Asıl ismi Ahmed'dir. Han adlı bir köyde doğduğu için Hânî lakabıyla tanınmıştır. Bağdat'tan Musul'a, oradan da Doğu Anadolu'ya gelip yerleştiği söylenir. Doğubâyezîd medreselerinde müderrislik ve saray kâtipliği yapmıştır. İlmi ve yüksek ahlâkıyla tanındığı kadar, bahadır, mert, cömert ve çok cesur olmasıyla da meşhûr olmuştur.