Kalın barsağın son kısmı olan rektum ve anüsteki toplardamarların kesecikler meydana getirmesi. Genişleyen toplardamarlar varisler meydana getirerek dışkının vücudu terk ettiği yer olan anüsten çıkabilirler. Bu, basurun ileri devrelerinde olur.
Rektum ve anüsün mukoza zarı altında ince mavimsi görünüşlü toplardamarlar, başlangıçta ufak kabartılar teşkil ederler. Bunlara “hemoroidal düğüm” denir. Bu kabartıların büyüklüğü giderek bir kiraz iriliğine erişebilir.
Hemoroitler (basur memeleri), yerleştikleri yerlere bakarak iç ve dış hemoroitler diye adlandırılırlar. Anüs büzücü kasının altındakilere (dışarı yanındakilere) “dış hemoroit”; üstündekilere de “iç hemoroit” denilir.
Basur memelerinin ortaya çıkmasında birçok sebepler sayılabilir. Bu rahatsızlıklar genellikle günün çoğunu oturarak geçiren kişilerde meydana gelir. Fazla kilolu olmak, posası az gıdalarla beslenmek, sürekli kabızlık, aşırı hayvani gıda almak, gebelik de hemoroidin diğer sebepleridir. Gebelik esnasında karın alt kısmındaki toplardamarların kan dolaşımının karın içi basıncın artmasıyla güçleşmesinden dolayı, basur memeleri meydana gelmektedir. Gebelikte olanların bir kısmı geçicidir.
Toplardamar duvarının zayıflığı ve hemoroidin meydana geliş sebebi insandan insana değişmektedir. Basur memeleri genellikle önemli şikayetlere sebeb olmazlar. Büyümüş hemoroitler iltihaplandığı takdirde dışkılama esnasında çok ağrı yaparlar. İlerlemiş vak’alarda, sert bir sandalyeye oturma ile anüste yanma, gıdıklanma, kaşınma, yabancı cisim hissi ve gerginlik hissi ortaya çıkar.
Anüste çok ağrılı yarıklar meydana gelebilir. Bazan da bir hemoroit keseciği patlar ve müzmin kanamaya sebeb olabilir. Hemoroitlerin sebeb olduğu kanamalarda kan, kırmızı ve dışkıyla karışmamış haldedir. Fakat uzun süren kanamalar hastada kansızlığa (anemiye) sebeb olur. Bazan da büyük iç hemoroitler dışarı sarkar ve boyun kısmından sıkışabilirler. Bu durumda cerrahi müdahale gereklidir. Ameliyata kadar hemoroit keseciğini içine itmek gerekir; bu iş, merhemli bir bezle ve çok dikkatli yapılır. Taze kırmızı kanamalarda akla ilk gelen sebeb, basur kanamalarıdır. Ancak kalınbarsak kanserlerinden mutlaka ayrılması gerekir. Çünkü birincisine ekseriya fazla ehemmiyet verilmez ve mecbur kalınmadıkça doktora bile gidilmez. Tedavisinin gecikmesi de hayati önem taşımayabilir. Halbuki ikincisi çok mühim olup erken teşhis edilebildiği nisbette hastaya faydalı olunabilir. Bunun için ilk kanamasında, hasta bunu daha iyiye yormadan önce hemen hekime gitmeli, hekim de kısa zamanda rektoskopik (aletli muayene ile) tetkik yapmalıdır.
Hemoroide karşı tedbir: Hafif ve kolay def’i hacet sağlanmalıdır. Bunun için de meyve ve sebzeyi bol yemeli, protein bakımından zengin besinler, bilhassa et miktarını azaltmalıdır. Temiz havada gezinti, jimnastik ve masaj; kan dolaşımını uyarırlar ve hastalığın meydana gelmesini önlerler. İltihabı önleyici ve toplardamarları büzücü maddeleri ihtiva eden fitiller verilerek şikayetler hafifletilebilir. Şiddetli bir kanama olursa hemen doktora müracaat etmelidir. Papatya çiçeklerini içinde su bulunan uygun bir kaba atıp bir süre bekledikten sonra üzerine oturmak, ayrıca sıcak suya oturmak da faydalıdır.
Ortaya çıkmış ve ilerlemiş bir hemoroidin en tesirli tedavisi cerrahi tedavidir. Ameliyatı kolay olup, son derece başarılı sonuçlar alınmaktadır.