Başlık | Yazı |
---|---|
Safra |
Karaciğerden salgılanan, tadı acı, altın sarısı renkli koyu sıvı. |
Safra |
Karaciğer hücreleri tarafından yapılan ve salgılanan, akıcı, acı, sarı renkte, hafifçe alkalen (bazik) bir sıvı. Safra, onikiparmak barsağına dökülen sindirim sıvılarından biridir. |
Safizm |
Kadının kadına şehvetle bakması ve dokunması. Kadınlar arasındaki homoseksüellik. |
Safiyyullah |
"Allahü teâlânın temiz kıldığı, seçtiği" mânâsına, Âdem aleyhisselâmın lakabı. |
Safiyye Binti Huyey |
Peygamberimizin hanımlarından. |
Safiyye Binti Abdülmuttalib |
Peygamberimizin halası. |
Safiyy |
Peygamberimizin sallallahü aleyhi ve sellem ganîmet taksîminden önce kılıç, zırh ve at gibi seçip aldığı bâzı şeyler. |
Şafii’de Hayz ve Nifas |
1- Hayzın en azı 1 gün, en fazlası ise 15 gündür. 15
günden fazla gelirse istihaza [özür] olur. |
Şafiilerin Hanefi mezhebini taklit etmesi |
Sual: Yeni evlendim. Hanımım Şafii mezhebinde. Zekatını Hanefi’yi
taklit ederek verebilir mi? |
Şâfii mezhebini taklit |
Sual: Diş dolgusu sebebiyle Şâfii mezhebini taklit eden nelere dikkat
eder? |
Şâfiî Mezhebi |
Ehl-i sünnetin ameldeki dört hak mezhebinden biri. İmâm-ı Şâfiî hazretlerinin mezhebi, yolu. (Bkz. İmâm-ı Şâfiî) |
Şâfiî |
1. İmâm-ı Şâfiî'nin meşhur adı, Şâfiî mezhebinin kurucusu. (Bkz. İmâm-ı Şâfiî) |
Şâfiî |
1. İmâm-ı Şâfiî'nin meşhur adı, Şâfiî mezhebinin kurucusu. (Bkz. İmâm-ı Şâfiî) 2. Ehl-i sünnetin amelde dört hak mezhebinden biri olan Şâfiî mezhebinde olan kimse. |
Şâfi |
Şefaat eden, Şifa veren. |
Saffet |
Arınmış, seçkin. |
Sâffât Sûresi |
Kur'ân-ı kerîmin otuz yedinci sûresi. |
Saffan |
Saf, halis. |
Safâ ve Merve |
Kâbe-i muazzamanın yakınındaki iki tepenin adı. Hac ve umre esnâsında sa'y denilen hac vazîfesini yaparken Safâ tepesinden sonra Merve tepesine gidilir. |
Safa |
Saf, berrak, temiz, kedersiz, gönlü şen. |
Saf Sûresi |
Kur'ân-ı kerîmin altmış birinci sûresi. |
Saf |
Dizi, sıra. Namazda cemâatin sırası. |
Sadun |
Uğurlu olan, uğur getiren. |
Sadullah |
Allahın mübarek kulu. |
Sadr-ı Evvel |
Peygamber efendimiz ve arkadaşlarının (sahâbe-i kirâmın) ve onları gören müslümanların (Tâbiînin) yaşadığı asır. |
Sadomazoşizm |
Alman psikolog R.von Krafft-Ebing’in mazoşist ve sadist sapıklığın bileşimini belirtmek için kullanılan terim. |
Sadizm |
Cinsel dürtülerin başkalırına acı çektirerek doyuma ulaştığı cinsel sapkınlık. |
Sadizm |
Zevk maksadıyla eziyet, işkence etme. Kelime, Fransız devrimi sırasında yaşayan yazar Marquis de Sade’den gelmektedir. Bu yazar, kendi sadist faaliyetlerini yazıya dökmüş, tahrip ve zarar olmaksızın zevk almanın tabiî olduğunu savunmuştur. |
Sadist |
Başkasına eziyet ve sıkıntı vermekten, sapık işleri yapmaktan zevk alan ruh hastası kimse. |
Sâdık |
1. Velî, Allahü teâlânın sevgili kulları. |
Sâdık |
Doğru olan, gerçekçi. |
Sadeddin |
Dinin mübarek kişisi. |
Sadece bu ümmete mahsus beş özellik |
Ramazan-ı şerif on iki ayın en kıymetlisidir. Peygamber efendimiz buyurdu ki:
|
Sâdât |
1. Seyyidler. Hazret-i Hüseyin'in soyundan gelenler. (Bkz. Seyyid) |
Şadan |
Sevinçli, keyifli, neşeli, bahtiyar. |
Sadakayla ilgili çeşitli sual cevaplar |
Sual: Borcu olan bir kimsenin sadaka vermesi caiz olur mu? |
Sadakayı gizli mi vermeli? |
Sual: Fakirin onurunu kırmamak için sadakayı gizli mi vermek gerekir,
yoksa başkaları da yardımda bulunsun diye bir teşvik için açıktan verilmesi mi
daha iyi olur? |