Başlık | Yazı |
---|---|
Hacc-ı Temettû |
Hac mevsiminde (Şevvâl, Zilkâde, Zilhicce aylarında) önce ömre için niyet edilerek ihrâma girilip ömre yapıldıktan sonra memleketine dönmeyerek, yeniden ihrâma girip hac yapmak. Bu haccı yapana mütemetti hacı denir. |
Hacc-ı Mebrûr |
Şartlarına dikkat edilerek hiç günâh işlemeden yapılan ve kabûl olan hac. |
Hacc-ı Kıran |
Hac ile ömreye birlikte niyet ederek ihrâm giyip, ömrenin vazîfelerini yaptıktan sonra ihrâmını (hac elbisesini) çıkarmayarak aynı elbise ile hac vazîfelerini de yapmak. Bu haccı yapana kârin hacı denilir. |
Hacc-ı İfrâd |
İhrâma girerken, yalnız hacca niyet edilerek yapılan hac. Bu haccı yapana müfrid hacı denilir. |
Hacc-ı Ekber |
Farz olan hac. |
Hacc-ı Asgar |
Ömre. Hac zamânı olan beş günden (Arefe günü ile dört bayram günlerinden) başka senenin her günü ihrâm (dikişsiz elbise) ile Mekke'ye gelip, Kâbe'yi tavâf (etrâfında yedi kere dolaşmak), sa'y yapmak (Safâ ve Merve tepeleri arasında... |
Hacb |
İslâm mîrâs hukûkunda bir vârisi (hisse sâhibini) diğer bir vârisin bulunmasından dolayı kısmen veya tamâmen mîrastan menetmek. Bir vârisi mîrâstan kısmen (payının azalması şekliyle) mahrûm etmeğe hacb-i noksan, mîrastan hi... |
Hacamat [kan aldırmak] |
Sual: Kan aldırmanın iyi olduğu söyleniyor. Herkesin, her zaman kan
aldırması iyi mi? |
Hacâmat |
Hacâmat bıçağı denilen bir âletle, vücûdun deriye yakın damarlarını keserek kan alma. Kan almaya fasd da denir. |
Haç, zünnar vs. |
Sual: Dantelden veya kumaştan yapılmış haç, papaz başlığı vb. şeyleri
süs olarak duvara, perdeye asmakta, haç şeklinde saç tokası kullanmakta veya
haçı kolye olarak takmakta mahzur var mıdır? |
Hac yolunda ölen |
Sual: Hacca giderken yolda hastalanıp ölen fakir, hacı olur mu? |
Hac Sûresi |
Kur'ân-ı kerîmin yirmi ikinci sûresi. |
Hac rehberi | |
Hac ile ilgili çeşitli sorular |
Sual: Hac vakti ne zamandır? |
Hac çeşitleri |
Üç türlü hac vardır: |
Hac ayları |
Sual: Kur’anda, (Hac bilinen aylardadır) buyuruluyor. Bilinen
aylar hangileridir ve hac, bu aylarda olmuyor da, niye 5 güne sıkıştırılıyor? |
Hac |
İslâm'ın beşinci şartı. Gerekli şartları kendinde bulunduran (bülûğa ermiş yâni ergen, hür, zengin, aklı başında) her müslümanın ömründe bir defâ ihramlı (dikişsiz) bir elbise ile Mekke'ye gidip Kâbe'yi ziyâret etmesi ve Arafât denilen... |
Haç |
Birbirini dik olarak kesen iki doğrunun meydana getirdiği, hıristiyanlık dîninin sembolü olarak kabûl edilen şekil. Buna salîb ve istavroz da denir. |
Hablullah |
Allahü teâlânın ipi, Kur'ân-ı kerîm veya İslâm dîni. |
Habitüs |
Vücudun dış görünüşü. |
Habitüel |
Alışkanlıklara bağlı. |
Habîs |
1. Kötü, alçak, pis, âdî, bayağı. |
Habîr (El-Habîr) |
Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Her şeyin hakîkatini, kâinâtın, varlıkların, görünen ve görünmeyen her şeyi hakkıyla bilen, hiçbir zerrenin hareketi ve hareketsizliği ilminden hâriç olmayan, nefslerin ne... |
Habil |
Yumuşak ve temiz huylu. |
Habibullah |
Bir kimse ki olsa birine âşık |
Habîbullah |
Allahü teâlânın sevgilisi manasına, Muhammed aleyhisselâm. (Bkz. Habîb) |
Habibe |
Sevgili, dost, sevilen. |
Habîb-i Râî |
Sekizinci yüzyılda Bağdât'ta yaşayan büyük velîlerden ve Tâbiînden. Koyun otlattığı için Râî diye tanınmıştır. Râî, çoban demektir. Doğum târihi bilinmemektedir. Bahreyn'de doğdu. 748 (H.130) senesinde Bağdât'ta vef... |
Habîb-i Acemî |
Evliyânın büyüklerinden. Aslen Acem'dir (İranlıdır). Künyesi, Ebû Muhammed'dir. 738 (H.120)'de vefât etti. Vefât târihi hakkında başka rivâyetler de vardır. Habîb-iAcemî hazretleri, hazret-i Hasan-ı Basrî, hazret-i İbn-i Sîrîn,... |
Habîb Ömerî Karamânî |
Anadolu'da yetişen büyük velîlerden. Şeyh Habîb'in soyu, baba tarafından hazret-i Ömer-ül-Fârûk'a ve anne tarafından hazret-i Ebû Bekr Sıddîk'a ulaşır. |
Habîb Baba |
Aslen Hindistanlıdır. Babası ile birlikte Bitlis'e gelip Uşşâki Ali Baba'ya talebe olmuştur. Kısa zamanda yetişip kâmil bir velî olmuş ve hocasının emriyle önce Şam'a sonra Erzurum'a gelerek insanlara İslâmiyeti anlatmış, dünyâ ve ahiret saâdetine kavuşmaları için ç... |
Habîb |
Sevgili mânâsına Muhammed aleyhisselam. |
Habib |
Sevgili, dost, sevilen. |
Habersiz şeker almak |
Sual: Tam İlmihal’de deniyor ki: |
Haberci gelmedi mi? |
* İnsan öleceği zamanı bilseydi, aklı başından giderdi. İyi ki ölüm vakti gizlendi. Eğer gaflet olmasaydı, hiç kimse bir işine bakmazdı. Gaflet ve uzun emel, kötü olduğu kadar aynı zamanda iki büyük nimettir. Eğer bu ikisi olmasaydı, müslüman... |
Haber-i Vâhid |
Bir kişinin ettiği rivâyet, verdiği haber, hep bir kimse tarafınan fakat Peygamber efendimize kadar, rivâyet edenlerden (nakledenlerden) hiçbiri noksan olmayan hadîs-i şerîfler. Buna, haber-i âhad da denir. |