Sual: Şu Osmanlıca şiirde ne denmek isteniyor?
Hep kesbindendir ki bu belaları çekersin
Sa’yin deki noksanını atfı kader edersin
CEVAP
Başına gelen belalar, çektiğin sıkıntılar, hep dine uygun olmayan yanlış
işlerindendir. Yani işlediğin günahlar sebebiyle başına bunlar geliyor. Sonra da
kader böyleymiş dersin, suçunu kadere yüklersin.
Talih ve uğur
Sual: Talih, uğur gibi şeyler gerçekten var mıdır? İslami açıdan bu gibi
şeylere inanmanın bir mahzuru var mıdır?
CEVAP
Talih, Kader demektir. İnanmayan Müslüman olmaz.
Uğur da dinimizde vardır. Uğursuzluk yoktur. Bir olayı hayra yormakta mahzur
yoktur. Fakat şerre, uğursuzluğa yormak uygun değildir. Dinimizde uğursuzluk
yoktur. Bir şeyin, bir yerin uğursuz olması, Yahudilikte, Hıristiyanlıkta
vardır. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Müslümanlıkta uğursuzluk yoktur.) [Mektubat-ı Rabbani 3/41]
Eskiden, Arabistan’da yolculuğa çıkarken, bir kuş uçururlardı. Kuş sağa uçarsa,
uğurlu sayıp yola devam ederler, kuş sola uçarsa, uğursuz sayıp geri dönerlerdi.
Peygamber efendimiz bunu yasaklayıp buyurdu ki:
(Kuşlara dokunmayın, yuvalarında kalsın!) [İmam-ı Maverdi]
Hazret-i İkrime anlatır: Bir kuş ötüp geçtiğinde, oradakilerden biri hayra
alamet olduğunu söyledi. İbni Abbas hazretleri de, (Hayra da, şerre de alamet
değildir) buyurdu.
Kaderime küstüm
Sual: Kaderime küstüm demek caiz mi?
CEVAP
Caiz değildir. Kader, Allahü teâlânın takdir ettiği alın yazısıdır.
Yazdıysa bozsun
Sual: (Allah yazdıysa, bozsun) demek caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir; fakat dua şeklinde olursa caizdir. Bir kimseye takdir edilen
bela, kaza-i muallak ise, yani, o kimsenin dua etmesi de, takdir edilmiş ise,
dua eder, kabul olunca, belayı önler. (Ecel-i kaza)yı da, iyilik etmek
geciktirir; fakat (Ecel-i müsemma) değişmez.
Allahü teâlâ bilir
Sual: Tam ilmihalde, (Belli bir kâfirin kâfir kalacağını, Allahü teâlânın
bildiğini kimse söyleyemez) deniyor. Bu cümlede sanki Allah bilmez gibi
anlaşılmıyor mu?
CEVAP
O konu hatta o paragraf tamamen okunursa öyle bir şey anlaşılmaz. Tek cümle
alınınca yanlış anlaşılabilir. Ondan bir önceki cümle ise şöyledir: (Belli
bir kâfirin ebedi kâfir kalıp kalmayacağını Allahü teâlâ bilir.)
Demek ki, Allahü teâlâ biliyor ki, bu kâfir ebedi kâfir kalacaktır diye
kimse söyleyemez; çünkü Allah’ın takdirini hiç kimse bilemez. Yani Allah
indinde, o kimse kâfir olarak mı ölecek, yoksa imanlı mı ölecek bunu kimse
bilemez denmek isteniyor.
Herkes eceliyle ölür
Sual: (Ecelin benim elimden olacak) demek caiz midir?
CEVAP
Ecel, takdir edilen ölüm zamanı demektir. Öldürülen de, intihar eden de,
eceliyle ölür. (Ecelin benim elimden olacak) sözünü, (Ölümüne ben sebep
olacağım, bir engel çıkmazsa, seni ben öldüreceğim) anlamında söylemek caizdir;
fakat (Ölüm zamanını ben belirlerim) anlamında söylemek caiz olmaz.
Dilerse yaratır dilemezse yaratmaz
Sual: Sevab veya günah olan bir işi bir insan isterse yapabilir,
istemezse yapmayabilir mi? Yani Allahü teala, o işi yapmamıza izin verir mi,
yapmamıza mani olur mu?
CEVAP
İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Allahü teâlâ kullarına irade vermiş, bu iradelerini, dilemelerini, işleri
yaratmasına sebep kılmıştır. Bir kul, bir şey yapmak isteyince, Allahü teâlâ da
dilerse, o işi yaratır. Kul dilemezse, Allahü teâlâ da dilemez ve o şeyi
yaratmaz. Görülüyor ki, insan kendi istekli işlerini, isterse yapar, istemezse,
yapmaz. (1/286)
Kul meyhaneye gitmek isterse, Allahü teala da bunu dilerse kul gider. Kul camiye
gitmek isterse, Allahü teala da, dilerse o kul camiye de gider. Kul meyhaneye
gitmek istemezse, Allahü teala da istemez ve kul oraya gitmez.