A (1114) | B (527) | C (326) | D (413) | E (571) | F (239) | G (275) | H (942) | İ (454) | J (19) | K (840) | L (165) | M (1275) | N (492) | O (286) | P (298) | R (355) | Ş (870) | T (498) | Ü (161) | V (201) | Y (198) | Z (205)
Başlıksıralama simgesi Yazı
Muska

Şifâ âyet ve duâlarının yazılı olduğu, dürülüp bağlanmış rukye. (Bkz. Rukye ve Mıska)

Müşir

İşaret eden, yol gösteren, mareşal.

Musikinin dindeki yeri

Sual: Dinimizde müzik haram mıdır?
CEVAP
Simanın caiz olduğu ve caiz olmadığı yerler vardır. Bazıları, kitaplardaki sima kelimesini çalgı olarak tercüme ettikleri için mubah çalgılar da var zannedilmektedir. Aşağı...

Musîbet

Âfet, belâ, sıkıntı.
Allahü teâlâ âyet-i kerîmelerde meâlen buyurdu ki:
Ey insan! Sana gelen her iyilik, Allahü teâlânın ihsânı olarak, nîmeti olarak gelmektedir. Her dert ve musîbet de kötülü...

Müshil

 

Mushaf abdestsiz tutulabilir mi?

Sual: Bir müslüman Mushafı abdestsiz tutabilir mi?
CEVAP
Peygamber efendimiz, Bekara suresinin, (Hayzdan temizleninceye kadar kadınlarınıza yaklaşmayın) mealindeki 222. âyeti ile, Vakıa suresinin, (Kur’an-ı kerime temiz olanlardan başkası...

Mushaf

Kur'ân-ı kerîmin tamâmının yazılı olduğu kitap. Mıshaf da denir.
Ümmetimin yaptığı ibâdetlerin en kıymetlisi Kur'ân-ı kerîmi mushafa bakarak okumaktır. (Hadîs-i şerîf-Şir'at-ül-İslâm)
Üç şey var ki,...

Müşfika

Şefkatli, merhametli, acıyan.

Müşfik

Şefkatli, merhametli, acıyan.
Merhametli ve müşfik bir rehber olmadıkça, çocuk, ilim ve ahlâk edinemez, yükselemez. İyi rehber, yâni ilim ve ahlâk sunan zât, çocuğu felâketten kurtarıp, seâdete kavuşturur. (İmâm-ı Gazâl...

Müşfik

Şefkatli, merhametli, acıyan.

Müsevvif

Hayırlı işleri sonraya bırakan, sonra yaparım diyen, iyi işleri geciktiren, bugünün işini yarına bırakan kimse.

Mûsevîlik

Allahü teâlânın Mûsâ aleyhisselâm vâsıtasıyla İsrâiloğullarına gönderdiği din. Mukaddes (ilâhî) kitabı Tevrâttır. Îsâ aleyhisselâma kadar olan peygamberler bu dîni insanlara tebliğ ettiler. Îsâ aleyhisselâmın...

Mûsevî

Mûsâ aleyhisselâmın bildirdiği hak dîne inanan ve bu dîne tâbi olan kimse. (Bkz.Mûsevîlik)

Müşerref

Şerefli kılınmış.

Müsennem

Balık sırtı gibi yuvarlak.
Kabrin üzerini müsennem yapmak sünnettir. Peygamber efendimiz kabirleri bu şekilde yaptırırlardı. (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)

 

Müselles

Tâze iken yâni gaz kabarcıkları çıkmadan, köpürmeden önce ısıtılıp, üçte ikisi uçup üçte biri kalan üzüm suyu.
Kısrak, inek, deve sütleri mayalanıp, tadı keskin olunca, müselles gibi olurlar.Birincisine kumis,...

Müsekkin

 

Müşekkik

Bir cins içindeki ferdlerin hepsinde eşit miktârda bulunmayan sıfat, özellik.

Müşebbihe veya mücessime

Sual: Müşebbihe nasıl bir fırkadır?
CEVAP
Allahü teâlâyı bir cisim olarak kabul eden ve Ona insanlardaki gibi uzuvlar isnat eden, Kur’andaki müteşabih âyetlere yanlış mana verip, Allah’ın el, yüz gibi organlarının olduğunu iddia eden sap...

Müşebbihe

Allahü teâlâyı cisim ve varlıklara benzeten, Kur'ân-ı kerîmdeki müteşâbih (mânâsı kapalı) âyetleri görünen lugat mânâsına göre açıklayıp, Allahü teâlânın el ve yüz gibi organlarının olduğunu iddi...

Müsebbib-i Hakîkî

Bütün sebepleri yaratan Allahü teâlâ.

Musavvir (El-Musavvir)

Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (ism-i şerîflerinden). En güzel sûrette şekil veren.
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
O Allahü teâlâ hâlıktır (varlıkları yaratandır) , bârîdir (var...

Müşâvir

Kendisine danışılan.

Müsâvî

Eşit, denk.
Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki:
Mekke şehri alınmadan önce din düşmanları ile harb edenler ve mallarını, Allah yolunda harc edenler ile, Mekke alındıktan sonra bunları yapanlar, müsâvî değildir....

Müşâvere

Aklı, fikri kuvvetli, ileriyi gören kimseler ile bir konu üzerinde konuşma, görüşme, danışma, meşveret etme, görüşüne baş vurma. (Bkz. Meşveret)
Allahü teâlâ âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:
... (Ey Resûlüm!) Esh...

Müsâvât

Eşitlik, denklik; aynı halde ve derecede olma.
İslâm dînindeki hürriyet ve müsâvât, gayr-i müslimlerin çoğunu dâimâ kendine çekmiştir.Pekçoğu bu sebepten dinlerini değiştirmiş, müslüman olmakla şereflenmişlerdir. (Herkese...

Müsâreat

İbâdetleri ve hayırlı işleri yapmakta acele etmek.
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Rabbinizden mağfiret istemeye ve Cennet'e girmeye müsâreat ediniz. (Âl-i İmrân sûresi: 133)

 

Müşârata

Şartlaşma, sözleşme. Nefs muhâsebesinin (nefsi hesâba çekmenin) ilk basamağı olup, Allahü teâlânın beğendiği işleri yapma, beğenmediklerinden sakınma ve âhirete hazırlanma husûsunda nefsle sözleşme.

Müsâmaha

1. Hoş görü, başkasının kabahatini görmeme.

Musallî

Namaz kılan, beş vakit namazına devâm eden.
Musallînin yukarısında veya karşısında veya sağ ve sol ve arka tarafları hizâsında hayvan, insan resmi bulunması, üstünde veya elbisesinde insan veya hayvan resmi bulundurması mekruhtur. (İbn-i Âbidîn...

Musallâ Taşı

Namazının kılınması için, cenâzelerin üzerine konduğu taş.
Cenâze musallâ taşına konduğunda, imâm efendi; sultan da olsa, bey de olsa, paşa da olsa er kişi niyetine diye namaz kıldırır. (M. Sıddîk Gümüş)

Musallâ

Namaz kılınan yer. Namazgâh.
Eğer imâm, insanlar ile berâber bayram namazını musallâda kılsa, her ne kadar safların arasında açık veya genişçe yer olsa da, hepsinin namazları câiz olur denilmiştir. Çünkü musallâ, insanlar için...

Müsâlemet

Uyuşmak; fikirler ayrıldığı, sözler çoğaldığı zaman münâkaşa etmemek; sertliği, bölücülüğü, ayrıcılığı istemeyip, barışmak istemek.
Müsâlemet, iffetten (insânî rûhun yapıcı kuvvetinin iyi olmasından) doğan iyi bir huydur. (Ali...

Müsâkât Şirketi

Bağda üzüm, bahçelerde meyve ve bostanlarda sebze yetiştirmek için, toprak sâhibi ile çalışacak kimse arasında yapılan şirket, ortaklık.
Çalışan kimse hastalanınca veya taraflardan biri ölünce, müsâkât şirketi bozulur. (İbn-i...

Müşâhin

Müslümanların cemâatini terk eden, bid'at sâhibi, mezhebsiz kimse.
Allahü teâlâ, Şa'bân'ın (Şa'bân ayının) on beşinci gecesi (Berât gecesi) bütün kullarına merhamet eder. Yalnız müşrik (Allahü teâlâya ortak koşanı...

Müsâhib

Arkadaş.
Resûlullah'ın eshâbının (arkadaşlarının) hepsi, sözbirliği ile âdildirler, hak üzeredirler. Allahü teâlâ onları seçip yaratılmışların en üstünü ve var olanların en şereflisi, Resûl-i kâinât olan habîbi...