Sual: Mevlid münasebetiyle Peygamber aşırı övüldü. “O da bir beşer [insan]
idi, Kur’anı getirmekle görevi bitti. Aşırı övmek şirk değil mi?
CEVAP
O, ilah değildi, elbette beşer idi, ama “Seyyid-ül-beşer” idi, bütün
insanların efendisi idi. Hiç kimse Onu Allahü teâlânın övdüğü kadar övemez. Bu
övgüden de ancak başka dinde olan rahatsız olur.
Sual: Peygamber efendimizi öven âyet-i kerimeler hakkında bilgi verir
misiniz?
CEVAP
Kur’an-ı kerim baştan sona kadar Resulullah efendimizi övmektedir. Bu
konudaki âyet-i kerimelerden bazılarının mealleri şöyledir:
(Biz seni âlemlere rahmet olarak gönderdik.) [Enbiya 107]
(De ki, ey insanlar, ben, Allah’ın hepiniz için gönderdiği Resulüyüm.)
[Araf 158]
(Âlemlere [Cin ve insanlara ilahi azap ile] korkutucu [uyarıcı]
olarak Furkanı [Kur’anı] kuluna [Muhammed aleyhisselama] indiren
[Allah’ın şânı] ne yücedir.) [Furkan 1]
(Biz seni bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat
insanların çoğu bunu bilmez.) [Sebe 28]
(Rabbinin sana verdiği nimetlerle mecnun değilsin. Senin için bitmeyen, sonsuz
mükafat vardır. Elbette sen en büyük ahlak üzeresin.) [Kalem 2-4]
(Rabbin sana [çok nimet] verecek, sen de razı olacaksın!) [Duha 5]
(Allah ve melekleri, Resule salevat getiriyor, iman edenler, siz de salevat
getirin.) [Ahzab 56]
(Resullerden kimisini kimisine üstün kıldık.) [Bekara 253]
(Nebilerden bazısını bazısından üstün kıldık.) [İsra 55]
Son iki âyet-i kerime de, peygamberlerden bazısının, diğerinden üstün olduğunu
göstermektedir. Bir hadis-i şerifte de, (Beni insanların en iyisi bilmeyen
kâfirdir) buyuruluyor. (Hatib)
Allahü teâlâ, bütün peygamberlere (Ya Âdem, Ya Musa, Ya İsa) diyerek ismi
ile hitap ederken, Muhammed aleyhisselama, (Ya eyyühennebiyyu, ya
eyyüherresul) diye özel hitap ediyor. Bu hitap şekli de Onun diğer
peygamberlerden üstün olduğunu göstermektedir.
Fatiha suresinde bildirdiği gibi Allahü teâlâ (Âlemlerin Rabbi)dir. Resulullah
da âlemlerden üstün olduğu için, (Rabbüke), (Rabbike) yani (Senin Rabbin)
buyuruluyor. (Bekara 30, Saffat 180)
Fetih suresinin, (Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Resulünü hidayet ve hak
din ile gönderen Odur) mealindeki 28. âyeti de Resulünün en üstün olduğunu
göstermektedir. Resulullah, her peygamberden üstün olduğu gibi, eshabı da diğer
eshabdan, ümmeti de diğer ümmetlerden üstündür.
Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Muhammed [aleyhisselam], Allah’ın peygamberidir, Onunla birlikte
bulunanlar [Eshab], kâfirlere karşı şiddetli ve birbirlerine karşı
merhametlidir.) [Feth 29]
(Mekke’nin fethinden önce Allah için mal veren ve savaşanlara, fetihten sonra
verenlerden ve savaşanlardan daha yüksek derece vardır. Bunların dereceleri eşit
değildir. Hepsi için Hüsnayı [Cenneti] söz veriyorum.) [Hadid 10]
(Allah, hepsine hüsnayı [Cenneti] vaad etmiştir!) [Nisa 95]
(Muhacir ve Ensar ile iyilikte onların [Eshabın] izinden gidenlerden
Allah razıdır, onlara Cenneti hazırlamıştır.) [Tevbe 100]
(Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz.)
[Al-i İmran 110]
Musa aleyhisselam, bu ümmetin faziletini Tevrat’ta okuyunca, (Bu hayırlı
ümmete beni peygamber olarak gönder) diye dua etti. Cenab-ı Hak da,
(Onlar Ahmed’in ümmetidir) buyurdu. Hazret-i Musa (Ya Rabbi, Ahmed’in
ümmeti için bu kadar nimet ihsan ettin, beni de onun ümmetinden eyle) diye
dua etti. Hazret-i Musa gibi büyük bir Peygamberin, bu ümmetten olmayı istemesi,
Muhammed aleyhisselamın ve Onun ümmetinin üstünlüğünü göstermektedir.
(Tenvir)
İncil’in aslında Muhammed aleyhisselamın vasıfları, üstünlükleri yazılıydı.
Bunları bilen İsa aleyhisselam da, Musa aleyhisselam gibi, Muhammed
aleyhisselamın ümmetinden olmak için çok yalvardı, dua etti ve bu duası da kabul
oldu. Allahü teâlâ, Onu diri olarak göğe yükseltti. Kıyamete yakın tekrar yer
yüzüne inecek, Muhammed aleyhisselamın dinine uyacak ve onu yayacaktır.
Resulullah efendimizin üstünlükleri
Sual: İnşirah suresinin (Biz senin zikrini yükseltmedik mi?)
mealindeki 4. âyet-i kerimesini İslam âlimleri nasıl tefsir etmişlerdir?
CEVAP
İbni Ata hazretleri, (Senin zikrini kendi zikrim kıldım, seni zikreden beni
zikretmiş olur. İmanın sahih olması için benim zikrimin seninkiyle beraber
olmasını sağladım) manasına geldiğini bildiriyor.
Katade hazretleri de bu âyet-i kerimeyi açıklarken buyuruyor ki:
(Hak teâlâ, Fahr-i âlemin zikrini dünya ve ahirette yükseltmiştir. Namaz kılan
herkes, “Eşhedü” diyerek Allah’a ve Resulullaha şehadet getirmektedir.)
Kur’an-ı kerimde ve namazda olduğu gibi, ezan okunurken de Allah’ın ismi,
Habibinin ismiyle birlikte okunmaktadır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Göklerden geçerken, “Muhammed Resulullah” olarak ismimi gördüm.)
[Bezzar]
(Cennette her ağacın yaprakları üzerinde “La ilahe illallah Muhammedün
Resulullah” yazılıdır.) [Ebu Nuaym]
(Arş üzerinde, Cennetteki her şeyin üzerinde benim ismim vardır.) [İbni
Asakir]
(Âdem aleyhisselam Cennetten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın
hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini
bildiği halde, cevabını da diğer insanların duyması için] “Ya Âdem, onu henüz
yaratmadım. Nereden bildin?” buyurdu. Âdem aleyhisselam da, Arşta "La ilahe
illallah Muhammedün Resulullah" yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli
isminin yanına ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün
dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: “Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en
sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed
aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım”) [Taberani]
Hazret-i Ali, (Allahü teâlâ, Resulullaha iman etmeleri için peygamberlerin
hepsinden ahd [söz] almıştır) buyuruyor. Nitekim Resulullah sallallahü aleyhi ve
sellemin nuru, diğer peygamberlerin nurlarını kaplayınca, bu nurun kimin
olduğunu suâl ettiler. Hak teâlâ da, (Bu Habibimin nurudur. Ona iman
ederseniz, sizi peygamber olarak gönderirim) buyurdu. Onlar da (Senin
Habibine iman ettik) dediler. Cenab-ı Hak da, (Ben şahid olayım mı)
buyurdu. Onlar da (Evet) dediler. (Mevahib)
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Âdem, cesetle ruh arasındayken, benden misak alınırken ben peygamberdim.)
[İ. Şabi]
(Allahü teâlâ, yer ve gökleri yaratmadan elli bin yıl önce, Ümm-il kitaba şunu
yazmıştır: Muhammed peygamberlerin sonuncusudur.) [Müslim]
(Ben âlemlerin efendisiyim.) [Beyheki]
(Kıyamette insanların efendisi benim.) [Buhari]
(Soyca da insanların en şereflisiyim.) [Deylemi]
(Arş-ı alaya benden başka kimse oturmaz.) [Tirmizi]
(Allahü teâlâ, beni insanların en iyisinden yarattı. İnsanların en iyisiyim, en
iyi ailedenim. Kıyamette herkes sustuğu zaman ben söylerim, onlara şefaat
ederim. Kimsenin ümidi kalmadığı bir zamanda onlara müjde veririm. O gün her
iyilik, her türlü yardım, her kapının anahtarı bendedir. Liva-i hamd benim
elimdedir. Peygamberlerin imamı, hatibi ve hepsinin şefaatçisiyim. Bunları
öğünmek için söylemiyorum, hakikati bildiriyorum.) [Hakikati bildirmek
vazifemdir. Bunları söylemezsem vazifemi yapmamış olurum. Müjdeci Mek. 44]
Not: Geniş bilgi için, Peygamber Efendimiz maddesine bakınız.