Sual: Cenaze namazı kılmak farz mıdır?
CEVAP
Farzı kifayedir. Birkaç kişi namazı kılarsa diğerlerinden bu farz sakıt olur
[düşer]. Yani bir müminin vefat ettiğini haber alan erkeklere, erkek yoksa,
kadınlara cenaze namazı kılmak, gasl, techiz ve defn farzı kifayedir.
Sual: Cenaze için namaz olur mu?
CEVAP
Cenaze namazı, Allah için namaz ve ölen kimse için duadır.
Sual: Cenaze namazının kabul olması için şartlar nelerdir?
CEVAP
Altı şart vardır:
1- Meyyit [ölü] Müslüman olmalıdır.
2- Yıkanmış olmalıdır. Yıkanmadan gömülen, üzerine toprak atılmamış ise,
çıkarılıp yıkanır, sonra namazı kılınır. Cenazenin ve imamın bulunduğu yer temiz
olmalıdır. Cemaatinki şart değildir. Çünkü, yalnız imamın kılması ile farz
yapılmış olur.
3- Cenazenin veya bedeninin yarısı ile başının veya başsız yarıdan fazla
bedenin, imamın önünde bulunması lazımdır.
4- Cenaze, yerde veya yere yakın, ellerle tutulmuş veya taşa konmuş
olmalıdır. Başka bir yerde bulunan veya hayvan üstünde veya el ile yüksekte
tutulan cenazenin namazı kabul olmaz. Cenazenin başı, imamın sağına, ayağı
soluna gelecektir. Tersine koymak günahtır.
5- Cenaze, imamın önünde hazır olmalıdır.
6- Cenazenin ve imamın avreti örtülü olmalıdır.
Cenaze namazının farzı ikidir:
1- Dört kere tekbir getirmektir.
2- Ayakta kılmaktır. Özürsüz, oturarak veya hayvan üstünde kılmak caiz
değildir. Yağmurdan, çamurdan dolayı hayvandan inemezse caiz olur.
Sual: Cenaze namazı için niyet farz mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Cenaze namazının sünneti kaçtır?
CEVAP
Cenaze namazının sünneti üçtür:
1- Sübhaneke okumak.
2- Salevat okumaktır. Çünkü, duadan önce salevat okumak, duanın
sünnetidir.
3- Kendine, ölüye ve bütün Müslümanlara af ve mağfiret için dua okumak.
Sual: Cenaze namazı nasıl kılınır?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Önce, (Allah için namaza, meyyit [ölü] için duaya) diye niyet edilir.
2- İlk tekbir alınır, yani Allahü ekber denir, iki el bağlanır, Sübhaneke
okunur. Sübhaneke okurken, (Ve celle senaüke) de ilave edilir. Fatiha okunmaz.
3- İkinci tekbirden sonra, teşehhüdde okunan Salli bârikler okunur.
4- Üçüncü tekbirden sonra, cenaze duası okunur. Cenaze duasını bilmeyen,
Rabbena âtina duasını okur veya yalnız (Allahümmağfirleh) der yahut dua
niyetiyle besmelesiz Fatiha okur.
5- Dördüncü tekbirden sonra, hemen sağa ve sonra sola selam verilir.
Selam verirken, cenazeye ve cemaate niyet edilir. Sağa selam verirken sağ el
indirilir, sola selam verirken sol el indirilir. Yahut okuma bitince iki el
birden indirilse de olur.
6- Namaza geç yetişen, imam herhangi bir tekbiri getirirken, beraber
tekbir getirip namaza başlar. Bu tekbire iftitah tekbiri olarak niyet eder. İmam
selam verdikten sonra, kaçırdığı tekbirleri birbiri arkasından söyleyip, bir şey
okumadan selam verir. Dördüncü tekbire de yetişemeyen, namazı kaçırmış olur.
7- Cenaze namazının dört tekbirinden her biri, bir rekât gibidir. Dört
tekbirin yalnız birincisinde eller kulaklara kaldırılır. İndirilince, göbek
altına bağlanır. Sonraki üç tekbirde eller kaldırılmaz.
Sual: Cenazede de ön safta namaz kılmak daha sevap mıdır?
CEVAP
Hayır, cenazede son safta kılmak daha sevaptır.
Sual: Cenaze olduğu zaman, Âyet-el kürsiyi ve tesbihleri okumayarak
sünnet terk etmek uygun mudur?
CEVAP
Cenaze sebebiyle sünneti terk etmek uygun değildir. Cenaze namazını acele
kılmak müstehaptır. Müstehap işlemek için sünnet terk edilmez. Cemaatin çok
olması için, cenazeyi saatlerce bekletip, sonra acele ederek Âyet-el kürsiyi ve
tesbihleri terk etmek, özürsüz bir sünneti terk etmek, ortadan kaldırmak ve hele
önem vermemek çok yanlıştır.
Sual: Akıl baliğ olmamış çocuk, cenazeyi yıkayabilir mi ve cenazenin
namazını kıldırabilir mi?
CEVAP
Çocuğun cenaze yıkaması caiz ise de, namazını kıldırması caiz değildir.
Sual: Cenazeyi yıkarken kıbleye karşı yan yatırarak mı yıkamak gerekir?
CEVAP
Cenaze, göbek ile diz arası örtülü olarak, sırt üstü veya kolay olan şekilde
yatırılır. Kıbleye karşı yatırmak sünnettir.
Sual: Sabah ölmüş bir kişinin cenaze namazını, cemaat çok olsun diye öğle
namazından sonraya bırakmak uygun mudur?
CEVAP
Cemaat çok olsun diye, cenaze namazını vakit namazlarından sonraya bırakmak
mekruhtur.
Sual: Cenaze için ayağa kalkmak caiz midir? Peygamber efendimizin ayağa
kalktığı doğru mudur?
CEVAP
Cenaze için saygı duruşu olarak ayağa kalkmak caiz değildir.
(Merak-ıl-felah, Dürr-ül Muhtar)
Cenazeyi görünce, olduğu yerde ona karşı dikilip beklemek tahrimen mekruhtur.
(Merakıl-felah)
Musallada cenaze namazı için bekleyenler, cenaze yere konmadan önce ayağa
kalkmazlar. (Surret-ül-fetava)
Dükkan veya kahvedeki Müslümanlar, bir cenaze görünce, gidip hiç olmazsa 40 adım
taşımalı ve biraz arkasından yürümeli, ruhuna Fatiha ve dua okumalıdır!
Önünden cenaze geçen kimse, cenaze için ayağa kalkıp dikili durmamalıdır.
Cenazeyi taşımak ve arkasından yürümek için kalkmalıdır. Resulullah efendimizin
cenaze görünce kalktığı, geçtikten sonra oturduğu ve siz de böyle yapın diye
emir buyurduğu bildirildi ise de, bu emir nesh edildi. Yani bir zaman sonra, bu
emrini değiştirdi. (Halebi-i kebir)
Sual: Cenazeye toprak atanların, elindeki küreği başkasına vermeyip yere
atması doğru mudur?
CEVAP
Yanlıştır. Başkasına verince, melekler, şaşırıp yanlışlıkla sevabı o kürekle
son toprak atana yazar diyorlar. Bu çok yanlıştır. Hâşâ, melekler şaşırmaz,
yanlış iş yapmaz. Hiç kimsenin sevabını başkasına yazmaz. Küreği yere atmayıp
başkasına vermek daha uygundur.
Sual: Mezar başında ayakta durmak uygun mudur?
CEVAP
Cenazeyi kabir başına koyunca, iş yapmayanlar oturmalı veya çömelmeli, gayrı
müslimler gibi ayakta durmamalıdır.
Sual: Cenaze defnedilirken neler okumalıdır?
CEVAP
Cenaze defnedilirken, Kadir, Kâfirun, Nasr, İhlas,
Felak, Nas ve Fatiha surelerini okumak, ölü için dua ve
istiğfar etmek müstehaptır. Bekara suresinin başını ve sonunu okumak da
müstehaptır.
Sual: Kabirde yüksek sesle Kur’an okumak uygun mudur?
CEVAP
Yüksek sesle okumak mekruhtur. Maalesef bugün kabristanda Kur’an-ı kerimler
sesli olarak okunmaktadır. Gerek ölü defnedilirken ve gerekse başka zaman,
mezarlıkta Kur’an-ı kerimi, kendi duyacağımız kadar sessiz okumak gerekir.
Sual: Cenâze namazından sonra nutuk söylemek veya ölünün yaptığı iyi
işleri anlatmak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir, bid’attir.
Sual: Bazı meşhur kişiler ölünce nutuk çekilerek övülüyor. Uygun mudur?
CEVAP
Kabir yanında nutuk söylemek, ölüyü kendinde bulunmayan şeylerle övmek caiz
değildir. Kendinde bulunan sıfatlar ile övmek de faydasızdır.
Sual: Cenaze götürülürken yüksek sesle tekbir getirilebilir mi?
CEVAP
Cenaze götürülürken, yüksek sesle tekbir, tehlil, ilahiler okumak bid’at ve
günahtır. (Halebi, Merakıl-felah, Tahtavi haşiyesi, Nimet-i İslam, Şir’a
şerhi)
Sual: Ölü için matem tutmak, siyah elbise giymek, siyah perde ve rozet,
işaret asmak, matem işaretleri, resmini taşımak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir. (Hazânet-ür-rivâyât)
Sual: Cenaze defnedildikten sonra, mezarlıkta bulunanların, cenaze
sahiplerine taziyede bulunmaları bid’at midir?
CEVAP
Bid'at değildir.
Sual: Cenaze sahibine rast gelince taziye etmek, yani başsağlığı dilemek
sabır tavsiye etmek müstehap mıdır?
CEVAP
Evet müstehaptır.
Sual: Taziye için neler söylemelidir?
CEVAP
Taziye için, (Allahü teâlâ güzel sabretmeni nasip etsin, rahmetlinin
günahlarını affetsin) gibi bir şey söylenir.
Sual: Ölü için kaç güne kadar taziye etmek uygun olur?
CEVAP
Üç günden sonra taziye yapmak mekruhtur. Ancak uzakta olanlar ve yakın olup
da, geç haber alanlar için mekruh olmaz.
Sual: Ölü için, çeşitli kimselerin sessiz olarak çeşitli cüzler okuyup,
Kur'an-ı kerimi hatmetmeleri ve her birinin okuduğunun sevabını ölünün ruhuna
göndermeleri veya birinin hepsi yerine hediye etmesi, yani hatim duasını
yapması, okuyanların da âmin demeleri caiz midir?
CEVAP
Caiz ve çok faydalı olur.
Sual: Peygamber efendimiz, bir borçlunun cenaze namazını kılmak
istememiş, bir başkası borcu üzerine alınca kılmıştır. Borçlu ölenin cenaze
namazı kılınmaz mı?
CEVAP
Kılınır. Peygamber efendimiz kul borcu ile ölmemenin önemini göstermek için
bildirdiğiniz harekette bulunmuştur.
Sual: Hangi Müslümanın cenaze namazı kılınmaz?
CEVAP
Şu dört kişinin cenaze namazı kılınmaz: 1- Bâginin yani haksız olarak
halifeye isyan edenler, dövüşürken öldürülürse, 2- Müslümanların yolunu
kesen hırsızlar, dövüşürken öldürülürse, 3- Zulüm ile meşhur olan
kabileler, dövüşürken ölürse, 4- Silah ile ev basan kimse, o zaman
öldürülürse, cenaze namazı kılınmaz.
Sual: Kadınların cenaze namazı kılması caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir, mekruhtur. Bu hususta Diyanet İşleri Başkanlığı yayınlarından
Sahih-i Buhari muhtasarı, Tecrid-i sarih tercümesi isimli kitabın üçüncü cilt,
361. sayfasında özetle deniyor ki:
(Ümmü Atıyye radıyallahü anhanın rivayeti şöyle:
(Biz kadınlar, Resulullah tarafından cenazeyi takip etmekten nehyolunduk.
Cenazeye ittibâ’, bizim üzerimize farz kılınmadı.) Bu hadisi, Buhari hayz
bahsinde zikretmiştir.
Taberani’nin rivayetine göre, Ümmü Atıyye anlatır:
Resulullah Medine’ye hicret ettiğinde Medine kadınlarını bir evde topladı.
Sonra Hazret-i Ömer’i bize gönderdi. Hazret-i Ömer, “Ben Resulullahın size
gönderdiği bir elçisiyim. Kadınların cenazeye çıkmasını nehyetti” dedi.
İbni Münzir de, İbni Mesud’un, İbni Ömer’in, Hazret-i Âişe’nin, Ebu Ümame’nin,
kadınların cenaze iştiraklerini kerih gördüklerini rivayet etmiştir.
İbrahim Nehai’nin, Hasan-ı Basri’nin, Mesruk’un, İbni Sirin’in, Evzâi’nin,
Ahmed’in, İshâk’ın da kerâhetine hükmettiklerini bildirmiştir.
Süfyan-i Sevri de kadınların cenazeye iştirakini bid’at addetmiştir. İmam-ı
a’zam Ebu Hanife de: “Kadınlara cenaze takibi uygun değildir” demiştir. İbni
Abbas, Kasım, Salim, Zühri, Rebia, Ebü’z-Zinâd’dan cevazı rivayet edilmiştir.
İmam-ı Malik bu hususta yaşlı kadınlara ruhsat vermiş, gençler için hoş
görmemiştir. İmam-ı Şafii de mekruhtur, fakat haram değildir, demiş. İmam-ı
Malik’ten kerâheti hakkında da bir rivayet vardır.
Ebu Ya’lâ’nın bildirdiği hadis-i şerifte, Hazret-i Enes demiştir ki:
Resulullah ile bir cenazeye gitmiştik. Resulullah (orada) gördüğü kadınlara
sordu:
- Cenazeyi omuzlar mısınız?
- Hayır, omuzlamayız.
- Ya ölüyü defneder misiniz?
- Hayır.
- Öyle ise hiçbir sevaba nail olmayarak evinize dönünüz, buyurdu.
Netice olarak kadınların cenaze nakline iştirakleri caiz görülmemiştir. Şu kadar
ki, cenazeyi nakledecek erkek bulunmazsa, böyle istisnai vaziyet bir zarurettir.
Bu surette caiz görülmüştür.
Demek ki, kadına cenaze namazı farz değildir. Hiçbir erkek yoksa, o zaman kadın
cenaze namazını bizzat kendisinin kıldırması caiz oluyor. Böyle bir mecburiyet
yoksa, cenaze namazına katılması, kerih görülmüştür.
Sual: Doğup ölen veya cansız doğan çocuğun namazı kılınır mı?
CEVAP
Doğduktan sonra hemen ölen çocuk yıkanır, namazı kılınır ve ismi konur.
Cansız doğan çocuk dört aylık ise, yıkanır kefenlenir, namazı kılınmadan
gömülür. Dört aylıktan küçük ise, yıkanmaz ve namazı kılınmaz. (Bedayi)
Hadis-i şerifte (Çocuk doğarken ses verirse, namazı kılınır, ses vermezse
[canlılık alametleri görülmezse] namazı kılınmaz) buyuruldu.
(Mevkufat)
Sual: Bir kabre iki kişiyi koymak caiz midir?
CEVAP
Zaruret olmadıkça, bir kabre, iki kişi gömülmez. Bir ölü çürüyüp, kemikleri
toprak olmadan, bu mezara başkası gömülemez. Başka mezar kazılamazsa, kemikler
toplanıp, mezar içinde, toprakla örtülerek, başkası, toprağın öte yanına
gömülebilir. (Seadet-i Ebediye)
Sual: Ölü çürüyüp, toprak olunca, bu mezara başkası defnedilebilir mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Ölüler için sadaka, mevlid gibi hayrat belli günlerde mi yapılır?
CEVAP
1., 3., 7., 40., 52. veya 53. günü helva ve benzeri şeyler dağıtmak doğru
değildir. 7. ve 40. gününde yapılan hatim ve sadaka gibi hediyeleri öldüğü gün
hemen göndermeli, birinci günü yaparak imdadına bir an önce yetişmelidir. 7.
veya 53. gecelerine bırakmak, boğulmak üzere olan birine, "Biraz bekle, yardıma
birkaç gün sonra geleceğim" demeye benzer. Bunun belli gün veya gecede
yapılmasının aslı yoktur. Ölüler için sadaka, mevlid gibi hayratın belli
günlerde yapılması Hıristiyanlardan geçmiştir. (40. gün burnu düşer, 53. gecesi
çürümeye başlar) gibi sözler doğru değildir.
Sual: Cenaze için verilen sâla caiz midir?
CEVAP
Bid'attir.
Sual: Tanımadığımız bir cenaze olunca, ardından "Allah rahmet
eylesin" denir mi?
CEVAP
İlla bir şey demek lazım değildir. Ama cenazeyi tanıyan biri varsa mesele yok, o
ne derse öyle denir.
Sual: Cami içine cenazeyi sokarak cenaze namazı kılmak caiz midir?
CEVAP
Cenazeyi cami içine koyup namazını kılmak haramdır. Hadis-i şerifte
buyuruluyor ki:
(Bir ölünün namazını cami içinde kılana sevap yoktur.) [İbni Mace]
Sual: Caminin dışında kılınan cenaze namazına caminin içinde uyulabilir
mi? Yani cenazeyi görmeden cenaze namazını caminin içinde imama uyarak kılabilir
miyiz?
CEVAP
Cenaze dışarıda, cemaatin bir kısmı camide olursa, caiz diyenler varsa da,
böyle de kılmak haram olur. Cemaat de dışarıda kılmalıdır. Çünkü, camiler beş
vakit namaz kılmak için ve buna bağlı olan sünnet ve nafile namazları kılmak
için ve okumak, vaaz, ders için yapılmıştır. Yağmur, fırtına ve hastalık gibi
özürlerle, cenaze namazı camide kılınabilir. Fakat, cenaze camiye sokulamaz.
(Hidaye)
Sual: Cenaze namazını öldüğü şehirde kıldıktan sonra, gömüldüğü şehirde de
kılmak caiz mi?
CEVAP
Birinci namaz farzdır. Bir daha kılınırsa nafile olur. Hanefi’de cenaze namazını
nafile olarak kılmak mekruhtur.
Sual: Ölü yıkanmadan yanında Kur'an-ı kerim okumak mekruh mudur?
CEVAP
Ölü yıkanmadan önce, yanında Kur'an-ı kerim okumaya mekruh diyen âlimler var
ise de, ölünün üzeri örtülü iken ve yatağına bitişik olmayarak, sessiz okumak
caizdir. (Redd-ül Muhtar)
Sual: Müslüman bir ölünün terlemesi ve gözünden yaş gelmesi neye alamettir?
CEVAP
Hayra alamettir.
Sual: Müslüman ölü için, toprağı bol olsun demek caiz midir?
CEVAP
Hayır. Kâfir için söylenir.
Sual: Tabutun üzerine örtülen örtüde ne yazmaktadır?
CEVAP
Tabutun üzerindeki âyet-i kerimedir. (Her nefs [herkes] ölümü
tadıcı) demektir.
Sual: Cenaze namazı kılınmadan defnedilen bir ölünün, namazı kılınır mı?
CEVAP
Defnedilen cenazenin namazı kılınmamışsa, koktuğu zannedilmedikçe, kabri
üstünde namazı kılınır. Koktuğu zannediliyorsa namaz kılınmaz. Kokmaya başlama
zamanı, toprağın cinsine, mevsimine, sıcaklığa, soğukluğa, mevtanın zayıf ve
şişman olmasına göre değişir. Kokma işi, üç gün ile bir ay arasında değişir.
Sual: Cenaze namazı kılarken ayakkabılarımızı çıkarmak gerekir mi?
CEVAP
Altı necis olan ayakkabıyla veya necis yere basarak, cenaze namazı
kılınamaz, bu ayakkabıyı çıkarıp, temiz olan üst tarafına basarak kılınırsa
sahih olur. (S. Ebediyye) Böyle açıkça necaset görünmedikçe, ayakkabıyı
çıkarmak gerekmez.
Sual: Cenaze namazını kılanların çok olması iyi midir?
CEVAP
Cenaze namazında cemaatin çok olması iyidir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu
ki:
(Kırk müslüman, bir Müslümanın namazını kılarsa, Allahü teâlâ, ölü için
yaptıkları duayı kabul eder.) [Müslim]
(Bir müslüman ölür de, üç saflık Müslüman bir cemaat, namazını kılarsa, o kimse,
Cennete girmeye hak kazanır.) [Tirmizi]
(Cenaze namazında yüz Müslüman bulunan mevtayı Allahü teâlâ mutlaka affeder.)
[Taberani]
(Bir Müslümanın iyi olduğuna dört komşusu şahitlik ederse, Allahü teâlâ,
"Ben sizin bildiğinizi kabul ettim. Onun bilmediğiniz hususlarını da affettim"
buyurur.) [Ebu Ya’la]
(Bir Müslümanın iyiliğine dört müslüman şahitlik ederse, Allahü teâlâ onu
Cennete koyar.)
[Buhari]
(Bir müminin cenazesinde, kırk Müslüman bulunursa, Allahü teâlâ o kırk kişiyi
bu Müslümana şefaatçi kılar.) [Müslim]
Sual: Cenazede okunan duayı bilmeyen kimse ne yapar?
CEVAP
Cenaze duası yerine (Rabbena âtina...) okunur. Yahut besmele çekilmeden dua
niyetiyle Fatiha okumak da olur. Dua, ölünün affına sebep olur.
Sual: Cenaze namazında eller ne zaman bırakılır?
CEVAP
Sağa selam verirken sağ el, sola selam verirken sol el salınır. Selam
vermeden iki eli birlikte indirmek de caizdir.
Sual: Kitaplarda, (Cenaze namazında selam verirken cenazeye ve cemaate niyet
edilir) diyor. Niyet namaza dururken yapılmaz mı?
CEVAP
Namaza dururken yapılan niyet ayrı, namaz bitip selam verirken yapılan niyet
ayrıdır. Birisi namaza başlamak için niyettir, diğeri de en sonda selama ortak
etmek için yapılan niyettir.
Beş vakit namazı kılıp selam verirken, sağ omzumuzdaki meleğe, sağımızdaki
cemaate ve imam sağda ise imama da niyet edilir. Peygamber efendimize de niyet
etmek iyi olur. Sola selam verilirken de, sol omzumuzdaki meleğe ve soldaki
cemaate niyet edilir. İmam solda ise imama da niyet edilir.
Cenaze namazı bitip selam verilirken de, cenazeye, sağımızdaki ve solumuzdaki
cemaate niyet edilir.
Baştaki niyet ayrıdır. Kitaplarda bildirilen, selam verilirken yapılacak
niyettir. Cenaze namazını kılmaya başlarken, (Allah için namaza, meyyit için
duaya) diye niyet edilir
Sual: Gemide ölen veya şehid olan kişi, nasıl defnedilir?
CEVAP
Gemide ölen, karaya gidinceye kadar kokacak ise, yıkanır, kefenlenir, namazı
kılınır. Kâfirlerce şehid edilmişse, yıkanmaz, kefene sarılmaz. Kefen
miktarından fazla elbisesi soyulup çamaşırla defnedilir ve cenaze namazı
Hanefi’de kılınır, Şafii’de kılınmaz. (Redd-ül Muhtar)
Sual: İntihar edenin cenaze namazı kılınır mı?
CEVAP
İntihar etmek çok büyük günah ise de, intihar eden kâfir olmadığı için de
cenaze namazı kılınır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Müslüman her ölünün cenaze namazını, intihar etmiş olsa da kılınız.)
[Deylemi]
Sual: Gaibe, yani uzak ülkede ölenin ardından burada cenaze namazı kılmak
caiz midir?
CEVAP
Hanefi ve Maliki’de gaibe cenaze namazı kılmak caiz olmaz. Peygamber
efendimiz, Necaşi için kılmışsa da, bu ona mahsus idi. Şafii ve Hanbeli’de,
gaibe cenaze namazı kılmak caizdir. Hanbeli’de kılabilmek için aradan bir ay
geçmiş olmamalıdır! (Halebi, M. Erbea)
Sual: Bir cenaze olunca, imam, "Bunu nasıl bilirsiniz?" diye soruyor. Böyle
söylemek caiz midir? Cenaze için, "iyi biliriz" demenin ölüye ne faydası olur?
CEVAP
Cenaze için "Nasıl bilirsiniz?" diye sormak caizdir. "İyi biliriz" demek
faydalıdır. Enes bin Malik hazretleri bildirir: Bir cenaze kötülenince Resul-i
ekrem, (O cezayı hak etti) buyurdu. Başka bir cenazeyi de övdüler.
Buyurdu ki:
(Ona da iyilik vacip oldu. Bunu övdünüz Cenneti, ötekini kötülediniz
Cehennemi hak etti. Sizler yeryüzünde Allah’ın şahitlerisiniz.) [Buhari]
Sizlerden maksat, salihlerdir. Fasıklar, dinsizler Allah’ın şahitleri değildir.
Onların sözleri ile bir kimse Cenneti veya Cehennemi hak etmez. Salihler,
müslümanlara hüsn-i zan eder. Salih, zan ile hiçbir müslümana kötü demez. Böyle
salihlerin, günahkâr müslümanlar hakkındaki şahitliğini Hak teâlâ kabul eder.
Ölülerimizi, hayırla anmalıyız. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ölülerinizi iyilikle anın. Eğer Cennetlikse, kötü söylemekle günahkâr
olursunuz. Cehennemlik ise, zaten içinde bulunduğu hâl kâfi gelir.) [Nesai]
(Müslüman cemaat, ölünün iyiliğine şahitlik ederse, Hak teâlâ, meleklere buyurur
ki: Şahit olun, bu şahitliği kabul ettim. Ölünün de kötülüklerinden vazgeçtim.)
[İ.Ahmed]
Sual: Cenazeyi taşırken önce hangi taraftan tutmalıdır?
CEVAP
Cenaze taşımakta önce ön tarafta, ölünün sağ tarafı, sağ omuza alınıp, on
adım taşınır. Sonra, arka sağ bacak tarafı sağ omuzda, on adım taşınır. Sonra
cenazenin arkadan bakılışa göre tabutun sağ tarafına geçip, sol omuzda, on adım
önde, on adım arkada taşınır. Hepsi 40 adım eder. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Cenazeyi 40 adım taşıyanın 40 büyük günahı affolur.) [İ.Asakir]
Cenazeyi taşıdıktan sonra, cenazenin arkasından, Şafii’de önünden yürünür.
Sual: Birkaç cenazenin namazını birlikte kılmak caiz midir?
CEVAP
Birkaç cenaze birlikte ise, her birinin namazını ayrı kılmak efdaldir. Hepsi
için bir namaz kılmak da caizdir. Bunun için, birinin başı ötekinin ayağına
gelmek üzere sıralanır. İmam, derecesi yüksek olanın önünde durarak kılar.
Cenazelerin bir kısmı imamın sağında, bir kısmı da imamın solunda bulunur.
Yahut, hepsini imamın önünde olarak yan yana koyup, imam hepsinin göğsü
hizasında durur. Önce erkekler, sonra kadın cenazesi konur.
Bunlar için niyet ederken, erkek veya kadın olduklarını söylemek şart değildir.
Söylenmesinde de mahzur yoktur.
Sual: Bir cenaze, bir kabirden başka bir kabre nakledilirken tekrar
cenaze namazı kılınır mı?
CEVAP
Kılınmaz. Kılınırsa bid'at olur.
Sual: Dinimizde cenaze marşı diye bir şey var mıdır?
CEVAP
Dinimizde cenaze marşı diye bir şey yoktur. Batıdan gelme, bâtıl bir iştir.
Zaten cenaze marşı düzenleyenler, dinin emri olduğu için değil, Batıya uymak
için yapıyorlar.
Sual: Şafii’de şehidin namazı kılınmaz. Şehid Hanefi mezhebinde olsa,
Şafiiler yine şehidin namazını kılmazlar mı?
CEVAP
Ölünün mezhebine göre değil, dirilerin mezhebine göre hareket edilir. Şehid
Şafii olsa da, Hanefiler şehidin namazını kılarlar. (Hulasat-üt-tahkik)
Sual: On yıl önceki ölünün cenaze namazını kılmak bid'at mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Van’da cenaze çıkan eve giren herkes, Fatiha diyor. Herkes Fatiha
okuyup ölüye bağışlamak bid’at mi?
CEVAP
Âdette bid'at olduğu için caizdir.
Sual: Camiye namaz için gidince, Müslümanların cenaze namazı kıldığını
görüyoruz. Bu cenaze kim diye sormadan, namazını kılmakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Mahzuru olmaz. Oradaki Müslümanlara hüsnüzan edilmiş olur.
Sual: Cenazeye çiçek götürülür mü?
CEVAP
Çiçeğin hiç faydası yoktur. Fakat kabre çiçek dikmek faydalıdır.
Sual: Cenaze işlerini ücretle yapmak caiz midir?
CEVAP
Ölüyü yıkamak, kefenlemek, cenaze namazı kılmak ve gömmek farz-ı kifayedir.
Bu farzları, ücretsiz olarak Allah rızası için yapmak lazımdır. Cenazeyi parasız
yıkamak çok sevabdır. Ücret istemek de caizdir. Ancak, parasız yıkayan yoksa
para istemek caiz olmaz. Cenaze taşımak, kabir kazmak ücreti de böyledir.
Sual: Mezar taşı dikmek caiz midir?
CEVAP
Evet.
Sual: "Biri baş, diğeri ayak ucuna olmak üzere, iki tane mezar taşı
dikmek şart" deniyor. Bir tane mezar taşı dikilse mahzuru olur mu?
CEVAP
Mezar taşı dikmek şart değil, sadece caizdir. Yani dikilse de, dikilmese de
olur. Mezar taşı, bir tane de olur, iki tane de olur. Hatta kabri korumak için
etrafını taşla, betonla, demir parmaklıkla çevirmek caizdir.
Sual: Taş üzerine âyet-i kerime, mübarek isimler, şiir, methiye gibi şeyler
yazmak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir. Kötü bir bid'attir. Bazı âlimler, mezar taşına sadece isim ve
ölüm tarihinin yazılmasının caiz olduğunu bildirdiler. Bunları İslam harfleri
ile yazmalıdır.
Sual: Süslü aile mezarı yapmak caiz midir?
CEVAP
Âlimlerin kabirlerini korumak için türbe, bina yapmak caizdir. (Halebi)
Sual: Kabir üzerine taş, çimento, demir parmaklık yaparak korumak caiz
midir?
CEVAP
Evet caizdir.
Sual: Cenazeyi ebedi istirahatgâhına tevdi ettik diyorlar. Kabri ebedi
yer sanmak Cenneti, Cehennemi inkâr değil midir? Sonra kabir istirahat yeri
midir?
CEVAP
Ahireti inkâr kastı ile söyleniyorsa elbette küfür olur. Çünkü kabir, ebedi
değil, geçicidir, ya Cennet bahçesi veya Cehennem çukurudur. Ebedi kelimesini
sonsuz anlamında değil, uzun müddet manasında kullanarak, (iyi biliriz)
manasında kullanarak, defnedilen müslümanlar için ebedi istirahatgâh demek
caizdir. Cennet bahçesinde de istirahat edilir.
Sual: Kadınların türbe ve kabir ziyaretlerine gitmeleri caiz midir?
CEVAP
Kadınların kabir ziyaretleri caiz ise de, sık sık gitmeleri uygun değildir.
Hayzlı iken de gitmek caizdir. Hayzlı iken ezbere de olsa, Kur'an-ı kerim
okunmaz. Sadece dua âyetleri, dua niyetiyle okunabilir. Dua niyetiyle Fatiha
okunabilir. Tesbih ve zikir çekilir.
Sual: Kabir üzerine su dökmek iyi olur deniyor. Dökülmezse ne olur?
CEVAP
Kabir üzerine su dökmek sünnettir. Dökülmezse, sünnete uyulmamış olur,
sevabı noksan olur. Başka mahzuru olmaz.
Sual: Mezarlıktaki otları koparmak uygun mudur?
CEVAP
Mezarlıktaki yeşil otları, dalları koparmak mekruhtur. Kuru otları koparmak
caizdir. Kabir üzerine herhangi bir çiçek dikmek ölüye faydalıdır, iyidir.
Sual: Ölü çürüyüp toprak olduktan sonra, buraya tarla, bina yapmak caiz
olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Mezarlar, sel, ırmak suları altında kalırsa, çıkarıp başka yere
gömmek caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir.
Sual: Eski kâfir mezarlarında, kâfirlerin alametleri kalmayınca, buraya
müslümanlar gömülebilir ve cami yapılabilir mi?
CEVAP
Evet. Nitekim, Medine’de Mescid-i nebinin yeri önce kâfirlerin
kabristanı idi. Kazılıp, kemikler başka yere götürülüp, buraya mescid yapıldı.
Sual: Avrupa’da ölen bir yakınımızı, kâfirlerin mezarlığına koymakta
mahzur var mıdır?
CEVAP
Müslüman kabri Cennet bahçesi, kâfirin mezarı Cehennem çukuru olur. Kâfir
mezarlığına zulmet yağar. Müslüman o kabirde azap görmez ise de, kâfirlere inen
zulmetten rahatsız olur. Onun için Müslüman kabristanına koyma imkanı varsa onu
tercih etmelidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Ölülerinizi salih bir kavmin arasına defnedin. Çünkü diriler kötü komşudan
rahatsız olduğu gibi, ölüler de kötü komşudan rahatsız olur.) [Ebu Nuaym]
Sual: Kadın veya erkek cenazeyi tabut ile gömmek caiz midir?
CEVAP
Toprak çürük, nemli ise, tabut ile gömmek caiz olur. Toprak kuru ve sağlam
ise, erkeği tabut ile gömmek mekruh olur. Tabut ile gömünce tabut içine biraz
toprak konur. Kadınları, her zaman tabut ile gömmek efdaldir.
Sual: Ölüyü, altın, gümüş veya madeni diş ile gömmek caiz mi?
CEVAP
Kıymetli mal ve ziynetle gömmek caiz değildir.
Sual: Beş aylık çocuğun kabri büyük insan kabri gibi mi olmalıdır?
CEVAP
Büyük insan gibidir. Mümindir, derin olması iyi olur.
Sual: Kabir kazınca su çıktı. Susuz yer yok. Buraya defin caiz mi?
CEVAP
Zaruret olunca caizdir.
Sual: Yer darlığı sebebiyle üst üste katlı mezar yapmak caiz mi?
CEVAP
Zaruret olursa caiz olur. Zaruretsiz caiz olmaz.
Sual: Vefat etti yerine, irtihal buyurdu demek caiz mi?
CEVAP
Evet. İrtihal = dünyadan ahirete göçmek demektir.
Sual: Ölen kadını kefenlerken, avret yerine bez koymak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Tebarekeyi okuyana kabir suali olmaz mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Ölü sahibi, taziyeyi kabul için evde üç gün durması gerekir mi?
CEVAP
Durması caizdir. Ama durmaması iyidir. İbni Âbidin hazretleri, (Ölü
sahibinin taziye için evinde oturması mekruh, kabristandan çıkarken taziye
mekruh değildir) buyuruyor.
Sual: Ölüyü taziyeye gelenlere bir şeyler ikram etmek caiz mi?
CEVAP
Eve gelene bir şey ikram etmek âdettir, caizdir.
Sual: Taziye için uzaktan gelen misafire yemek yedirmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Ölü evine yemek getiriliyor. Ekşimemesi için taziyeye gelenlere vermek
caiz mi?
CEVAP
Fakire vermek sevap. Ölünün ruhuna bağışlanır.
Sual: Belediye, ölüleri beton mezara gömdürüyor. Ne yapalım?
CEVAP
Zaruret olunca caiz olur.
Sual: 40 yıl önce ölenin kabrinde yüksek sesle Kur'an okunur mu?
CEVAP
Yüksek sesle mezarlıkta Kur’an okumak mekruhtur.
Sual: Taşlara okuyup mezar üstüne koymak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Tahta çivili tabut, bazen açılıyor. Tahta çivi tutkalla yapıştırılsa
caiz olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Kabirdeki kemikler çürümüşse, başkasını defnedeceğiz. Kemiklerin
çürüme vakti var mı?
CEVAP
Yoktur.
Sual: Bahçeyi kazarken çıkan kemikleri ne yapmalı?
CEVAP
Kemikleri toplayıp bir çukura koymalı. Kemiksiz yerler ekilir.
Sual: Babamı Bulgaristan’da gayri müslim mezarlığına gömmüşler. Rüyamda
babamı gördüm. Kendisinin kurtarılmasını istedi. Babamın mezarını müslüman
mezarlığına nakletmem caiz midir?
CEVAP
Zulmetten kurtulması için nakletmek çok iyi olur.
Sual: Akşam vakti mezarlıktan geçerken kabir ehli üzerine Fatiha okunur
mu?
CEVAP
Evet her zaman okunur, mahzuru yoktur.
Sual: Altı toprak, dört tarafı betondan yapılmış hazır kabrin içine lahd
kazıp meyyiti defin etmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Defnederken, kerpiç yerine beton, mermer koymak caiz mi?
CEVAP
Vücuda dokunmadığı için caizdir. Kabrin içi sayılmaz.
Sual: Aniden ölmek kötü müdür? Kelime-i şehadet getiremeden ölen, kâfir
olarak mı ölmüş olur?
CEVAP
Müminler için ani ölüm, nimet, facirler, kâfirler için ise azaptır. Hadis-i
şeriflerde buyuruldu ki:
(Ölüm, mümin için hediyedir.) [Taberani]
(Fücceten [aniden] ölüm, müminlere rahmet, facirlere ise üzüntüdür.)
[Beyheki]
(Fücceten ölüm, müminlere rahat, kâfirlere ise azaptır.) [Taberani] [Facir,
kötü işlerle uğraşan kimsedir.]
Facirler, aniden ölmeyip de hastalık çekerek ölürlerse, günahlarına tevbe etmek
imkanı vardır. Kâfirlerin de imana gelme ihtimali mevcuttur. Onun için kâfirlere
ve facirlere ani ölüm iyi değildir. Fakat salihler, her zaman tevbe ettikleri
için ansızın ölüm onlar için bir nimet olur.
Kalb krizi, trafik kazası, bir bombanın patlaması gibi sebeplerle kelime-i
şehadet getiremeden ölen, uyurken ölen müslüman, imansız ölmüş olmaz. Aniden
ölüp de son sözünün kelime-i şehadet olmaması ona zarar vermez.
Sual: Ölü için ağlamak uygun mudur?
CEVAP
Ölü için sessiz ağlamak caizdir. (Şerh-us-sudûr) ve (Berekât)da, (Müminin
ölümüne gökler ağlar) yazılıdır. Ölü için yüksek sesle ağlamak, matem tutmak,
siyah elbise giymek, siyah perdeler ve rozetler, işaretler asmak, matem
işaretleri, resmini taşımak caiz değildir.
(Hazânet-ür-rivâyât) kitabında, (Cenazeye ve cenaze çıkan yere siyah örtmek ve
siyah giyinmek caiz değildir) diyor. Bütün hadis kitapları, Peygamber
efendimizin ölü için yüksek sesle ağlamanın ölüye sıkıntı vereceğini buyurduğunu
bildirmektedir.
Bu hadis-i şeriflerden bazıları şöyledir:
(Şu dört şey cahiliyet mirasıdır: Soyu ile övünmek, bir kimsenin soyuna
sövmek, yağmuru yıldızlardan aramak, ölüleri methederek ağlamak.) [Buhari]
(Ölü, yakınlarının kendisine bağırarak ağlamasından azap [sıkıntı]
duyar.) [Buhari]
(Ölülerinize feryat ederek ağlamayın, çünkü ölü, bundan azap duyar.)
[Şirazi]
(Yüksek sesle ağlayarak "Kolum kanadım kırıldı, yardımcım gitti” gibi
sözler söylemek ölüyü sıkıntıya sokar.) [İbni Mace]
(Üzülünce, yüzünü yolan, elbisesini yırtan ve bağırıp çağıran bizden değildir.)
[Buhari]
Sual: Bir kimsenin öldüğünü duyunca ne denir?
CEVAP
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Bir müslümanın ölümünü duyunca, "İnna lillah ve inna ileyhi raciun" dedikten
sonra, "Ya Rabbi onu salihlere kat, rahmetine eriştir, çoluk çocuğuna iyilikler
ihsan et, bizi de onu da mağfiret et" diye dua edin!) [İbni Asakir]
[İnna lillah ve inna ileyhi raciun, Bekara suresinin 156. âyet-i kerimesidir.
"Elbette biz, Allahü teâlânın kuluyuz, ölümden sonra dirilerek yine Ona
döneceğiz" mealindedir.]
(Hiç bir ümmete verilmeyen bir şey benim ümmetime verildi. O da bir bela ve
musibet karşısında istircadır.) [Taberani] [İstirca, bela zamanında veya acı
bir haber duyunca "İnna lillah ve inna ileyhi raciun" demektir.]
(Birinize bir musibet veya bir bela geldi mi, istirca ettikten sonra "Ya Rabbi,
senin yanında bu musibetin ecrini [sevabını] bekliyorum, bunun ecrini
bana ver ve bunu daha hayırlı bir şeyle değiştir" diye dua etmelidir.)
[Tirmizi]
(Bir musibet karşısında istirca edilirse, musibetin sonucu güzel olur.)
[Taberani]
(Çocuğu ölen, Allah’a hamd edip, istirca ederse, Hak teâlâ meleklere "Şu kuluma
Cennette bir ev yapın, adını da hamd evi koyun" buyurur.) [Tirmizi]
Sual: Doğar doğmaz ölen çocuğun, cenaze namazı kılınır mı?
CEVAP
Doğduktan sonra, hemen ölen çocuk, yıkanır ve namazı kılınır, vâris olur,
mirası kalır ve ismi konur. Cansız doğan çocuk, dört aylık olmuş ise, yıkanıp
bir kefene sarılarak gömülür, namazı kılınmaz. Dört aylık değil ise, yıkanmaz ve
namazı da kılınmaz. (S. Ebediyye)
Sual: Birçok cenazenin hepsi için tek namaz kılmak caiz midir?
CEVAP
Birkaç cenaze birlikte ise, her birinin namazını ayrı kılmak efdaldir. Hepsi
için bir namaz kılmak da caizdir. Bunun için, birinin başı ötekinin ayağına
gelmek üzere sıralanır. İmam, derecesi yüksek olanın önünde durarak kılar.
Cenazelerin bir kısmı imamın sağında, bir kısmı da imamın solunda bulunur.
Yahut, hepsini imamın önünde olarak yan yana koyup, imam hepsinin göğsü
hizasında durur. Önce erkekler, sonra oğlan, sonra kadın, en son kız cenazesi
konur. Bunlar için niyet ederken, erkek veya kadın olduklarını söylemek şart
değildir. (S.Ebediyye)
Sual: Dinsiz akrabamızın cenaze merasimine gitmekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Müslüman olmayanın cenazesine gidilmez.
Sual: Cenaze namazından sonra nutuk söylemek veya ölünün yaptığı iyi işleri
anlatmak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir, bid’attir.
Sual: Anasını babasını öldürenin cenaze namazı kılınır mı?
CEVAP
Evet, günümüzde ana babasını öldürenin cenaze namazı kılınır.
Eskiden ana baba katili mahkeme kararı ile öldürülünce bu katilin cenaze namazı
kılınmazdı.
Sual: Doğduktan sonra ölen veya ölü doğan çocuğun namazı kılınır mı?
CEVAP
Doğduktan sonra hemen ölen çocuk yıkanır ve namazı kılınır ve vâris olur ve
mirası kalır ve ismi konur. Cansız doğan çocuk, dört aylık değil ise, yıkanmaz
ve namazı kılınmaz. Dört aylık olmuş ise, yıkanıp bir kefene sarılıp gömülür,
namazı yine kılınmaz.
Resulullahın cenaze namazı
Sual: Resulullahın cenaze namazını kim kıldırdı?
CEVAP
Peygamber efendimizin cenaze namazını, vasiyetine uyularak herkes teker teker
kıldı.
Sual: Yıllar önce ölmüş birinin kabri açılıp, oraya bir başkasını defnetmek
caiz midir?
CEVAP
Kemikleri çürümüşse, caizdir. Çürümemiş olan birkaç kemik kalmışsa, onlar
kenara alınıp, efnedilebilir.
Cenazeyi duyurmak
Sual: Cenaze olduğunu bildirmek için gazeteye ilan vermek ve belediyeden
anons ettirmek caiz midir?
CEVAP
Caizdir. Fakat, cenaze olduğunu bildirmek için, minarelerde salât okunması
bid’attir.
Sual: Hayzlı kadın cenaze yıkayabilir mi?
CEVAP
Ölü yıkayacak kimsenin, önce gusül abdesti alması müstehabdır. Cünübün ve
özürlü kadının yıkaması mekruhtur. (S. Ebediyye)
Sual: Erkek ve kadın için, kaç metre kefen bezi almak gerekir?
CEVAP
Erkek için yedi, kadın için sekiz metre patiska almak kâfidir.
Sual: Eşlerden birisi ölünce diğeri bunun cenazesini yıkayabilir mi?
CEVAP
Kadın, ölen kocasını yıkar. Çünkü kocanın ölümünden sonra, nikah, iddet
bitinceye kadar [dört ay] devam eder. Hanefi mezhebinde kadın ölünce, kocası
bunu yıkayamaz. Çünkü ölünce nikah bozulur. Fakat diğer üç mezhepte yıkaması
caizdir. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Namaz kılması mekruh olan vakitlerde, cenaze namazı kılınır mı?
CEVAP
Eğer cenaze, mekruh vakitte hazırlanmışsa, geciktirmemek için, mekruh
vakitte de kılmak caizdir. Daha önce hazırlanmış olan cenazenin namazını, mekruh
vakte bırakmak caiz değildir, mekruhtur. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Maliki’yi taklit ediyorum. Cenaze namazına durunca, Hanefi’ye göre
bozmayan, Maliki’ye göre abdesti bozan bir hal oldu. Namaza devam etmek caiz
olur mu?
CEVAP
Cenaze namazını, sonradan kılma imkânı olmadığı için, Hanefi mezhebine uyarak
namaza devam edilir. Beş vakit namazdan biri olsaydı, sonra kılma imkânı olduğu
için, o abdestle kılınamazdı.
Sual: Yanarak ölenin cenazesi yıkanır mı, namazı kılınır mı?
CEVAP
İnsanın yalnız başı veya bedenin yarısı ele geçerse, yıkanmaz ve namazı
kılınmaz. Öylece gömülür. Bedenin yarıdan fazlası, başı olmasa bile veya bedenin
yarısı ve başı bulunursa, yıkanır ve namazı kılınır. (Dürr-ül-muhtar)
Sual: Denizde veya gölde boğularak ölen kimsenin cenazesini yıkamak
gerekir mi?
CEVAP
Evet, üç kere yıkanır veya yıkamak niyetiyle suda üç kere hareket ettirilir.
Sual: Ölünün kefen parasını, başka birisi kendi parasından verse uygun
olur mu?
CEVAP
Kefenin, ölünün kendi helal malından olması ve önceden yıkanmış olarak hazır
bulundurulması iyidir. Kefen, ölünün malından alınır. Borcundan, vasiyetinden ve
mirasından önce, kefen parası ayrılır. Kadın zengin olsa da, kefenini kocası
verir.
Sual: Ölünün kefeni kaç parça olmalıdır?
CEVAP
Erkeğin kefeninin üç parça, kadının kefeninin, beş parça olması sünnettir.
Daha fazla olması bid’attır. Kefenin yeni, temiz, kıymetli ve beyaz pamuklu
[patiska] olması sünnettir. Erkeğe, ipek kefen haramdır. Tabutunu da, ipekle
örtmek haramdır. Kadınlara ipek caizdir.
Sual: Kefeni zemzemle yıkamak uygun olur mu?
CEVAP
Zemzemle yıkanmış kefen, Hanefi’de caiz, Şafii’de haramdır. Hanefi’de, kuruyunca
zemzemin hepsi gider. Şafii’deyse, eseri kalıp, meyyitin kanıyla ve iriniyle
kirletmeye sebep olur.
Sual: Cenaze, nasıl yıkanır?
CEVAP
Teneşir etrafında, önce buhur otu yakılıp üç veya beş defa dolaştırılır.
Cenaze, örtülü olarak, tütsülenmiş teneşir üzerine, sırt üstü veya kolay olan
şekilde yatırılır. Göbekle diz arası örtülü olarak yıkanır; çünkü kadının
kadınlar için avret yeri, erkeğin erkekler için olan avret yeri gibidir.
Teneşire, kıbleye karşı yatırmak sünnettir.
Teneşir, göbeğe kadar yüksek ve az eğik olmalıdır. Su, pek sıcak olmamalı, tuzlu
olmalıdır. Serin ve tuzlu su, çürümeyi geciktirir. Ölü, çocuk da olsa, önce
abdest aldırılır; fakat ağzına, burnuna su verilmeyip, bezle temizlenir. Önce
yüzü yıkanır. Sonra, kolları yıkanıp, başı, kulakları ve ensesi mesh edilir ve
ayakları yıkanır. Kâfurlu suyla, bu yoksa yalnız su dökerek, başı ve sakalı,
sabunla yıkanır. Sonra sol yanına çevrilip, sağ yanına su dökülür. Su, teneşir
tahtasına değen yerlerine kadar akıtılmalı, sonra, sağ yanına yatırılıp, sol
tarafına, omuzdan ayağa kadar su dökülür. Sonra oturtulup, karnı hafifçe
bastırılır. Bir şey çıkarsa yıkanır, yani su döküp giderilir. Sonra sol yanına
yatırıp, sağ yanı tekrar yıkanır, yani omuzdan ayağa kadar su dökülür. Böylece
sünnete uygun, yani üç kere yıkanmış olur. İki yanı yıkanırken de, üç defa su
dökülür.
Hasta, cünüp olarak vefat etmiş olsa da, bir defa yıkanır. Yıkandıktan sonra,
abdesti bozan şeyler çıkarsa, tekrar yıkanmaz ve abdest aldırılmaz. Yalnız çıkan
şeyler, su dökerek giderilir. Ölüyü yıkarken, niyet etmek sünnettir. Niyetsiz
temiz olursa da, farz sakıt olmaz.
Yıkama yerine, yıkayıcılardan başkası girmez. Velisi girebilir.
Zaruret yoksa kokmaması için morga koymak yerine çabuk gömmeli, yolcu gelecek
diye bekletmemelidir. Canlıya eziyet veren şey, ölüye de verir. Bunun için, çok
soğuk ve çok sıcak suyla yıkanmaz. Zemzemle yıkamak caiz değildir. Saçları
dökülürse, kefeni içine konur; çünkü insanın her parçası muhteremdir, gömülür.
Yıkandıktan sonra, teneşir üzerinde bezle kurulanır. Ölünün saçlarını taramak,
saç, sakal, bıyık ve tırnaklarını kesmek, Hanefi’de caiz değildir. Ağız, burun
ve kulak deliğine, gözlere pamuk koymak caizdir.
Su bulunmadığı zaman, teyemmüm yaptırılıp, namazı kılınır. Sonra su bulunursa,
yıkanır; fakat namazı tekrar kılınmaz. Ölü yıkayacak kimsenin, önce gusletmesi
müstehabdır. Cünübün ve özürlü kadının yıkaması mekruhtur. Cenaze yıkanmış su,
müstamel su olur. Necis olur. Bunun için, yıkayanların üstüne sıçramaması,
peştamal sarınmaları gerekir. Cenaze, yıkandıktan sonra temiz olur.
Sual: Evliya bir zatın elbisesinden bir parça, kefen içine konulması iyi
olur mu?
CEVAP
Evet, çok iyi olur. Muhammed Masum hazretleri buyuruyor ki:
Salihlerin, Velilerin elbisesinden kefen yapmak veya kefen içine, yüzüne,
göğsüne koymak faydalıdır. (1/3)
Âyet-i kerîmeleri, duaları, muhterem isimleri kefene yazmak veya kabre
koymak caiz değildir.
Sual: İhtiyaç halinde, kadının cenazesini, erkek yıkayabilir mi?
CEVAP
Hayır, yıkayamaz. Yıkayacak kadın bulunamazsa, cenaze baştan ayağa örtülü
olarak, akrabası, eline bez sararak, elini örtü altına sokup, teyemmüm yaptırır;
çünkü ölünün avreti, dirinin avreti gibidir. Bakması haram olan yere, dokunmak
da, haramdır. Bir çocuğa da, öğretilip, yıkatılabilir.
Sual: Cenazeyi, gece gömmek caiz midir?
CEVAP
Gündüz defnetmek müstehabsa da, gerektiğinde gece de gömmek caizdir. (S.
Ebediyye)
Sual: Kadın ölünce, kocası hanımının yüzüne de mi bakamaz?
CEVAP
Yüzüne bakabilir.
Sene-i devriye [Yıl dönümü]
Sual: Ölümüzün sene-i devriye denilen yıl dönümünde veya kırkında yahut elli
ikisinde mevlid okutmak maksadıyla, o günü hesap etmek için, öldüğü günden
itibaren mi, yoksa toprağa verildiği günden itibaren mi saymak gerekiyor? Babam
akşama doğru vefat etti, ertesi güne kaldı. Akrabalar gelecek diye
bekletilirken, gece oldu ve ertesi günü kaldırdılar, yani iki gün sonra
defnedildi. Hesabı buna göre iki gün sonra mı yapacağız?
CEVAP
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kabirdeki ölü, denize düşüp, imdat diye bağıran kimseye benzer. Boğulurken,
kendisini kurtaracak birini beklediği gibi, ölü de, bir dua gözler.)
[Deylemi]
Ölen bir yakınımız, (Aman, acele bana hayır hasenat yapın, dua gönderin) diye
bağırırken, ona, (Acele etme, bekle, kırk günü veya elli iki günü yahut bir
seneyi doldur, sana o zaman dua edeceğiz, hayır hasenat yapacağız, mevlit
okutacağız) demek ne kadar yanlıştır.
Ziyaretime gelen bir imam anlattı:
Cemaatinden biri, ona aynı soruyu sormuş. İmam da uzun uzun bunların bid’at
olduğunu, hayır hasenat yapmak ve dua etmek için gün tayin etmenin,
Hıristiyanlıktan geldiğini anlatmış. Adama, anladın mı diye sormuş. O da, (İyi
anladım; ama anlamadığım husus, bu kırkını ölünün öldüğü günden mi sayacağız,
yoksa toprağa girdikten sonra mı sayacağız) demiş.
Ölü için yapılacak hayır ve hasenatı geciktirmemeli, belli günleri beklememeli,
ilk fırsatta yapmaya çalışmalıdır.
Ölüyü yıkamak
Sual: Kocası, ölen karısının cenazesini yıkayamadığı gibi, kadın da
kocasının cenazesini yıkayamaz mı?
CEVAP
Kadın yıkayabilir. Kocası ölünce, kadın dört ay on gün iddet bekler. Bu
zaman zarfında, onun karısı sayılır. Onun için, kadın kocasını yıkayabilir.
Kadını erkek, erkeği kadın yıkayamaz. Kadın cenazeyi yıkayacak kadın yoksa,
erkek, eline bez sarıp, kollarına bakmadan, örtü altından teyemmüm yapar.
Teyemmüm yapan erkek, mahrem akrabasıysa, mesela oğlu annesine veya teyzesine
teyemmüm ettiriyorsa, eline bez sarmak istemez; çünkü mahrem olan akrabanın
kollarına ve yüzüne bakmak ve dokunmak caizdir. Teyemmüm de zaten yüze ve
kollara yapılır.