Bayram günlerinin de fazileti büyüktür. Kurban bayramının 1.2.3. günlerinden
sonraki gecelere Kurban bayramı geceleri denir. Ramazan-ı şerifin son günü ile
bayramın ilk günü arasındaki geceye de Ramazan bayramı gecesi denir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ramazan ve Kurban bayramının gecelerini ihya eden kimsenin kalbi, kalblerin
öldüğü gün ölmez.) [İbni Mace, Taberani]
(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, tevbe reddolmaz.
Ramazan bayramının ve Kurban bayramının birinci geceleri, Berat gecesi ve Arefe
gecesi.) [İsfehani]
(Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez. Regaib gecesi, Berat gecesi, Cuma
gecesi, Ramazan ve Kurban bayramı gecesi.) [İbni Asakir]
Bayramda erken kalkmak, gusletmek, misvak kullanmak, güzel koku sürünmek, yeni
ve temiz elbise giymek, sevindiğini belli etmek, yüzük takmak, karşılaştığı
müminlere güler yüzle selam vermek, fakirlere çok sadaka vermek, İslamiyet’e
doğru olarak hizmet edenlere yardım etmek, dargınları barıştırmak, akrabayı, din
kardeşlerini ziyaret etmek, onlara hediye götürmek sünnettir.
Bayram günleri sevinmek, neşelenmek gerekir. Hazret-i Ebu Bekir, kızı
Âişe validemizin evine gidince, iki cariyenin tef çalıp oynadığını gördü.
Ensar-ı kiramın kahramanlıklarını övüyor, destan söylüyorlardı. Hazret-i
Ebu Bekir, Resulullahın evinde böyle şey yapılmasının uygun olmayacağını
bildirerek, onların susmalarını söyledi. Peygamber efendimiz, Hazret-i Ebu
Bekir’e, (Onlara mani olma! Her kavmin bir bayramı vardır, bu da bizim
bayramımızdır. Bayram, sevinç günleridir) buyurdu. (Buhari)
Dargın olanların, bayramı beklemeyip, hemen barışması gerekir. Allahü teâlâyı ve
Peygamber efendimizi seven kimse, insanların kusurlarına bakmaz, hoşgörülü olur.
İyi insan yani mümin, herkesle iyi geçinir. Başkalarına sıkıntı vermediği gibi,
onlardan gelecek eziyetlere de katlanır.
Kimseye darılmamalı, dargınlık olduysa, 3 günden fazla sürmemeli, bayrama kadar
süren bir dargınlık olduysa, daha fazla gecikmeden barışmalıdır. Hadis-i
şeriflerde buyuruldu ki:
(Din kardeşiyle 3 günden çok küs durmak caiz değildir. Üç gün sonra, onunla
karşılaşırsa, ona selam verip hatırını sormalıdır. O kimse selamını alırsa,
birlikte sevaba ortak olurlar. Selamını almazsa günaha girer. Selam veren de küs
durma mesuliyetinden kurtulmuş olur.) [Ebu Davud]
(Ameller pazartesi ve perşembe günü Hak teâlâya arz olunur. Hak teâlâ da, şirk
koşmayan herkesi affeder. Ancak bu mağfiretten birbirine kin tutan istifade
edemez. Cenab-ı Hak, “Onlar barışıncaya kadar amellerini bana getirmeyin”
buyurur.) [İ. Malik]
Bayram geceleri
Sual: S. Ebediyye’deki, “Kıymetli geceye, kendinden sonra gelen günün ismi
verilir. Önceki günü öğle namazı vaktinden, o gecenin fecrine kadar olan
zamandır. Yalnız, Arefe ve üç kurban günlerinin geceleri böyle değildir. Bu dört
gece, bu günleri takip eden gecelerdir” ifadesi hangi kitaptan alınmıştır?
CEVAP
Dürr-ül-muhtar kitabının itikâf bahsinde şöyle deniyor:
Bil ki, geceler günlere tâbidir. Bundan, yalnız Arefe gecesiyle Kurban bayramı
geceleri müstesnadır. İnsanlara kolaylık olmak için, bu geceler, geçen
gündüzlerine tâbidir. Velvalciyye'nin kurban bahsinde de beyan
edilmiştir.
Bayramda yiyip içmek
Sual: Mektubat’ta, (Bayramda yiyip içmek, yıllarca nafile oruçtan daha
sevabdır) buyuruluyor. Yiyip içmek niye sevab oluyor ki?
CEVAP
Burada sevab olan, yiyip içmek değil, oruç tutmamaktır. Bayram günü oruç
tutmak haram olduğu için, oruç tutmamanın, yani dinin emrine uymanın, nafile
oruçtan daha kıymetli olduğu bildiriliyor.