Sual: Hazret-i Lokmanın Kur'an-ı kerimde ismi geçtiği halde niçin peygamber olduğunda ihtilaf edilmiştir?
CEVAP
Kur'an-ı kerimde her ismi geçen peygamber değildir. Lokman aleyhisselamın peygamber olup olmadığını bilmek gerekmez. Eğer gerekseydi, dinimiz açıkça bildirirdi.

Hazret-i Lokman, Davud aleyhisselam zamanında yaşadı. Habeşli bir köle iken azat olup yüksek mertebelere kavuştu. Allahü teâlâ, Lokman aleyhisselama, hikmet ile peygamberlikten hangisini istediğini sordu. O da hikmeti istedi. (Hikmeti niçin istedin?) dediler. Buyurdu ki:
- Allahü teâlâ, peygamberlik verdiği kimseyi muhayyer kılmaz. Beni muhayyer kılması hikmeti tercih etmeme mecbur etti.

Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(Allah’a şükret diye Lokmana hikmet verdik. Şükreden kendisi için şükreder.) [Lokman 12]

Hikmet, eşyanın mahiyetini, vasfını ve hususiyetini bilmek demektir. Hikmet ehli, selim akla sahiptir. İlmiyle amel eder. Kendisine sordular:
- Peygamberlik hakkında ne dersin?
- Peygamberlik, mihnet ve meşakkatle doludur. Peygamberler belalara düçar olur.

- Peygamberlik olmadığı halde bunları nereden biliyorsun?
- Hüküm mevkiinde olan daima sıkıntı içinde olur.

- Bu mertebeye nasıl eriştin?
- Doğru söylemek, emanete riayet ve faydasız sözü terk etmekle.

- Saadetin alameti nedir?
- Sıdk, edep, hilm ve emanete riayettir.

- Edep, asalet, mal ve ilimden hangisi daha üstündür?
- Edep asaletten, ilim maldan hayırlıdır.

Oğluna öğütleri

* Ey oğlum, âlimlere karşı öğünmek, akılsızlarla tartışmak ve gösteriş yapmak için ilim öğrenme!

* Dünya deniz gibidir. Çok kimse boğulmuştur. Gemin takva, yükün iman, hâlin tevekkül olursa kurtulursun.

* Horoz senden daha akıllı olmasın! O, her sabah zikrederken, sen uykuda olma.

* İnsanlara nasihat ederken kendini unutma! Muma benzeme. Mum aydınlatırken, kendini yakıp eritir.

* Yalandan çok sakın! Çünkü dinini bozar ve insanlar yanında mürüvvetini azaltır. Bununla değerini ve makamını kaybedersin.

* Hep üzüntülü olma, kalbini dertli kılma. İnsanların elinde olana tamah etmekten sakın. Kazaya razı ol ve Allahü teâlanın sana verdiği rızka kanaat et.

* Dünya geçici ve kısadır. Dünya hayatı ise azın azıdır. Bunun da azı kalmış, çoğu geçmiştir.

* Tevbeyi yarına bırakma, ölüm ansızın gelip yakalar.

* Sükut eden pişman olmaz. Söz gümüş ise sükut altındır.

* Âlimlerle otur, hikmet sahiplerinin sözlerini dinle! Allahü teâlâ, bahar yağmuru ile toprağa hayat verdiği gibi, ölü kalbleri hikmet nurları ile diriltir.

* Ölümden şüphen varsa, yatıp uyuma. Uyumak zorunda kaldığın gibi, ölüme de mahkumsun. Dirilmekten de şüphen varsa, uyanma hiç. Uykudan uyandığın gibi öldükten sonra da dirileceksin.

* Yoksulluktan korun. Yoksul düşenin dini ve aklı zayıflar ve mürüvveti kaybolur.

* Borç yükü altında ezilmektense, taş taşımayı tercih et.

* Yapacağın işi, daha önce bunu denemiş, tecrübeli kimselere danış! Çünkü onlar, kendilerine pahalıya mal olmuş doğru görüşleri sana bedava verirler.

* Çalış, kazan! Çalışmayıp muhtaç olanın dini ve aklı noksandır.

* Hikmet, bize lazım olmayan şeyin üzerinde durmamak ve gizli şeyleri araştırmamaktır.

* En iyi haslet dindar olmaktır. Bu haslet iki olursa, dindarlık ve mal sahibi olmak. Üç olursa, dindarlık, mal ve haya. Dört olursa, dindarlık, mal, haya ve güzel ahlak. Beş olursa, dindarlık, mal, haya, güzel ahlak ve cömertliktir.