Sual: Bazı akıllı ve zeki kimseler bir şey yaratamaz mı?
CEVAP
Elbette yaratamaz. Her şeyi yaratan Allahü teâlâdır. Yerde ve göklerde
bulunan bütün varlıkları, maddeleri, cisimleri, özellikleri, olayları,
kuvvetleri, kanunları, bağlantıları yaratan, yalnız Odur. Ondan başka yaratıcı
yoktur. Ondan başkasına yaratıcı denemez. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Her şeyin yaratıcısı olan Rabbiniz Allah’tır.) [Mümin 62]
(Allah’ın yarattığı gibi yaratıcı ortaklar buldular da, bu yaratmayı birbirine
benzer mi gördüler? Her şeyi yaratan Allah’tır.) [Rad 16]
Karada, denizlerde, havada yaşayan hayvanların [mikropların, atom çevresindeki
elektronların, moleküllerin, iyonların] ve insanların, meleklerin ve cinlerin,
yani her var olanın kendisini ve hareketlerini ve işlerini ve durmalarını,
ibadetlerini ve günahlarını, iyiliklerini, zararlarını, küfürlerini ve
imanlarını yaratan Odur.
Sineklerin, böceklerin, mikropların, yıldızların, rüzgârların hareketlerini
[elektrik itme ve çekmesini, maddenin çekimini, sıvıların ve gazların kaldırma
kuvvetlerini] yaratan yalnız Odur. İnsanların ve diğer canlıların rızkını
yaratan, gönderen Odur.
Canlıları öldüren, ölüleri dirilten, sağlamları hasta yapan, hastaları iyi eden
yalnız Allahü teâlâdır. Mikrop, doktor birer sebeptir. İşi yaratan, bunlara etki
eden Odur. Ateşte yakmak, karda soğutmak, [elektrikte ısı, ışık ve elektroliz
hâsıl etmek] hassalarını hep O yaratmaktadır. Ateş, kar, elektrik, görünen
sebeplerdir. Allah’ın âdeti olan vasıta ve şartlardır. [Duygu organlarımızı,
bunlardaki duyma kuvvetlerini, hücrelerdeki beslenme, üreme, zararlı maddeleri
çıkarma, kalbi, kanı, kan sisteminin, öteki doku ve organların ve sistemlerin
çalışmalarını, aralarındaki düzeni yaratan hep Odur.]
Dinsizlerin ve zındıkların, (Her madde ve kuvvet, kendi özelliği ile kendisi
etki eder. Mesela, ateş yakıcıdır. Her zaman, yakar) demeleri çok yanlıştır.
Ehl-i sünnet âlimleri buyuruyor ki: Sebeplerin etkisi kendiliğinden değildir.
Sebepleri var edince, bunların etkisini, işlerini de hemen yaratması, Onun
âdetidir. Ateşte yakmak özelliğini yaratmasa, ateş yakamaz. Ateşe düşen kimseyi,
o istemezse, ateş yakmaz. Maddenin kendinde özellik yoktur. Maddenin
özelliklerini, sebeplerin etkilerini ve işlerini, Hak teâlâ yaratıyor. O
dilemezse, bu özellikleri ve etkileri yaratmaz. Dileseydi, karda sıcaklık,
ateşte soğukluk yaratırdı. Nemrud’un ateşi Hazret-i İbrahim’i yakamadı. Eğer
yakmak, ateşin özelliği olsaydı, elbette yakardı. Yakma işi, ateşten değil,
Allahü teâlâdandır. Kılıcın kesmesini, merminin delmesini, zehirin öldürmesini
yaratan Odur. Denize düşende boğulmayı yaratıyor. Dilerse, boğulmasına mani
olur. Kuşun, tayyarenin uçmasını, [havanın kaldırmasını, sürtünme kuvvetlerini]
yaratan Odur. Bu özellikleri, kuvvetleri yaratmasa, bunlar uçamaz.
Allahü teâlâ, maddelerde dilediği özelliği, işi, yaratır. Yarattığı iş, maddeden
hasıl olur. Fakat, Allahü teâlânın hikmeti ve âdeti şöyledir ki, her maddeye
belli özellik, belli etki vermiştir. Maddeleri, birbirlerinin değişmesine sebep
kılmıştır. Buğday tohumundan buğday, arpadan arpa yaratır. İnsandan insan,
hayvandan hayvan yaratır. Yemek ile karın doymasını yaratıyor. Eğer doymak
yaratmasa, ne kadar çok yesek doymazdık. Susuzluk yaratmasaydı, hiç su içmesek
susamaz idik. Her şeyi yerli yerince yaratan Allahü teâlâya hamd olsun!