Kur'ân-ı kerîmin yüz sekizinci sûresi.
Kevser sûresi Mekke'de nâzil oldu (indi). Üç âyet-i kerîmedir. Peygamber efendimize ihsân buyrulan Kevser'i bildirdiği için sûreye, bu isim verilmiştir. Erkek çocukları yaşamadığından Peygamber efendimize Mekke müşrikleri nesli kesik mânâsında "ebter " demişler, bunun üzerine, Allahü teâlâ Kevser sûresiyle onlara cevap vermiştir. (Sâvî, Taberî, Râzî)

Allahü teâlâ Kevser sûresinde meâlen buyuruyor ki:
(Habîbim!) hakîkat, biz sana Kevser'i verdik. O hâlde Rabbin için namaz kıl ve kurban kes. Doğrusu sana buğzeden kimse, zürriyetten (nesilden) ve her hayırdan kesilmiştir. (Âyet: 1-3)
Kim Kevser sûresini okursa, cenâb-ı Hak ona Cennet nehirlerinden su içirir. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri)
Bir kimse yatacağı vakit Kevser sûresini okursa ve sonra "Yâ Rabbî! Beni sabah namazına vaktiyle uyandır" derse, Allahü teâlânın izniyle o kimse sabah namazına uyanır. (Kutbüddîn İznikî)