Sual: Erkeklerin yalnızken çıplak veya şortla yıkanması
günah mıdır?
CEVAP
Bu konuda üç kavil vardır:
1- Mekruhtur.
2- Küçük yerde caizdir.
3- Caizdir. (Redd-ül muhtar)
İhtiyatlı olmalı, peştamal gibi bir şey ile göbekten dizlere kadar örtmelidir.
Peştamal bulunmazsa, şort varsa, Hanbelî mezhebi taklit edilirse, mekruh olmaz.
Şort da yok ise, küçük yerde gusletmeye çalışmalıdır. Küçük yer de bulunmazsa,
caiz olan kaville amel edilebilir.
Sual: Yıkanırken peştamal veya başka bir şeyle göbekle diz arasını kapatmak
gerektiğini biliyorum. Yıkanmaya mahsus uzun don edinmek veya peştamal kullanmak
meşakkatli oluyor. Kuzuluk kaplıcalarına yeni geldim. Günde iki sefer küvete
girdim. Uzun donun yıkaması, kurutması zor oluyor. İhtiyaç olunca şortla da
yıkanırken Hanbeli veya Maliki bu konuda taklit edilemez mi?
CEVAP
Evet ihtiyaç olunca caizdir. Zaruret olması lazım değildir.
Sual: Evde hiç kimse yok iken çıplak durmak ve çıplak yıkanmak günah mıdır?
CEVAP
Evet günahtır. Çünkü yalnız değiliz. Yanımızda, bizi cin ve şeytanlardan
koruyan, amellerimizi kamera gibi aletlerle kayda alan melekler vardır. Hadis-i
şeriflerde buyuruluyor ki:
(Bir kimse, iki salih komşusundan nasıl utanıyorsa, gece-gündüz, kendisi ile
beraber olan iki melekten de öyle utanmalıdır!) [Beyheki]
(Çıplak durmaktan sakının! Hep sizinle beraber bulunan ve yalnız cimada ve
helada ayrılan hafaza meleklerinden utanın ve onlara saygılı olun!)
[Tirmizi]
(Yalnızken de, avret yerinizi açmayın! Çünkü yanınızda hiç ayrılmayan
[hafaza] melekler vardır. Onlardan utanın ve onlara saygılı olun.)
[Eşiat-ül-lemeat]
(Gece guslederken avret yerini açmaktan sakının. Eğer sakınmayan çıkar da, onda
delilik alameti görülürse, kendisinden başkasını suçlamasın.) [Hakim]
Biz her zaman Allahü teâlânın huzurundayız ama, namaza dururken Onun huzuruna
çıkıyoruz deniyor. Huzura çıkılırken kendimize çeki düzen vermemiz gerekiyor.
Bir âyet meali şöyledir:
(Her namaz kılarken, ziynetli [temiz, sevilen, güzel] elbiselerinizi
giyiniz.) [Araf 31]
Bir hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Namaz kılarken en iyi elbisenizi giyinin. Allahü teâlâ, kendisi için
ziynetlenmeye, süslenmeye en layık olandır.) [Beyheki]
Allahü teâlâ, bizim yeni ve ziynetli elbisemize bakarak bize ve namazımıza değer
vermiyor, kalbimize ve niyetimize bakıyor. (Allahü teâlâ, sizin
suretlerinize, mallarınıza, bakmaz. Kalblerinize ve amellerinize bakar)
mealindeki hadis-i şerifte, Allahü teâlâ, insanın yeni, temiz elbisesine, hayrat
ve hasenatına, malına, rütbesine bakarak sevap ve ikram vermez. Bunları ne
düşünce ile, ne niyet ile yaptığına bakarak, sevap veya azap verir. Buna rağmen,
sırf kendimiz için, dış kıyafetimizin de düzgün olmasını, edep yerlerimizin
örtülü olmasını emrediyor.
Allahü teâlâ, namazda da namaz haricinde de elbette bizi görüyor. O halde, ona
isyan etmekten, terbiyesizce, edepsizce hareketlerden uzak durmamız gerekir.
Yine hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Allahü teâlâ, hayâyı ve örtünmeyi sever. Öyle ise yıkanırken avret yerinizi
örtün.) [Ebu Davud]
(Allahü teâlâdan utanmak, insanlardan utanmaktan daha lüzumludur.)
[Tirmizi, Nesai]
(Yıkanırken örtünün! Allahü teâlâ, hayâ sahibidir. Utanıp örtüneni sever.)
[Nesai]
(Avret yerlerinizi örtün! Yalnız iken de Allahü teâlâdan hayâ edin!)
[Tirmizi]