Sual: Halvet nedir?
CEVAP
Halvet, yabancı bir kadınla bir erkeğin bir odada, bir yerde yalnız
kalmaları demektir. Bu haramdır.
Sual: Yakınlarım fasık, kötü insanlar. Onlarla iyi geçinmem için günah
işlemem caiz olur mu? Mesela nikah düşen bayan akrabalarıma hoş geldin diyerek
kucaklaşıp öpüşmem caiz olur mu?
CEVAP
Zaruretsiz caiz olmaz. İmam-ı Rabbani hazretleri, (Eşin, dostların
gönüllerini yapmak için, kendini günaha sokmak ve ahiretin sonsuz azaplarına
atılmak, aklı olanın yapacağı iş değildir) buyuruyor.
Bir hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Bir kimse kötü insanların kızacakları şeyde Allahü teâlânın rızasını ararsa,
Allahü teâlâ onu, insanlardan geleceklerden korur. Bir kimse, Allahü teâlânın
kızacağı şeyde, insanların rızasını ararsa, Allahü teâlâ onun işini insanlara
bırakır.) [Tirmizi]
Sual: Yenge, baldız, amca ve dayı hanımları gibi akraba kadınlarla yalnız
bir odada bulunmak günah mıdır?
CEVAP
Bahsettiğiniz kadınlar namahremdir. Böyle kadınlarla halvet haramdır.
Halvet, yabancı bir kadınla bir erkeğin, bir yerde yalnız kalmasıdır. Kadın çok
olsa da halvete mani değildir. Erkeğin hanımı veya annesi, bacısı gibi mahrem
bir kadın bulunursa halvet olmaz.
Müslüman kadın, fasık kadınların yanında da saçı açık duramaz. Mürted amca ve
dayının yanında da açık duramaz. Mürted ana-babanın yanında, başı açık durmak
caiz ise de, ellerini öpmek caiz değildir.
Zaruret olmadıkça namahremle konuşmamalıdır. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Ey kadınlar, mahreminiz olan erkeklerle konuşunuz, namahremle konuşmayınız!)
[İ.Sa’id]
[Mahrem, kendisi ile evlenmek haram olan yakın akraba demektir.
Namahrem, kendisi ile evlenmek haram olmayan yabancı veya uzak akraba
demektir.]
Peygamber efendimiz, (Kadınlarla beraber olmaktan, onlarla yalnız kalmaktan
sakının) buyurunca, oradakiler, bir kadının, kayınbirader, enişte gibi
akrabalarla yalnız kalmasının hükmünü sorunca, Resulullah efendimiz,
(Kayınbirader daha tehlikelidir, ölüm gibidir) buyurdu. (Buhari)
Bunun sebebi, toplumda kayınbirader, enişte yabancı sayılmadığı için,
yengesinin, baldızının yanına teklifsiz girip çıkar. Bunlar yalnız kalınca
üçüncüleri şeytan olur. Sonra da, (Bayram değil, seyran değil, eniştem beni niye
öptü) derler. Bayram da olsa, yalnız bir yerde kalmak, zaruretsiz konuşmak,
tokalaşmak haramdır. Şeytan insanı kadınlarla aldatmaya çalışır. Zaruretsiz,
akraba da olsa, yabancı kadınlardan uzak durmalıdır! Hadis-i şeriflerde
buyuruldu ki:
(Bir erkekle bir kadın yalnız kalınca, aralarına şeytan girer. Yabancı bir
kadınla sıkışık durmak, üstü pis bir hınzırla sıkışık durmaktan daha kötüdür.)
[Taberani]
(Şeytanın, takva sahiplerini avlamakta, kadınlardan daha uygun bir tuzağı
yoktur.) [Deylemi]
(İblis, şeytanlara der ki: Et, kadın ve içki ile insanları aldatmaya çalışın! Bu
işte bunlardan daha etkilisi yoktur.) [Deylemi]
(Ümmetim için en korktuğum şey, kadın ve içki fitnesidir.) [İ. Süyuti]
(Bir fâcire [kötü] kadının fücuru [kötülüğü] bin erkeğin fücuru
gibi ve bir iyi kadının iyiliği, yetmiş sıddıkın iyiliği gibidir.) [Ebu
Nuaym]
(Gençlik, delilikten bir şubedir, kadınlar da şeytanın tuzağıdır.) [E.Nuaym]
(Kadın avrettir ve dışarı çıkınca şeytan onu gözetler.) [İbni Hibban]
(Bir genç kız ile genç bir erkek beraber idi. Onları şeytandan emin
görmedim.) [Tirmizi]
Sual: Eniştemle veya beyimin kardeşi ve hanımı ile veya damadım ile uzun
yola gitmemiz caiz midir?
CEVAP
Enişteniz, yani kız kardeşinizin kocası size yabancı olduğu gibi beyinizin
kardeşi de yabancıdır. Mahrem akraba olmadığı için bunlarla beraber uzun yola
gitmeniz caiz olmaz, haram olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allah’a ve ahiret gününe inanan bir kadının, yanında babası veya oğlu veya
kocası veya erkek kardeşi veya bir mahremi olmadan üç günlük ve daha fazla bir
yola, gitmesi helal olmaz.) [Buhari, Müslim]
(Kocası veya mahremi olmayan müslüman bir kadının hacca gitmesi helal olmaz.)
[Taberani]
Damadınız size mahrem olduğu için uzun yola gidebilirsiniz. Ancak bir zaruret
veya ihtiyaç olunca, mesela mahrem kimse bulamayıp sefere de çıkmak gerekince,
yanında mahrem erkekleri bulunan saliha hanımlarla beraber gitmek caiz olur.
Fasık akraba yerine, salih olan yabancılar tercih edilir. Salih kimse, insanın
düşmanı bile olsa, haram işlemekten korktuğu için malımıza, canımıza, ırzımıza
zarar vermez. Seferde olan bir hanım ise, yanında mahrem akrabası olmasa da,
beyinin ikamet ettiği yere gelebilir.
Sual: Baldızımı veya yengemi İstanbul’un bir semtinden öteki semtine
arabamla götürebilir miyim?
CEVAP
Yenge de baldız da yabancı kadındır. Zaruret olmadıkça da onları yalnız olarak
bir yere götürmenizi tavsiye etmeyiz.
Sual: Yanlarında yedi yaşında akıllı bir çocuk olursa yine de
halvet olur mu?
CEVAP
Evet yine halvet olur. Halvet olmaması için çocuğun büluğa ermiş olması
gerekir.
Sual: Yirmi yaşın üzerinde, akıl-baliğ olmayan, kadın-erkek
münasebetlerini bilmeyen, konuşamayan zararsız deli olan biri erkek, diğeri kız
olmak üzere iki çocuğum var. Kadın-erkek münasebetlerindeki durumları nedir?
Komşu kadınlar, oğlumun yanında başı açık oturabilirler mi? Bunlarla halvet olur
mu?
CEVAP
Kızınız, her ne kadar, kadın-erkek münasebetlerini bilmese de, netice
itibarıyla bir kadındır. Ona şehvetle bakmak, onunla halvet etmek haramdır. Açık
gezmesinin ona günahı olmaz ise de, bakanlara günah olacağı için, tesettüre
riayet ettirmeye çalışmalı! Yabancı kadınların oğlunuzla halvet etmeleri ve
yanında açık durmaları haramdır.
Sual: Henüz büluğa ermemiş, 11-12 yaşındaki bir kızın kapanması gerekir
mi? Böyle bir kız, eniştesi gibi bir namahrem akrabası ile sefere çıkabilir mi?
CEVAP
Evet kapanması gerekir. Sefere mahrem akrabası olmadan çıkamaz. 8-9
yaşındaki bir kız, gösterişli sayılır. Baliğ olmamış gösterişli kız da, kadın
gibidir. (Hadika)
Sual: İnançsız bir dayım var. Yanımda da 8 yaşında bir oğlum ve 10
yaşında da bir kızım var. Oğlumla beraber veya oğlum kızım ve dayımla birlikte
İstanbul’dan Trabzon’a gidebilir miyiz? Yahut kızımı dayımla gönderebilir miyim?
CEVAP
Kendiniz oğlunuzla veya dayınızla gidemediğiniz gibi, kızınız da dayınızla
gidemez.
Müslüman bir kadın, dinsiz veya emin olmayan mahremiyle ve baliğ olmamış çocuk
mahremiyle sefere çıkamaz. Baliğa olmamış, gösterişli kız da, kadın gibidir.
Yani mahremsiz sefere çıkamaz. (Hadika)
Sual: Hadım olan erkekle, felçli ve deli ile de halvet olur mu?
CEVAP
Evet, olur.
Sual: Asansörde halvet olur mu?
CEVAP
Asansörlerde genelde halvet olmaz.
Sual: 20 yaşında ihtilam olmayan dilsiz bir deli ile halvet olur mu?
CEVAP
Halvet olur.
Sual: Şehir otobüsünde ve caddedeki dükkanlarda halvet olur mu?
CEVAP
Olmaz.
Sual: Salih erkek birden fazla olunca halvet olur mu?
CEVAP
Halvet olmaz.
Sual: Muayenehanede başkaları yoksa, dışarıdan da görülmüyorsa halvet olur
mu?
CEVAP
Olur.
Sual: Hastanenin özel bir odasında yatarken, erkek doktor gelince halvet
olur mu?
CEVAP
Hastalık zaruri olduğu için hastaya günah olmaz.
Sual: Hastanede yanımdaki hasta şuursuzdur. Refakatçi olarak hanımı var.
Benimle halvet olur mu?
CEVAP
Hanımınızı getirmek veya tek odada kalmak mümkün olmazsa, zaruret olur, caiz
olur.
Sual: On yaşında bir oğlum var. Bu oğlum yanımda iken eniştemle bir odada
oturmamız halvet olur mu? Günah mıdır?
CEVAP
Evet günahtır. Çünkü bu yaştaki çocuk, halvete mani değildir.
Sual: Yabancı bir erkek ile yabancı bir kadın ahiret kardeşi olur mu?
Komşumuz bir kadın, yabancı bir erkek ile ahiret kardeşi olmuş. Beraber bir
odada kalıp, yiyip içiyorlar. "Namahremlik şartları aradan kalktığı için bize
günah olmaz" diyorlar. Bu hususun dinimizdeki yeri nedir?
CEVAP
Bir erkek, yabancı bir kadınla "Ahiret kardeşi" olup onunla yalnız kalamaz.
O kadın ona yine yabancıdır. Onunla evlenebilir. "Aradan namahremlik şartları
kalkar" demek, dinsizlerin, mülhidlerin, zındıkların uydurdukları şeylerdir.
Nikah olmadan hiç bir yabancı kadın, bir erkeğe helal olmaz. Beraber bir odada
bulunmaları haram olur.
Dinimizin hükümleri ortadadır. Haram belli, helal bellidir. Hiç kimse, haramı
helal, helalı haram yapamaz. Harama helal diyen kâfir olur. İslamiyet’te din
kardeşliği vardır. Din kardeşiyle de evlenebilir. Ahiret kardeşi olmak da, din
kardeşi olmak demektir. Bir kimse, ahiret kardeşiyle de evlenebilir. (Hadika)
Sual: Bir kızla birbirimizin kanını yaladık. Kan kardeşi olduğum bu kız
ile evlenmem uygun mudur? Kan vermekle de kan kardeşliği olur mu?
CEVAP
Kan yalamak, kan içmek haramdır. Eti yenen koyun, sığır gibi hayvanların da
kanlarını içmek haramdır. Birbirinin kanını yalamakla veya birbirine vermekle
kan kardeşi olunmaz. Yani birbirinin kanını yalayan veya birbirine kan veren
kimseler, birbiriyle evlenebilir.
Sual: Babam yengemin yanında kal diyor. Kalmazsan hakkımı helal etmem diyor.
Ne yapmalıyım?
CEVAP
Asla yenge ile oturulmaz. Babanın haksız bedduası da tutmaz.
Sual: Ana-baba ve mahrem dinsiz akrabayla, emr-i maruf gayesiyle görüşmek
caiz mi?
CEVAP
Bu niyetlerle caiz, bu niyet olmadan caiz olmaz.
Sual: Uygunsuz namahrem akrabalarımın ziyaretlerine gitmeyişim günah oluyor
mu?
CEVAP
Dinimizdeki şu ölçü iyi bilinmeli:
Günah işlenerek farz yapılmaz. Farz ile haram bir araya gelirse farz tehir
edilir. Mesela bayanların hacca gitmesi farz, fakat yanında mahrem akrabası
yoksa başka kadınlarla gitmesi haramdır. Kadın bu halde hacca bile gidemez.
Haram işlenecekse, akrabaların evine gitmezsiniz. Amca dayı gibi mahrem
akrabalarınıza telefon edersiniz, telefonla bayramlarını tebrik edersiniz.
Sual: Eşim, yabancı erkeklerle çok nazik konuşuyor. Ciddi konuş diyorum.
Benim kötü niyetim yok ki diyor. İyi niyetle nazik konuşmakta mahzur var mı?
CEVAP
Tam İlmihal’de diyor ki:
Allahü teâlâ, Kur'an-ı kerimde kadınların, kızların, yabancı erkeklerle yumuşak
sesle, nezaketle konuşmalarını, böylece kötü adamların kalblerine kötülük
getirmelerini yasaklamakta, buna sebep olmayacak şekilde söylemelerini
istemektedir. Kadınların, yabancı erkeklere süslenmelerini yasak etmektedir.
Bileziklerinin sesini duyurmamak için, yavaş, sessiz yürümelerini emretmektedir.
Yani günaha sebep olan her şey de günahtır. O halde günaha, harama sebep olan
şeylerden kaçmak gerekir
Sual: Şehvetsiz olarak bir kadınla iyi niyetle konuşmak, mesela din bilgisi
vermek caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir.
Sual: Benim çok sevdiğim hıristiyan bir yengem var. Hıristiyan
arkadaşlarım da var. Yengeme Müslümanlığı anlattık, daha Müslümanlığı seçmedi.
Diğer arkadaşlar da Müslümanlığı seçmezse onlarla ve yengemle mükemmel bir
şekilde devam ettirdiğim dostluğumu bozmam mı gerekecek?
CEVAP
Dost olmak ayrı, onlarla arkadaşlık etmek ayrıdır. Onların dinini sevmek
yanlıştır. Bir hıristiyan kızı sevip onunla evlenmek de caizdir. Kendisini
sevmek ayrı, dinini sevmek ayrıdır. Âyet-i kerimede kastedilen mana dinlerini
sevmektir. Normal arkadaşlık dinlerini de sevmeye sebep olabilir. Onun için
dikkatli olmak gerekir. Mesela onların bayramlarını falan tebrik etmek caiz
değildir.
Sual: İslamiyet’i öğrenmek isteyen bir bayana yabancı bir erkek nasıl
yardımcı olabilir?
CEVAP
Sadece kitap verebilir veya gönderebilir.
Sual: Müslüman kadının, kâfir kadınla tokalaşması caiz mi?
CEVAP
Zaruretsiz caiz olmaz. İhtiyaç olunca Hanbeli mezhebi taklit edilir.
Sual: Hadis-i şerifte, bir kadının evinden başka yerde başını açmasının
günah olduğu bildiriliyor. Namahremin yanında mı kastediliyor?
CEVAP
Evet.
Sual: Bir erkek, evleneceği kızı daha iyi tanımak için konuşması haram
mıdır?
CEVAP
Evlenmek için kız görmeye gidildiği zaman kıza bakmak ve konuşmak sünnettir,
günah değildir.
Sual: Kız görmeye gidince, babamın da bakması caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: İstenilecek kızın neresine bakmaya izin vardır?
CEVAP
Yalnız yüzüne bakılır.
Sual: Nikahtan önce sadece oğlanın kızı görmesi kâfi mi?
CEVAP
Birbirini görmek sünnettir.
Sual: Evlenecek kızı ikinci defa görmek caiz mi?
CEVAP
Üçüncüsü bile caizdir.
Sual: Bir kadın, şeyhinin elini öpebilir mi?
CEVAP
Peygamber efendimiz, yabancı kadınlara el öptürmemiştir. Kadınlar, kızlar
şeyh denilen kimselerin elini öpemezler. Böyle zamane şeyhlerinden uzak durmalı.
Sual: Üniversitede okuyoruz. Ben de, erkek arkadaşım da namaz kılıyoruz.
İkimiz de haramdan kaçıyoruz. İkimizin de kötü niyeti yok. Beraber aynı evde,
ayrı odalarda kalıyoruz. Bir arkadaş, erkekle kadının aynı odada kalması halvet
olur, haram olur dedi. Biz gündüz beraberiz ama gece ayrıyız. Gündüz aynı odada
kalmak gerçekten haram olur mu?
CEVAP
Bahsettiğiniz olay, dinimize aykırı olduğu gibi eşyanın tabiatına da
aykırıdır. Siz ne kadar namuslu olursanız olun, yabancı bir kadınla bir erkek
aynı odada halvet edemez, yalnız kalamaz. Yalnız kalmaları haramdır. Şeytan
bunları rahat bırakmaz. İki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Bir erkekle bir kadın yalnız kalınca, aralarına şeytan girer.)
[Taberani]
(Bir erkekle bir kadın halvet ederse, [yalnız kalırlarsa] üçüncüleri
şeytan olur.) [Tirmizi]
Kadınla erkek, iki zıt varlıktır. Ateşle barut gibidir. Ne kadar masum olurlarsa
olsunlar, barut ateşe yaklaşırsa yanar. Ateşle suya da benzer. Ateş suyun içine
girerse söner. Aç kurtla kınalı kuzuya da benzer. Ormanda taze otlar var diye
kuzuyu götürür. Sonra kuzunun canına okur. Ateistler, feministler, (aynı odada
kalsalar ne olur) diyebilirler, yani onlar için bu normaldir ama Müslüman bir
kızla Müslüman bir erkek için normal değildir, yani dinimize aykırıdır. Dinimize
aykırı bir husus için de niyetimiz iyi demek doğru değildir. Haram bir iş, iyi
niyetle de yapılsa haramlıktan çıkmaz. İçki içen, zina eden veya her türlü
haramı işleyen de, iyi niyetle yapıyorum diyebilir. Böyle iyi niyet insanı
kurtarmaz. Hadis-i şerifte, (Cehennem iyi niyetlilerle doludur)
buyuruluyor. Bir kimse, iyi niyetle işlediği harama alışır, sonra bunu dinin
emri zanneder. Hazret-i Ömer, (Dininizi doğru öğrenip, buna uygun yaşayın. Yoksa
yaşadığınızı din zannedersiniz) buyuruyor. İyi ve halis niyete bir örnek
verelim:
Odunların arasına ayağı sıkışan bir ayıyı adamın biri kurtarır. Ayı da, adam
uyurken, benim de ona bir iyiliğim dokunsun diye, yüzüne konan sinekleri
öldürmek ister. Kocaman taşı, adamın yüzündeki sineklere vurur. Evet, ayı iyi
niyetiyle sinekleri öldürmüşse de, adamın başını da ezmiş oldu. Görüldüğü gibi
tek başına iyi niyet insanı kurtarmıyor, ilim de şarttır. Ayının ilmi olsaydı,
sineğe vurduğu taşın adamı öldüreceğini bilirdi. Bir kadınla bir erkek halvet
edince, halvetin günahı ve zararı bilinirse, elbette halvetten, nikâhsız
görüşmekten uzak durulur.
Sual: Bir kadın, günah olur diye, erkek doktora gitmese, hastalığı
ilerleyip ölse, günaha girmiş olur mu?
CEVAP
Bu hususta kitaplarımızdaki bilgiler şöyledir:
İlaç kullanmayıp ölen, günaha girmez. Çünkü, ilacın faydası kesin değildir.
(Redd-ül-muhtar)
Yemeyip, içmeyip, açlıktan, susuzluktan ölen, günaha girer. Halbuki, ilaç
almayıp ölen, günaha girmez. Fakat, faydası kesin olan ilaçları kullanmak
farzdır. (S.Ebediyye)
Etkisi kesin olan sebeplere yapışmak lazımdır; bu sebeplere yapışmayıp zarar
görmek günah olur. (Hadika)
Kadın doktor bulunmazsa, hastalık tehlikeli veya çok ağrılı ise,
(Zaruretler haramları mubah kılar) hükmüne uyularak erkek jinekologa da
gidilebilir.
Sual: Yaşlı erkek ile yaşlı kadının, beraber yolculuğa çıkmaları caiz midir?
CEVAP
Yabancı kadınla bir yerde yalnız kalmaya (Halvet) denir ki, haramdır.
Fakat, ihtiyar kadının selamına cevap vermek, onunla müsafeha ve halvet caiz
olur. (S. Ebediyye)
Çok ihtiyar kadınla, ihtiyar erkek sefere çıkar ve yalnız kalabilirler.
(Eşbah)
Sual: Tesisat işi için veya tamir işleri için gidilen bir evde, evin
hanımı yalnızsa, halvet olur mu?
CEVAP
Evin hanımı başka odada durursa veya bahsedilen işleri yapmak için, iki kişi
gidilirse, halvet olmaz.