A (1114) | B (527) | C (326) | D (413) | E (571) | F (239) | G (275) | H (942) | İ (454) | J (19) | K (840) | L (165) | M (1275) | N (492) | O (286) | P (298) | R (355) | Ş (870) | T (498) | Ü (161) | V (201) | Y (198) | Z (205)
Başlıksıralama simgesi Yazı
Kelime-i tevhidin fazileti

Sual: İslam Ahlakı kitabında, Kelime-i tevhidin sevabının, bütün günahlardan ağır geldiği bildirilerek, (Mahşer günü bir kişi gelecek, 99 amel defteri olup, her bir defterin yaprağı göz gördüğü kadar geniştir. Hiç birinde iyiliği olmay...

Kelime-i tevhidin manası

Sual: Kelime-i tevhidin manası nedir?
CEVAP
Müslüman olan bir kimseye, ilk önce (La ilahe illallah, Muhammedün resulullah) kelimesinin manasını bilmek ve inanmak farzdır. Bu kelimeye Kelime-i tevhid denir. Kısaca manası, (Allah’tan başka ilah yoktur....

Kelimetullah

1. Allahü teâlânın ism-i şerifi. Allahü teâlânın dîni.

Kelîmullah

"Allahü teâlânın kendisiyle konuştuğu zât" mânâsına Mûsâ aleyhisselâmın lakabı.
Muhammed aleyhisselâm, Habîbullah (Allahü teâlânın sevgilisi)dır. İbrâhim aleyhisselâm, Halîlullah (Allahü teâlâ...

Kellik

Saçlı deride, mikroskopik mantarların sebep olduğu bir hastalık. Favus veya kel hastalığı veya saçkıran da denir. Hastalığın sebep olan mantarlar kıl diplerinde çanakçık şeklinde arızalara yol açar. Kılsız deri üzerinde de yuvarlak, kırmızı, pullu lekeler görü...

Keloid

 

Keloid

Eski bir kesi veya ameliyat yerinde aşırı nedbe dokusu oluşmasıdır.

Kemâl

Olgunluk, mükemmellik, eksiksiz olma, fazîlet.
Kemâl, doğru konuşmak ve doğrulukla iş görmektedir. (Hadîs-i şerîf-İhyâ)
Sünnetlerin farzları tamamlayacağından maksat; farzlar yapılırken bunların kemâllerine sebeb bir şey kaçırılırsa, sünnetler,...

Kemal

Olgunluk, bilgi ve fazilet sahibi.

Kemâl Sıfatları

Allahü teâlânın zâtında ve işlerinde hiçbir kusûr, karışıklık, değişiklik ve noksanlık olmadığını gösteren hayât (diri olmak), ilim (bilmek), sem' (işitmek), basar (görmek), kudret (gücü yetmek), irâde (istemek), kelâm (söylemek)...

Kemâl Ümmî

Anadolu velîlerinden, şâir. İsmi İsmâil'dir. Kemâl Ümmî lakabıyla meşhur olmuştur. On beşinci asrın başlarında Niğde'de doğdu. Doğum ve vefât târihleri bilinmemektedir. KabriNiğde'de Yenice Mahallesindedir.

Kemâlât

Olgunluklar, fazîletler, ahlâk ve huy güzellikleri.
Allahü teâlâ evliyâ kullarını öyle saklamıştır ki, kendileri bile kalblerindeki kemâlâttan habersizdir. Nerede kaldı ki, başkaları onların hâlini bilsin. (İmâm-ı Rabbân...

Kemâlât-ı Nübüvvet

Peygamberliğe âit üstünlükler olup, evliyâlığın çok yüksek makamlarından biri.
Bir İslâm büyüğü, Allahü teâlânın ihsânı ile şerî'atin (İslâmiyet'in) hakîkatine kavuşur, İslâm-ı hakîkî...

Kemâlât-ı Vilâyet

Evliyâlığa âit üstünlükler, olgunluklar.
Kemâlât-ı nübüvvet (peygamberlik kemâlâtı) kemâlât-ı vilâyetten çok üstündür. Kemâlât-ı vilâyetteki ilerleme, nübüvvetteki...

Kemend-i Mahbûb-i İlâhî

Allahü teâlânın sevdiklerini kendisine çekmek için gönderdiği sebebler, dert, belâ ve sıkıntılar.
Belâ, kemend-i mahbûb-ı ilâhîdir. Âşıkları mahbûba (sevgiliye) döndürüp, ondan başkasına yönelmelerine m...

Kemik

 

Kemik İltihapları

Genellikle çocuklarda görülen ve tıpta osteomyelit olarak bilinen bir kemik hastalığı. 12 yaşından sonra az görülür. Yine de vakaların yüzde onikisi, 12 yaşından sonra görülür. Her hastalıkta olduğu gibi kemik iltihabının da ''had'' ve ''müzmin''...

Kemoterapi

Vücudu hastalandıran mikropları veya kanser hücrelerini ilaçla tedavi etme metodu. Ondokuzuncu asrın sonunda, Paul Ehrliche tarafından ortaya atılmış bir terimdir. Vücudu istila eden mikroorganizmaları, hastaya zarar vermeksizin öldüren ilaçlarla yapılan detavi şekli...

Kemoziş

Konjiktivanın (gözün dış zarı) altında sıvı birikmesi.

Ken'an Diyârı

Sayda, Sûr, Beyrût, Filistin ve Sûriye'nin bir kısmını içine alan ve Fenike denilen bölge. Nûh aleyhisselâmın torunu ve Hâm'ın oğlu Ken'an burada yaşadığı için Ken'an diyârı denilmiştir.

Kendi ayakları üzerinde durmak

Kapı hızlı hızlı çalınıyordu, Naciye teyze, (Geliyorum, geliyorum) diyerek koşar adımlarla kapıya doğru yürürken, bir yandan da, kendi kendine konuşuyordu:
—Hayırdır inşallah kim bu acaba? Acelesi var galiba...

Kapıyı açan Naciye teyze:
—Muhsine kızım ne oldu sana, gel bakayım gel...

Kendi eliyle ateşini götürmemeli

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
* Namazları doğru kılmalı. Günahlardan vazgeçmeli. Günahın kelime anlamı ateştir, Cehennem ateşi. Kendi eliyle ateşini götürmemeli.

*Bize dinimizi imanımızı öğreten, ehl-i sünnet itikadı üzere yetiştiren...

Kendi görüşünü benimsemek

* En çok korktuğumuz, ürktüğümüz insan, bunu ancak ben yapabilirim diyendir, kendi görüşünü beğenendir. Bu insanı şirke kadar götürebilir. Üç halde bulunmamalıdır:
1- Müşrik, 2- Kâfir, 3- Rai.
Rai, kendi reyine, kendi aklına göre hareket...

Kendinden tiksinmeyenin hâli

Cüneyd-i Bağdadi hazretlerinin talebelerinden birisi, gördüğü rüyalar üzerine, "Artık ben kemâle geldim. Sohbete lüzum kalmadı" vesvesesine kapılıp, bir kenara çekildi.

Kendine böyle bir arkadaş bul

* Elektrik, ampulde parlayarak belli olur. Aslında ampulde elektrik yoktur, ancak orada varlığı ortaya çıkar. İnsanda da Allahü teâlâ, yürek denilen et parçasında aynen o ampuldeki elektrik gibi kalb denilen görünmeyen kuvveti yaratmıştır. İnsanın içinden, d...

Kendine güvenmek uygun mu?

Sual: Kişisel gelişim ile ilgili yazılarda, kitaplarda, (Kendinize güvenin) deniyor. Kendine güvenmek, uygun mu?
CEVAP
Müslüman, nefsine [kendine] değil, Allahü teâlâya güvenmelidir. Yani, her konuda, elinden geldiği kadar çalışmalı, sebeplere yapı...

Kendine hizmetçi istemek

Kendi için bir hizmetçi istemediği müddetçe kul, kuldur. Kendisi için bir hizmetçi istedi mi, yüksek derecesinden düşmüş ve kulluğun edeplerini terk edip sınırlarını aşmış olur; çünkü başkasının kendisine hizmet etmesini isteyecek kadar nefsini büyük...

Kendini beğenen kurtulamaz

* Nefsini aradan çekin. Kimseyi tenkit etmeyin, kendinizi beğenmeyin, kendinizden iğrenin, kendinden tiksinmeyen kurtulamaz. Yapmadığınızı söylemeyin. Bir gün öleceğiz ve yaptıklarımızın hesabını vereceğiz.

* Allahü teâlâ bir kulunu severse...

Kendini hesaba çekmek

Sual: Peygamber efendimiz, (Ölmeden önce ölün, hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekin) buyuruyor. Kendimizi hesaba nasıl çekeriz?
CEVAP
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Kıyamet günü terazi kurarız. O gün, hi...

Kerâhet

İğrenme, tiksinme, istememe. Harama yakın olma veya yapılmaması iyi olma. Dinde terk edilmesi iyi olan bir şeyin terk edilmeyip yapılması. Kerâhet, tahrîmiyye ve tenzîhiyye olmak üzere iki kısımdır. (Bkz. Mekrûh)

Kerâhet Vakitleri

Namaz kılmak tahrîmen mekruh yâni haram olan vakitler. Güneş doğarken, batarken, gündüz ortasında iken.

Kerâhet-i Tahrîmiyye

Kur'ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîfteki delilinden zan ile anlaşılan yasak. Harama yakın mekruh. (Bkz. Tahrimen Mekrûh)

Kerâhet-i Tenzîhiyye

Yasak olmasına kuvvetli ve açık bir delil bulunmayan ancak yapılması iyi olmayan şeyler. Helâle yakın mekrûh. (Bkz. Tenzîhen, Tenzîhî Mekruh)

Kerâmet

İkrâm, üstünlük.Hangi peygamberin ümmetinden olursa olsun, velîlerden âdet dışı, yâni fizik, kimyâ ve fizyoloji kânunları dışında meydana gelen şeyler, hâdiseler.
Velîden meydana gelen kerâmet, tâbi olduğu peygamberin mûcizesidir....

Keramet

Kerem, ihsan, evliyada görülen harika.

Kerami

Soylu, şerefli.