıklar, yanlış ve zararlı beslenme, aşırı sıcağa soğuğa
dikkat etmeme yüzünden bedende meydana gelen tıbbi arızalar gelir. Çocuğu
olmayan eşler bu arızaya çok büyük ihtimalle daha çocukluklarında,
gençliklerinde yakalanmışlardır.
Bir kısmı da yanlış beslenme yüzünden yakalanmış olabilir. Çünkü hadis-i şerifte
buyuruluyor ki:
(Gelin, ilk hafta yoğurt, ayran, sirke, turşu ve ekşi yememelidir! Bunlar
çocuk olmasına engel olabilir. Sirke yiyen kadının hayz görmesi zahmetli olur ve
hayzı düzensiz olur. Ekşi elma yemek hayz kanını keser. Bu da başka bir hastalık
meydana getirir.)
Bir kısmı da, evliliğin başında, birkaç sene çocuğumuz olmasın diye aldıkları
yanlış tedbirlerle, sonraki senelerde çocuklarının olmamasına zemin hazırlarlar.
Çocuk olmama sebepleri iyi araştırılmalı. Şuna da inanılmalı ki, tıp çok
ilerlediği halde hâlâ eksiklikleri vardır. Yanlış tedavilerin ve bilinçsizce
kullanılan ilaçların zararları çoktur. Tedavide çok hassas olunmalı, gelişigüzel
ilaç kullanılmamalı. Hele kocakarı ilaçlarını ehil bir doktora sormadan
kullanmamalı.
Uzman doktorların, kısırlık sebepleri ve önleyici tedbirleri hususundaki
yazıları şöyledir:
İNFERTİLİTE (kısırlık)
Eşlerin çocuk sahibi olma arzularına rağmen bir yıl içerisinde hamilelik
elde edilmemesine infertilite (kısırlık) adı verilmektedir. Korunmayan
çiftlerin %85’inde bir yıl içerisinde hamilelik oluşması beklenir. İnfertilite
%30-40 arasında erkek, %40-50 arasında bayana ait nedenlerle ortaya çıkmaktadır.
Çiftlerin %25’inde erkek ve kadın faktörü birlikte bulunmaktadır. %10-15’inde
tüm araştırmalara karşılık infertiliteyi açıklayabilecek bir neden
bulunamamaktadır.
İlk ziyarete eşlerin birlikte katılması ve değerlendirilmesi tedavi yönünden
oldukça önemlidir. Çocuk arzusuyla başvuran çiftlerin doktoruna ve merkezine tam
bir güven içinde olması, hiçbir şey saklanmaması, sorulara açık yüreklikle cevap
verilmesi ve hiçbir konunun utanma duygusuyla gizlenmemesi gerekir.
Kadının muayenesi sadece üreme organlarının değil tüm vücudun
değerlendirilmesine yönelik olarak yapılır. Bazı hormonal hastalıklar (tiroid
bezi ve şeker hastalığı gibi) üreme organlarının fonksiyonunu yakından
etkilemektedir. Muayenede tespit edilecek ek rahatsızlıklar tedavi öncesinde
ortadan kaldırılmalıdır. Kadında mevcut olabilecek mikrobik-iltihabı
rahatsızlıklar yapılacak tetkiklerle tanımlanarak tedavi edilmelidir. Bu nedenle
rahim ağzından ve vajenden örnekler alınarak inceleme yapılır.
Kadına ait infertilite nedenleri:
Tüplere ait nedenler
Hamilelik oluşabilmesi için spermlerin (erkek hücresi) rahim ağzı ve rahim
içini geçerek tüplerden yumurtaya ulaşması gerekmektedir. Bu nedenle tüplerin
açıklığını ve görevlerini yerine getirme yeteneğine sahip olup olmadığı
gösterilmelidir. İnfertilite nedenlerinin yaklaşık %35 ini tüplere ait
bozukluklar oluşturmaktadır. İlaçlı rahim filmi (HSG) tüplerdeki tıkanıklığı ve
oluşmuş hasarı gösterebilir. HSG filminde bir bozukluk varsa tanı amaçlı
laparoskopi önerilebilir. Tüpler kapalı, hasar görmüş veya yapışık bulunursa
cerrahi olarak düzeltilebilir. Ancak ameliyat ile sonuç alınamayacağı
düşünülüyor ise tüp bebek yöntemi tedavide en iyi alternatiftir.
Yumurtlama problemleri
Düzensiz ve anormal yumurtlama, kısırlığı oluşturan nedenlerin ortalama
%5-25 ini oluşturur. Normal koşullarda her ay yumurtalıklardaki yumurtalardan
bir tanesi gelişip büyüyerek çatlar ve yumurtlama (ovulasyon) meydana gelir.
Yumurtlamanın olmaması âdet düzensizlikleri ve infertilitenin en önemli
nedenidir. Bir bayanda yumurtlamanın olmadığı ya da âdet görse bile ovulasyonsuz
seyrettiğini gösterebilmek için bir takım testler yapılır.Yumurtalıkların
rezervi ve ilaç uyarısına verecekleri cevap âdetin 2. veya 3. günü yapılacak
hormon testleri ve ultrasonografik görüntü ile tespit edilebilir. Yumurtlama
olmadığı tespit edilirse ilaç tedavisi ile yumurtlama sağlanabilir.
- Rahim kaynaklı problemler
- Karın iç zarı ile ilgili problemler (Endometriozis)
Genellikle yumurtlama âdetin ortalarına rastlar. Eşlerin bu dönemlerde bir arada
olmaları döllenmenin şansını artırır. [Yani, kadınlarda iki âdet arasındaki
temizlik süresinin ortasında yumurtlama olur. Bu günlerde eşler birada olursa
çocuk olma ihtimali yükselir. Mesela temizlik günü 14 gün ise 6-8. günler
arasında yumurtlama şansı yüksek demektir.]
Yaş faktörü
Normal şartlarda korunmayan bir çift için evliliğin birinci yılında hamile
kalma şansı %85’tir. İkinci yılında, birinci yıl gebe kalamayan %15 oranındaki
kadınların %10’u da ikinci yıl gebe kalır. [İkinci yıldan sonra gebe kalınmazsa,
eşlerin kısırlık tedavisi görmeleri gerekir.] İlerleyen yıllarda bu oran giderek
düşer. Kadınlarda yaş ilerledikçe gebelik şansı da giderek azalır, 40 yaş ve
üzerinde gebe kalma oranı %10’un altına düşer. Yumurtalar gelişse ve ovulasyon
meydana gelse de, yumurtaların kolayca döllenebilmesi oldukça güçtür.
Açıklanamayan (izah edilemeyen) infertilite
Ancak bazen çiftlere yapılan tüm testler normal bulunmaktadır. Bu durumda
açıklanamayan yani izah edilmemiş infertiliteden bahsedilir. Öncelikle aşılama
tedavisi denenir. Aşılama tedavileri başarısız olduğunda infertilite sebepleri
yeniden değerlendirilerek tüp bebek gibi diğer yardımcı üreme teknikleri
uygulanabilir.
Erkeğin değerlendirilmesi
Erkeklerin muayenesi gerektiğinde üroloji uzmanı tarafından yapılmaktadır.
Öncelikle yapılması gereken semen analizidir. Ardından gerekiyorsa hormon
tetkikleri, mikrobiyolojik ve serolojik testler, ultrasonografi yapılabilir.
Erkek infertilitesi tedavisinde son yıllarda uygulanan teknikler ile hızlı bir
ilerleme kaydedilmiştir. Özellikle mikroenjeksiyon tekniği, daha önceden tedavi
edilmeyen erkeğe ait birçok infertilite faktörüne çözüm getirmiştir.
Erkeğe ait infertilite nedenleri:
- Hormonal bozukluklar
- Genetik bozukluklar
- Sebebi bilinmeyen
- Varikosel
- Kriptorşidizm (inmemiş testis)
- Sperm taşıyıcı kanallara ve organlara ait nedenler
- İmminolojik (bağışık sistemine ait) nedenler
- Kullanılan ilaçlar, aşırı sıcak ortam, sistemik hastalıklar
Teknolojideki tüm ilerlemeler sayesinde, üreme tedavisinde elde edilen inanılmaz
gelişmeler çocuk sahibi olamayan çiftlere yeni umutlar sunmaktadır.
Yapılan tetkik ve tedaviler sonucunda ilaç tedavisi yetersiz kalacak olursa tüp
bebek ve mikroenjeksiyon metotları ile çocuk sahibi olunabilir. Bu iş ile ilgili
olarak güvenilir hastanelerin tüp bebek merkezlerine müracaat edilebilir.
Türkiye Hastanesi’nde de bu işlemleri yapacak kadro bulunmaktadır.
Yukarıda yazılan rahatsızlıklara yakalanmamak için:
Kız çocuklarını dünyaya geldikleri andan itibaren üşütmemeli, alt
temizliğine dikkat etmeli. Altı ıslak bırakılmamalı. 6 ayda bir idrar tahlili
yapılmalı. En ufak bir akıntıda, idrar kaçırmada, idrar yanmasında hekime
gitmeli.
Çocukluk çağında geçirilen kabakulakta eğer hastalık testisleri, kızlarda
yumurtalıkları tutmuş ise üreme hücrelerini tahrip ederek kısırlığa yol açabilir.
Bu hastalıktan korunmak için kabakulak aşısı yapılmalıdır. Eğer kız çocukları
genital bölge tüberküloz hastalığına yakalanmış ise tüplerde tıkanma yapabilir.
Rahimde yapışıklıklar yaparak çocuk olmasına engel olabilir. Mantar hastalıkları
da akıntı, spermde tahribat yapabilir. Üreme organlarındaki en ufak şikayette
hekime gitmek iyi olur.
Çocukluktan itibaren dikkat edilecek hususlar (Kızlar için)
1- Bebeklik döneminden itibaren üşütmeyecek.
2- Dondurma, soğuk meşrubat, kola gibi soğuk şeyler yiyip içmeyecek.
3- Kabakulak, kızamıkcık, kızamık, verem aşıları yapılacak.
4- Alkol, sigara içilmeyecek.
5- Banyo yapılırken üşütülmeyecek. Özellikle özür halinde iken denize
girip üşütülmeyecek.
6- Acılı baharatlı gıdalardan fazla yemeyecek. Kışın üşütmeyecek,
özellikle yumurtalıklar korunacak.
7- Ateşli hastalıklarda mutlaka hekime gidecek.
8- Evli gençler birbirini kırmayacak, üzmeyecek. Beslenmesine dikkat
edecek. Hastalıklardan korunacak.
Çocukluktan itibaren dikkat edilecek hususlar (Erkekler için)
1- Kabakulak, kızamıkcık, kızamık, verem aşıları yapılacak.
2- Alkol, sigara içilmeyecek. [Bunlar bazı erkeklerde iktidarsızlık
sebebidir.]
3- Erken yatıp erken kalkılacak.
4- Acılı baharatlı gıdalardan fazla yemeyecek. Kışın üşütmeyecek.
5- Testisler darbelere karşı korunacak. Ateşli hastalıklarda mutlaka
hekime gidilecek. Sünnet dikkatli yapılacak.
6- Evli gençler birbirini kırmayacak, üzmeyecek. Beslenmesine dikkat
edecek. Hastalıklardan korunacak.
Evliliğin ilk yıllarında
Evliliğin ilk yıllarında bilinçsizce yapılan doğum kontrolleri ileride çocuk
olması üzerinde zararlı olabilir. Rahim içi araçları steril konulmazsa
iltihaplanmaya, yabancı cisim reaksiyonuna yol açabilir. Doğum kontrol hapları
hormonal dengeyi etkileyebilir. Yeni evlilerin hemen doğum kontrolü uygulamaması
iyi olur.
Aşırı üzüntü, stres, sinir sistemini bozar
Stres hem hormon dengesini bozar hem de eşler arasındaki cinsel hayatı
etkiler. Eşler tam boşalamaz, zevk almaz, temaslar işkence halini alır. Bu
durumda hem yumurtlama hem de sperm yapımı etkilenir. Stresin etkisi ile erken
boşalma olabilir. Yine stresten dolayı uterus hareketleri artar ve yumurtayı
atabilir. Erken boşalmaya bağlı yeterli sayıda sperm rahime gitmeyebilir. Onun
için eşlerin stressiz, sıkıntısız, sakin ortamlarda ve istekli oldukları zamanda
birlikte olmaları gerekir.
Bünyenin çocuk tutmaması
Bünyenin çocuk tutmaması denen şey hormon yetersizliğinden veya rahim
ağzının tam kapanmamasından dolayı çocuğun düşmesidir. Bu şekilde olan çiftler
evvela hormonlarının durumunu öğrenecekler. Bir bozukluk var ise tedavi
ettirecekler. Rahim ağzının durumu mutlaka kontrol edilecek. Darlık, yetmezlik,
enfeksiyon var mı diye bakılacak. Yatak istirahatı yapılacak. Strese girmek,
sinirlenmek, ağır kaldırmak, fazla çalışmak olmayacak. Bu ailelerde bir de
genetik tarama yapılıp kromozomal bozukluk var mı diye bakılmalı.
Kısırlığa dair alametler görülünce
Acılı baharatlı yiyecekler, çok soğuk içecekler, yasaklanmalı. Hiç bir zaman
ezbere ilaç kullanmamalı. Ezbere kullanılan yanlış ilaçlar, yumurta ve sperm
üzerine zararlı etkide bulunabilir. Özellikle böbrekleri ve yumurtalıkları
üşütmek, testislere darbe gelmesi kısırlığa yol açabilir.
Çocuk olmuyorsa
Yukarıdaki bilgilere uyulduğu halde evli çiftler çocuk sahibi olamamış ise
kesinlikle ezbere ilaç kullanmamalı, komşu tedavilerine rağbet etmemeli. Aksi
halde tedavi zorlaşır veya imkansız hale gelir. Bu hastalıklar artık kısırlık
merkezi bulunan tam teşekküllü hastanelerde yapılmaktadır. Böyle bir merkeze
bağlanmalı sistematik bir şekilde kısırlık sebepleri araştırılmalı. Hastaya en
uygun tedavi metodu seçilmeli. Tüp bebek merkezleri içinde kadrosu iyi,
güvenilir yerlere gitmelidir.
Bunlara rağmen hiçbir tıbbi arıza olmasa bile çocuk olmayabilir. Çocuk da bir
rızktır. Rızkı veren Allahü teâlâdır. Dilerse verir dilerse vermez.
Çocuk da bir rızktır
Sual: Eşimde ve bende çocuk olmaması için hiçbir tıbbi engel olmadığını
doktorlar söylüyorlar. Buna rağmen çocuğumuz olmuyor. Eş dost yüzünden, yani
onların dedikoduları yüzünden sıkıntı yaşıyoruz. Bunda bizim suçumuz olmadığı
halde, bu da kaderden midir?
CEVAP
Her şey takdir iledir. Kaderin, iyisi, kötüsü, tatlısı, acısı, hep Allahü
teâlâdandır. Kader, Allahü teâlânın, olacak şeyleri ezelde bilmesidir. Kaza,
kaderde bulunan şeyleri, zamanı gelince yaratmasıdır.
Çocuk olması veya olmaması da takdire bağlıdır. Allahü teâlâ, takdirine göre
sebepler yaratmaktadır. Sebeplere yapıştıktan sonra, yani tıbbi bir engel
kalmadıktan sonra eşler dua eder, (Ya Rabbi, çocuk hakkımızda hayırlı ise, bize
nasip eyle) derler. Dua kabul olursa çocuk olur. Çocuk olması için tedbir almak
ve sebeplere yapışmak lazımdır. Mesela tıbbi yasakları çiğneyip de, suçu kadere
yüklemek doğru değildir.
Çocuk istemek normaldir. Ancak her çocuk mutlaka hayırlı olur mu? Çok az da
olsa, çocuk bir kimsenin dünya ve ahiret felaketine sebep olabilir. Ne olursa
olsun çocuk olmasını değil de, mutlaka hayırlı olanını istemelidir. Hayırsız bir
evlat yerine çocuksuzluğu tercih etmelidir!
Esas hayat, ahiret hayatıdır. Muhteşem bir hayat sürülse de, dünya geçicidir.
Akıllı, ahiretini düşünüp, (Ya Rabbi çocuk hakkımda hayırlı ise nasip et) diye
dua eder.
Ahir zamanda çoluk çocuk sahibi olmamak daha iyidir. İmam-ı Gazali hazretleri
buyuruyor ki:
Peygamber efendimiz, (İkiyüz yılından sonra, sizin en iyiniz, hafifülhâz
olandır) buyurdu. Hafifülhâz nedir, dediklerinde, (Hanımı ve çocuğu
olmayandır) buyurdu. (Ebu Ya’la)
Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretleri de (Bu zamanda çocuğu olmayan şükür secdesi
yapsın) buyurmuştur.
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Hoşlanmadığınız şey sizin iyiliğinize; sevdiğiniz şey de, kötülüğünüze
olabilir. Siz bilmezsiniz, Allah bilir.) [Bekara 216]
Çocuğun olması, nimet olduğu gibi büyük tehlike de olabilir. Kur'an-ı kerimde
çocuk için (fitne) buyuruluyor. Buradaki fitne, imtihan demektir. Çocuk
imtihanından yüzümüzün akı ile çıkmak kolay değildir. Onun için daima hakkımızda
hayırlı olanı istemeliyiz! (Hadika)
Çocuk sahibi olmak isteyenler veya herhangi bir dileği olanlar şunları
yapmalıdır:
1- İstiğfar okumalı. (Malım çok, ama çocuğum olmuyor. Ne yapayım?) diyen
kişiye, bir sahabi istiğfara devam etmesini söyledi. O da günde 700 defa
istiğfar okurdu. Nihayet on çocuğu oldu. Hasan-ı Basri hazretlerine, kıtlıktan,
fakirlikten, çocuğunun olmadığından şikayette bulunuldu. Hepsine de istiğfar
etmesini söyledi. Sebebi sorulunca, Kur’an-ı kerimden üç âyet-i kerime okudu.
Meali şöyle:
(Çok affedici olan Rabbinize istiğfar edin ki, gökten bol yağmur indirsin;
size, mal ve oğullar ile yardım etsin, sizin için bahçeler, ırmaklar versin.)
[Nuh 10-12]
Çocuklarını idarede sıkıntı çeken bir sahabiye Peygamber efendimiz, (Neden
istiğfar etmiyorsun? Ben günde yüz defa istiğfar ederim) buyurdu. İstiğfar
edileceği zaman yüz defa (Estağfirullah min külli ma kerihallah,
Estağfirullah elazim ellezi la ilahe illa hüvel hayyel kayyume ve etubü ileyh)
demeli ve manasını düşünerek söylemeli. Manası şöyledir: (Razı olmadığın
şeylerden yaptıklarımı affet ve yapmadıklarımı yapmaktan koru. Kendisinden başka
ilah bulunmayan hay, kayyum ve azim olan Allah’a istiğfar eder ve günahlarıma
pişman olup Ona sığınırım.) [Azim, zatı ve sıfatları kemalde, Hay,
ezeli ve ebedi bir hayatla diri olan, Kayyum, zatı ile kaim olan,
yarattığı her şeyi varlıkta durduran demektir.]
2- Dileğine kavuşmak için, iki rekat namaz kılıp, sevabını Silsile-i aliyye
denilen âlimlerin ruhuna hediye etmeli, bunların hürmeti için diye dua etmeli.
Mesela, “Ya Rabbi, hayırlı bir çocuk nasip eyle” diye dua edip, “Bu duamı
silsile-i aliyye büyükleri hürmetine kabul eyle” demeli. (Mekatib-i şerife)
Sabah ve yatsı namazından sonra silsile-i aliyyenin isimlerini, sonra Fatiha
okuyarak ruhlarına gönderip, onları vesile ederek yapılan dua kabul olur.
Tecrübe edilmiştir.
3- Âyât-i hırz, usulüne uygun okunur ve yanında taşınırsa, murat hasıl olur.
4- Adakta bulunmalı. Mesela, (Şununla evlenirsem, sevabı Seyyidet Nefise
hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç Yasin okumak nezrim olsun) denince, bu
dileğin kabul olduğu tecrübe edilmiştir.
5- Dua izinli okunmalı! Bir hacetin hasıl olması için dua okunurken, tesir
etmesi, üstadın izni ile okumalı. Üstad vefat etmişse, kitabından öğrenip okumak
da izin almak olur. İzin alan, izin verenin vekili olur. Vekilin okuması, üstad
gibi tesirli olur.
6- Bir dileği olan aşağıdaki duayı okumalıdır. Kör bir zat gelip, (Ya
Resulallah! Allahü teâlâya dua et, gözlerim açılsın) dedi. Peygamber efendimiz
de, (Kusursuz bir abdest al! Sonra, ya Rabbi! Sana yalvarıyorum. Sevgili
Peygamberin Muhammed aleyhisselamı araya koyarak, senden istiyorum. Ey çok
sevdiğim Peygamberim Muhammed aleyhisselam! Seni vesile ederek, Rabbime
yalvarıyorum. Senin hatırın için kabul etmesini istiyorum. Ya Rabbi, bu yüce
Peygamberi bana şefaatçı eyle! Onun hürmetine duamı kabul et) duasını
okumasını söyledi. O da, abdest alıp dua etti. Hemen gözleri açıldı. [Tirmizi]
Bu duayı okuyanlar, maksatlarına kavuşmuşlardır.
Namaz kılmayanın, haram işleyenin ve kalbi gafil olanın duası kabul olmaz. Ehl-i
sünnet itikadında olmayanın okuması fayda vermez. Hak teâlâ, her şeyi bir sebep
ile yaratmaktadır. Bir şeye kavuşmak isteyen, o şeyin sebebine yapışmalıdır.
Rabbimiz, insana sıhhat, şifa vermek için, dua etmeyi, sadaka vermeyi ve ilaç
kullanmayı sebep yapmıştır.
Duanın kabul olması için
Duanın kabul edilmesi için bazı şartlar vardır. Duanın kabul edileceğinden
şüphe etmemeli, şartlarına riayet edilip edilmediğinden şüphe etmelidir. Gereken
şartlara riayet etmeden duanın kabul edilmesini beklemek uygun olmaz.
Önce çalışmak, sonra dua dinin esası!
Kabul edilir ancak, çalışanın duası!
Duanın kabul edilmesi için şartlardan bir kısmı şöyle:
* Haram lokmadan sakınmalıdır!
* İtikadı düzgün olmalıdır.
* Dualarım niçin kabul olmuyor dememelidir.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, duanızı kabul eder. Dua ettim, hâlâ duam kabul olmadı diye
acele etmeyiniz! Allahü teâlâdan çok isteyiniz! Çünkü kerem sahibinden
istiyorsunuz.) [Buhari]
İstenilen şeyin olmaması, duanın kabul olmadığını göstermez. Onun için duaya
devam etmelidir! Duanın kabulünün gecikmesinin başka sebepleri de vardır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Mümin dua edince, Allahü teâlâ, Cebraile, "Ben onu seviyorum, isteğini hemen
yerine getirme!" Facir, [günahkâr] dua edince de "Ben onun sesini
sevmiyorum. İsteğini hemen yerine getir" buyurur.) Şu halde, duanın
kabulünün gecikmesi zararlı değildir.
* Bela gelmeden önce çok dua etmelidir.
* Duaya hamd ve salevatla başlamalıdır.
* Yalvararak dua etmelidir.
* Sebeplere yapışmadan istemek kuru bir temennidir.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Çalışmadan dua eden, silahsız harbe giden
gibidir.) [Deylemi]
* Günah işlemeyen dil ile dua etmelidir.
Peygamber efendimiz, (Allahü teâlâya günah işlemeyen dil ile dua edin)
buyurdu. Böyle bir dilin nasıl bulunacağı sual edilince, (Birbirinize dua
edin! Çünkü ne sen onun, ne de o senin dilinle günah işlemiştir) buyurdu.
[Tergibüs-salât]
* İsm-i a’zam ve esma-i hüsna ile dua etmelidir.
Duayı yalnız namazlardan sonra ve belli zamanlarda yapmak mekruhtur. Her
fırsatta dua etmelidir! Bilhassa şerefli vakitleri ve şerefli halleri
kaçırmamalı, fırsat bilmelidir!
Duanın makbul olduğu zamanlar
Ezan okunurken ve ezan ile kamet arasında yapılan dua. Kur’an
okunurken, Kur'an-ı kerim hatmedilince, Kâbe-i şerifi görünce, yağmur yağarken,
düşmanla karşılaşınca, zulme uğrayınca, cemaat halinde iken, farz namazlardan
sonra, kalbinde incelik hissettiği an, Esma-i hüsna ile, ism-i a'zam ile
dua edince, seher vakti, yalvararak dua etmek, Bid’atlerden sakınmak, gafil
olmamak, uyanık olmak, helal yemek, haramlardan kaçmak, Cuma günü ve gecesi,
Recebin ilk, Şabanın 15. gecesi, Bayramın birinci geceleri, Arefe günü, Ramazan
gün ve geceleri, iftar zamanı edilen dualar makbuldür.
Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Ezanla kamet arasında dua makbuldür.) [Tirmizi]
(Kur'anı hatmedenin duası makbuldür.) [Beyheki]
(Rikkat halinde duayı ganimet bilin.) [Deylemi]
(Hac yapanların, duaları kabul olur.) [Taberani]
(Kur’an ve ezan okunurken, düşman ordusuyla karşılaşınca, yağmur yağarken, zulme
uğrayınca dualar kabul olur.) [Taberani]
(Bir cemaatten bir kısmı dua eder, ötekiler de amin derse o duayı, Allah kabul
eder.) [Hakim]
(Beş vakit namazlardan sonra yapılan dua kabul olur.) [Buhari]
(İsm-i a’zamla edilen dua makbuldür.) [İbni Mace]
(Her gece seher vakti, Allahü teâlâ buyurur ki: İstiğfar eden yok mu, affedeyim.
İsteyen yok mu, vereyim, duasını kabul edeyim.) [Müslim]
(Allahü teâlâya yakararak edilen dua makbuldür.) [Ebu Ya’la]
(En efdal dua, Arefe günü yapılandır.) [Beyheki]
(Şu beş gecede yapılan dua kabul olur: Regaib, Berat ve cuma gecesi ile Ramazan
ve Kurban bayramının birinci gecesi.) [İbni Asakir]
(Bid'at ehlinin duası kabul olmaz.) [İbni Mace]
(Gafletle yapılan dua kabul olmaz.) [Tirmizi]
(Bir lokma haram yiyenin, kırk gün duası kabul olmaz.) [Taberani]
7- Hacet namazı kılmalı.
[Namaz - Abdest bölümündeki Hacet namazı yazısında, bu namazın nasıl
kılınacağı hakkında bilgi var.]
Erkek çocuk olması için:
Duanın kabul olması hakkında yazıda bildirdiğimiz gibi düzgün itikada sahip
olup, haramlardan kaçıp, dinimizin emrine uyanın ve şartlarına uygun dua edenin
duası muhakkak kabul olur. Böyle salih bir kimse, yatağa girince, önce İhlas
suresini okur. (Ya Rabbi, bana bir oğul ihsan edersen ismini Muhammed
koyacağım) der. Böyle dua edenin, Allahü teâlânın izniyle erkek çocuğu olur.
(Şir’a şerhi)
Yine aynı kitaptaki hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Hanımı hamile iken, elini onun karnına koyup, “Bismillahi ahadis samed
ellezi lem yelid ve lem yuled. Ya Rabbi, bu çocuğun ismini Muhammed
aleyhisselamın hürmetine, Muhammed koydum” derse, bu çocuk erkek olur.)
Yine aynı kitapta, (Kadın, hayzdan temizlendikten sonra beş gün içinde hamile
kalırsa, çocuğu erkek olur. Beşinci günden sekizinci güne kadar olursa kız olur)
deniyor.
Sual: S. Ebediyye’de ahir zamanda çoluk çocuk sahibi olmamanın daha iyi
olduğunu bildiren bir hadis-i şerif naklediliyor. Bu zamanda, ikiden fazla çocuk
sahibi olmak caiz değil mi?
CEVAP
Ahir zamanda çocukları İslam terbiyesi ile yetiştirmek çok zordur. Çocuk
çoğaldıkça bu zorluk artar. Terbiye edebilecek olan istediği kadar çocuk sahibi
olur.
GÜNÜN MENKIBESİ