A (1114) | B (527) | C (326) | D (413) | E (571) | F (239) | G (275) | H (942) | İ (454) | J (19) | K (840) | L (165) | M (1275) | N (492) | O (286) | P (298) | R (355) | Ş (870) | T (498) | Ü (161) | V (201) | Y (198) | Z (205)
Başlıksıralama simgesi Yazı
Müstehcen konuşmak

Sual: Bazı kimseler, müstehcen konuşuyor. Ayıp şeyler söylüyor. İnsanların ayıplayacağı çirkin işler yapıyor. Müslüman olan kimse, böyle şeyler yapar mı?
CEVAP
Hadika
’da buyuruluyor ki:

Müstehlik Evliyâ

Nihâyete erdikten, maksada kavuştuktan sonra sebepler âlemine indirilmeyen, geri döndürülmeyen evliyâ. Kalbi hep Allahü teâlâya dönük olup, O'ndan başkası ile meşgul olmayan zâtlar.
Müstehlik olan evliyânın peygamberlik mak...

Müstekar

1. Karar kılınacak, yerleşilecek yer.
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
O (cehennem) ne kötü bir müstekar ve kalınacak yerdir. (Furkân sûresi: 66)
2. Sâbit, hiç değişmeyen, yerleşmiş, değişmez.

Müstekîm

Doğruluk üzere olan, doğru yolda yürüyen. Doğrulukla sıfatlanmış kimse. (Bkz. Sırât-ı Müstekîm ve İstikâmet)
Müstekîm ol, hazret-i Allah utandırmaz seni. (Diyâr-ı Bekrli Saîd Paşa)

 

Müstekîm ol

Hiç usandırma ili, il usandırmaz seni
Hileli iş yapma hem, kes dolandırmaz seni
Din düşmanından bir su, içme kandırmaz seni
Korkma kâfirden ateş, olsa yandırmaz seni

Müstekîm ol, hazret-i Allah utandırmaz seni

Her zarar, insana bil, kendi...

Müşterî

Satın alan.
Bir malı satan ile müşteri arasında anlaşılan değere malın bedeli, fiyatı denir. (Ali Haydar Efendi)
Satış sözleşmesi tamam olunca, mebî (satılan mal) müşterinin mülkü olur. (Alâüddîn Haskefî)
Müşteri, satın aldığı bir...

Müsteşrik

Doğu memleketlerini, din, dil ve târihleri başta olmak üzere her yönden araştırıp tesbite çalışan batılı ilim adamı. Garplı bilgin, oryantalist, şarkiyâtçı.

Müt'a Nikâhı

Şâhidsiz olarak bir kadına belli miktarda para verip, belli bir zaman için berâber yaşamağı sözleşmek.
Ey müslümanlar! Kadınlar ile müt'a nikâhı yapmanıza izin vermiştim. Fakat şimdi bunu, Allahü teâlâ harâm etti. Kimin yanında bö...

Mütâbe'at

Tâbi olmak, uymak.
İki cihân seâdetine kavuşmak, ancak ve yalnız, dünyâ ve âhiretin efendisi olan Muhammed aleyhisselâma mütâbeat iledir. O'na mütâbeat için, îmân etmek ve ahkâm-ı İslâmiyyeyi (İslâmiyet'...

Mutaffifîn Sûresi

Kur'ân-ı kerîmin seksen üçüncü sûresi.

Mutahhar

Temiz, temizlenmiş mânâsına Muhammed aleyhisselâmın ismi.
Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâm altıncı kat semâda Mutahhar ismi ile anılır. (Molla Miskîn Muhammed Muîn)

Mutahhar

Temizlenmiş, mübarek.

Mutahhir

Temizleyici, temizleyen.
Abdestte ve gusülde kullanılmış (Mâ-i müsta'mel denilen) su; Hanefî, Şâfiî ve Hanbelî mezheblerinde yalnız tâhir (temiz)dir. Fakat mutahhir değildir. Mâlikî mezhebinde ise, hem tâhir hem de...

Mutarrif bin Abdullah

Tabiînden hadîs ve fıkıh âlimi, velî. İsmi Mutarrif bin Abdullah bin Eş-Şihhîr bin Avf bin Ka’b bin Vikdân bin Kureyş olup, künyesi Ebû Abdullah’tır. Zamânının âlimleri arasındaki lakabı ise İmâdüddîn (...

Mütasarrıfa

İnsandaki görünmeyen his organlarının beşincisi; his organları vâsıtası ile elde edilen duyuları ve mânâları karşılaştırıp, yeni mânâlar elde etmeye yarayan kuvvet.

Mutasım

Günahtan çekinen, eliyle tutan, yapışan.

Müte'âl (El-Müte'âl)

Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (ism-i şerîflerinden). Düşünülebilen, akla gelen, hayâl edilebilen her şeyden başka bunlardan pâk, temiz ve yüce olan.
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
(Allahü te...

Müteahhirîn

Sonra gelenler. Kelâm ilminde İmâm-ı Gazâlî ile, diğer İslâmî ilimlerde Şems-ül-Eimme Hulvânî ile başlayıp onlardan sonra gelen âlimler.

Müteassıb

Taassub eden; yanlış bir şeyi müdâfaada körü körüne inât ve ısrâr eden, haksız yere düşmanlık eden.
Müteassıb papazlar olmasaydı, hıristiyanların hepsi müslüman olurdu. (İmâm-ı Birgivî)

Müteayyin

Teayyün eden. Belli, âşikâr ve meydanda olan. (Bkz. Teayyün)

 

Muteber

Kadri bilinen, kıymetli takdir edilen.

Mütehassıs

İhtisas sâhibi, uzman. Bir işin hakîkatini, iç yüzünü çok iyi bilen, bir ilim dalında veya meslekte mâhir olan.
Evliyâ, kalb, rûh mütehassısları olup, herkesin bünyesine ve hastalığına ve zamânının zulmetine ve fesâdına (...

Mütekaddimîn

Önce gelenler; kelâm ilminde, İmâm-ı Gazâlî'ye, fıkıh ilminde Şems-ül-Eimme Hulvânî'ye kadar gelen İslâm âlimleri.

Mütekâmil

Kemâle erişmiş, olgun, üstün.
İslâm dîni dünyânın en mütekâmil, en mantıkî ve en son dîni olduğundan, onun hakkında bir kitap yazabilmek için, yazanın yüksek tahsilli yâni ilim sâhibi olması, Arabî, Fâris...

Mütekavvim Mal

Kıymetli, kullanılması mubâh ve mümkün olan mal.
Bir satışın sahîh (dîne uygun) olması için malın mütekavvim olması lâzımdır.Müslümünlar için şarap, domuz ve besmelesiz kesilen veya kesmeden öldürülen hayvan, mü...

Mütekebbir (El-Mütekebbir)

1.Allahü teâlânın ism-i şerîflerinden. Yaratılanların sıfatlarından uzak, vehim ve aklın anlamasından yüksek, azamet ve kibriyâ (büyüklük) sıfatıyla her şeyden ayrılmış olup, her şeyden yüce ve yüksek olan.
Allahü teâlâ Kur'...

Mütekellim (El-Mütekellim)

1. Söyleyici mânâsına Allahü teâlânın isimlerinden.
Allahü teâlâ hayy (diri), âlim (bilici), kâdir (kudret sâhibi) ve mütekellim olarak ve sonsuz zamanlarda hep hâzır ve nâzırdır (görücüdür). Hay...

Mütekellimîn

Kelâm âlimleri. İslâm dîninin îmân bilgilerini, naklî (dînî) ve aklî delillerle îzâh eden, açıklayıp isbatlayan büyük âlimler.

Mutemed

Kendisine itimat edilen, güvenilen.

Mütemetti Hac

Hac aylarında ömre yapmak için ihrâma girip, ömre için tavâf ve sa'y yapıp, traş olup ihrâmdan çıkıp sonra memleketine gitmeyerek, o sene terviye gününde veya daha önce, ihrâma girerek müfrid hacı gibi hac yapma. (Bkz. Hac)

Müteşâbih Âyet

Mânâsı açık olmayan âyet-i kerîme. Çoğulu, müteşâbihâttır. (Bkz. Müteşâbihât)

 

Müteşabih âyet ve hadisler

Sual: Müteşabih âyet ve hadisleri tevil etmek gerekir mi?
CEVAP
Kur’an-ı kerimde manası açık olan âyetlere Muhkem âyetler, manası açık olmayan, tefsire, izaha muhtaç olanlara Müteşabih âyetler adı verilir. Müteşabih olanlara açık manalarını...

Müteşabih âyet ve hadisler

Sual: Müteşabih âyet ve hadisleri tevil etmek gerekir mi?
CEVAP

Müteşabih âyetleri tevil etmek

Selefi genç diyor ki:
Allah Arşta istiva etmiştir, hep orada oturmaktadır, onda hiç değişiklik olmaz. Âyetler tevil edilmez aynen anlaşıldığı gibi söylenir.
CEVAP

Müteşabih nasların keyfiyeti bilinmez

Müteşabih olan âyetlerden üçünün meali şöyledir:
(Kıyamet günü bütün yeryüzü Allah’ın kabzasında [avcundadır]. Gökler Onun sağ eliyle dürülmüş olacaktır. O, müşriklerin şirkinden yüce ve münezzehtir.) [Zümer 67]

(Yahudiler, Allah’ın...

Müteşabih nasların keyfiyeti bilinmez

Müteşabih olan âyetlerden üçünün meali şöyledir:
(Kıyamet günü bütün yeryüzü Allah’ın kabzasında [avcundadır]. Gökler Onun sağ eliyle dürülmüş olacaktır. O, müşriklerin şirkinden yüce ve münezzehtir.) [Zümer 67]

(Yahudiler, Allah’ın...