On sekizinci yüzyılda Anadolu'da yetişmiş olan evliyâdan ve âlimlerden. İsmi Mustafa olup, Hacı Mustafa Efendi veya Debbağzâde diye meşhur olmuştur. Rize'de doğdu, İstanbul'da vefât etti. Doğum ve vefât târihleri belli değildir.

Doğum yeri olan Rize'de ilim tahsiline başlıyan Debbağzâde Mustafa Efendi İstanbul'a geldi. Zamânının âlimlerinden aklî ve naklî ilimleri tahsil edip derin âlim olduktan sonra Fâtih Câmiinde ders okuttu. Selânik kâdılığına tâyin edildiyse de gitmedi. Daha sonraMısır kâdılığına tâyin edildi. Mısır kâdılığı sırasında insanların Allahü teâlânın emirlerine uygun olarak yaşamaları için gayret etti ve bu vazîfeyi adâletle yürüttü. Derin ilmiyle ve güzel ahlâkıyla insanlara örnek oldu. Sonra Medîne-i münevvere kâdılığına getirildi. Sevgili Peygamberimizin kabr-i şerîflerini ziyâret edip, mübârek beldenin ahâlisine hizmette kusûr etmedi. Mekke-i mükerremeye giderek hac vazifesini yerine getirdi.Hac ibâdeti esnâsında başka İslâm memleketlerinden gelen âlim ve velîlerle görüşüp sohbet etti. Sonra İstanbul'a dönmek üzere oradan ayrıldı. Ancak Bayas (veya Payas) Vâlisi KüçükAlioğlu onun bu yolculuğuna mâni oldu. Onu hapsettirdi. Debbağzâde Hacı Mustafa Efendinin hapsedildiği haberi İstanbul'a ulaşınca, zamânın pâdişâhı, onun serbest bırakılması için emir gönderdi. Fakat vâli, pâdişâhın emrini de dinlemeyip, onu serbest bırakmadı. HattaDebbağzâde Hacı Mustafa Efendiye sıkıntı ve ezâ ettirdi. Mustafa Efendi hapsedildiği hücrede devamlı olarak namaz kılıp, ibâdet etti ve Allahü teâlâya duâ ve niyâzda bulundu.

Hücrede bulunduğu sırada başını secdeye koyup kendisinin kurtulması ve onu hapseden vâlinin cezalandırılması için Allahü teâlâya duâ ve niyâzda bulundu. Allahü teâlâ âlim ve velî olan bu zâtın duâsını kabûl etti. Ona zulmeden bu vâli feci bir şekilde öldü.Vâlinin yerine geçen oğlu, Debbağzâde HacıMustafaEfendiyi hapishâneden çıkarttırdı. Ona ikrâm, iltifât ve ihsânlarda bulundu. Bu hâlin, HacıMustafaEfendinin kerâmeti olduğunu anlayan vâli, onu kendi adamlarıyla İstanbul'a kadar yolladı.

İstanbul'a gelen Debbağzâde Hacı Mustafa Efendi, ilim öğretmeye ve insanlaraAllahü teâlânın emir ve yasaklarını anlatmaya devâm etti. Sahîh-iBuhârî'yi, İbn-i Hacer'in Nuhbe'sini okuttu. Pekçok kimse ondan ders alıp ilim öğrendi. Âkifzâde Abdurrahmân Efendi de ondan ders ve hadîs-i şerîf okutmak husûsunda icâzet alan kimselerdendir. Sahîh-i Buhârî'nin senedinde bulunan zâtları ihtivâ eden bir eser te'lif eden Debbağzâde Hacı Mustafa Efendi, ilim ve fazîlet sâhibi, olgun, çok ibâdet eden, velî bir zât idi.

1) Mecmû fi'l-Meşhûd ve'l-Mesmû'; s.26