İrşâd eden, doğru yolu gösteren rehber zât. İyi bir müslüman olmaları için, insanları terbiye eden, âlim ve velî.
Tasavvuf yolunda nihâyete varan büyükler (yolun sonuna kavuşanlar) iki türlüdür:Birincisi Resûlullah'ın sallallahü aleyhi ve sellem izinde giderek kemâle erdikten sonra insanları irşâd için (doğru yola çekmek için) halkın derecesine indirilmiş olan m ürşidlerdir. İkincisi, yükseldikleri derecelerde bırakılıp, insanların yetişmesi ile vazîfeli olmayan evliyâdır. (İmâm-ı Rabbânî)
Bütün kazançlarıma, mürşidlerimi çok sevmekle kavuştum. Seâdetlerin anahtarı, Allahü teâlânın sevdiklerini sevmektir. (Mazhâr-ı Cân-ı Cânân)
Talebe, mürşidini ne kadar çok severse, onun kalbinden feyz alması da o kadar çok olur. Mürşid vesîledir, vâsıtadır. Maksad, Allahü teâlâdır. (İmâm-ı Rabbânî)
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytandır. (Muhyiddîn ibni Arabî)
Bir kimsenin kendisini irşâd edecek (doğru yolu gösterecek) bir mürşîdi yoksa, büyük zâtların (Ehl-i sünnet âlimlerinin) kitaplarını okusun ve onlara uysun. (Ferîdüddîn Şeker Genc)