Amel defteri kapanmaz
Sual: Bazı kimseler, (Ölmüş olan birinin amel defteri kapandığına göre, onun
için dua etmenin, sadaka vermenin, kurban kesmenin, Fatiha okumanın veya dua
etmenin ne faydası vardır?) diyorlar. İnsan ölünce amel defteri kapanır mı?
CEVAP
Her gün dinin bir emrini tenkit ederek, sorgulayarak, Müslümanları
dinimizden soğutmaya çalışıyorlar. Bir kimse ölünce amel defteri kapanmaz. Yani
ona sevap gönderilmezse sevap alamaz. Gönderen olursa alır. Bir hadis-i şerifte
buyuruldu ki:
(Bir mümin vefat edince her ameli kesilir. Yalnız üç amelinin sevabı, amel
defterine yazılmaya devam eder. Bunlar, sadaka-i cariyelerinin, faydalı
kitaplarının ve salih çocuklarının kendisi için ettikleri dua ve istiğfarların
sevaplarıdır.) [Ebuşşeyh]
Bu hadis-i şerif amel defterinin kapanmadığını gösteriyor. Burada bildirilen üç
amel nedir?
Sadaka-i cariye, devam eden hayır hasenat demektir. Cami, çeşme yol
yapmak, ağaç dikmek, mektep yapmak, su kanalları yapmak gibi, insanlara faydası
dokunan bütün işlerdir. Bunlar ise sayılmayacak kadar çoktur.
Faydalı eser bırakmak, dinimize dünyamıza faydalı olan her eser buna
dahildir. Fıkıh kitabı, tefsir kitabı, ilmihal kitabı, tıp kitabı, fizik, kimya
kitabı faydalı kitaplardandır. Kasetler, CD’ler, filmler faydalı olmak şartı ile
hepsi sadaka-i cariye hükmündedir. Faydalı bir radyo, faydalı televizyon,
faydalı gazete, faydalı dergi, faydalı bir internet sitesi gibi her çeşit yayın,
sadaka-i cariyeye dahildir.
Salih çocukların duası ve istiğfarları, birer sadaka-i cariyedir. Yani ana
babanın defterine hep sevap yazılmasına sebep olurlar. Çocuklar, ölmüş ana
babaları için, kurban keserse, Fatiha okursa, sadaka verirse, yemek yedirirse,
yahut dua ederse ana babasının günahları affolur, amel defterlerine sevap
yazılır. Mesela İbrahim aleyhisselam (Ey Rabbimiz, [Kıyamette] hesaba
çekildiği gün, beni, ana-babamı ve bütün müminleri mağfiret et) diye dua
etmiştir. (İbrahim 41)
Bu âyet-i kerimede bir müminin duası ile diğer müminlerin günahları affediliyor
ki, böyle dua edilmesi emredilmiştir. Duanın fazileti hakkındaki hadis-i
şeriflerden birkaçı şöyledir:
(Dua, ibadettir.) [Tirmizi, Nesai]
(Ölmüş ana-baban için dua ve istiğfar et!) [İbni Mace]
(Dirilerin de ölülere hediyesi, onlar için dua ve istiğfar etmektir.)
[Deylemi]
(Defnedilen kardeşiniz, şimdi sorguya çekiliyor, ona dua edin!) [Ebu
Davud]
(Cenaze namazında, üç saf cemaat bulunan mümin, Cennete girer.) [Tirmizi]
(Kırk müslüman, bir müminin cenazesinde bulunup onun affı için dua ederlerse,
duaları kabul olur.) [Müslim]
Ölü için dua edilir, Kur'an-ı kerim okunur, sadaka verilir. Sadece onlar için
namaz kılınmaz ve oruç tutulmaz; fakat bunların sevapları bağışlanır. Tahtavi
haşiyesinde buyuruluyor ki:
(Bir kimsenin, kaza edemediği namazlarının iskatının yapılması için bütün
âlimlerin sözbirliği vardır. Namazın iskatı olmaz demek çok yanlıştır. Çünkü bu
hususta mezheplerin icmaı vardır. [Nesai’deki] hadis-i şerifte (Bir kimse,
başkası yerine oruç tutamaz ve namaz kılamaz. Ama onun orucu ve namazı için
fakir doyurur) buyuruldu.) [s.356]
Nimet-i İslam’daki bu hadis-i şerif, Dürer’de de mevcuttur.
Oruç, namaz, sadaka ve diğer ibadetlerin sevabını başkalarına bağışlamak
caizdir. (Hidaye)
Tatarhaniyye fetva kitabında (Sadaka veren kimse, sevabının bütün müminlere
verilmesi için niyet ederse, kendi sevabından hiç azalmadan, bütün müminlere de
sevabı erişir. Ehl-i sünnet mezhebi böyledir) buyuruldu. (Redd-ül-muhtar)
Ölüye sevap günah yazılması
Ölenin ameli kesilir. Ama iyi veya kötü çığır açanların ve sadaka-i cariye
bırakanların ameli kesilmez. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Dinimizde iyi bir çığır açana, bunun sevabı ile bununla amel edenlerin
sevabı verilir, o çığırda [o yolda] gidenlerin sevabından da hiçbir şey
eksilmez. Dinimizde kötü bir çığır açana da, bunun günahı ile, bununla amel
edenlerin günahı verilir, o kötü yolda gidenlerin günahından da hiçbir şey
eksilmez.) [Müslim]
(İyi işe vesile olan, hayatında da, öldükten sonra da o işi yapanlar kadar sevap
kazanır. Kötü işe ön ayak olana da, bu iş terk edilinceye kadar, bunun günahı
yazılır.) [Taberani]
(Mümin öldükten sonra, yedi amelinin sevabı kabrinde de defterine yazılır.
Bunlar: İlim öğretmek, çeşme yapmak, su kuyusu kazmak, meyve ağacı dikmek, cami
yaptırmak, Mushaf bırakmak, Ölümden sonra kendine istiğfar edecek salih evlat
bırakmak.) [Ebu Davud]
(Anası babası vefat ettikten sonra onlar namına hac edene Cehennemden azatlık
yazılır ve onların ecrinden bir noksanlık olmadan tam bir hac sevabı verilir.)
[Beyheki]
Kur’an-ı kerimde de bu husus bildirilmiştir: İnsanları saptıranlar, kendi
günahlarını yüklendikleri gibi saptırdıkları kimselerin günahlarından bir
kısmını da yüklenirler. (Nahl 25)
Yukarıdaki ifadelerden anlaşıldığı gibi, ölenlerin ameli kesildiği halde,
sağlığında iyi veya kötü bir eser bırakanların amelleri kesilmiyor. Salih evlat
bırakanların da kesilmiyor. Salih evlat ana babasına dua eder, onlar için sadaka
verir, kurban keser. Bu sevaplar ölen kişinin amel defterine yazılır. Hiç
kimsesi olmayan günahkâr ölülerin halleri zordur. Bir hadis-i şerifte buyuruldu
ki:
(Ölünün mezardaki hali, imdat diye bağıran, denize düşmüş kimseye benzer.
Boğulurken, kendisini kurtaracak birini beklediği gibi, ölü de, ana babasından,
kardeşinden, arkadaşından gelecek bir duayı gözler. Ona bir dua gelince, dünyaya
ve dünyada olanların hepsine kavuşmaktan daha çok sevinir. Allahü teâlâ,
yaşayanların duaları sebebi ile, ölülere dağlar gibi çok rahmet verir.
Dirilerin, ölülere hediyesi, onlar için dua ve istiğfar etmektir.) [Deylemi]
Bu durumları iyi bilen Mazher-i Cân-ı Cânân hazretleri, bir kabrin yanına
oturmuştu. (Bu mezarda Cehennem ateşi var. Hadis-i şerifte (Kendisi için veya
başka müslüman için 70 bin kelime-i tevhid okuyanın günahları affolur)
buyuruluyor. Ruhuna (Hatm-i tehlil) sevabı bağışlayacağım. İnşallah affolur)
buyurdu. Hatm-i tehlilin sevabını bağışladıktan sonra, (Elhamdülillah bu
günahkâr kadın, Kelime-i tehlil sayesinde azaptan kurtuldu) buyurdu.
(Makamat-ı Mazheriyye)
Hiç kimse, işlediği kötülüğün günahını başkasına veremez. Fakat mümin
ibadetlerinin sevabını ölü diri herkese hediye edebilir. Kendi sevabından da hiç
eksilme olmaz. (Hidaye)
Müslüman ölüler için dua etmek, Kur’an okumak çok faydalıdır. Bir hadis-i
şerifte, (Ölülerinize [Müslüman ölülere] Yasin okuyun) buyuruldu.
(İ.Ahmed)
Enes bin Malik hazretleri bildirir: Bir cenaze kötülenince Resul-i ekrem, (O
cezayı hak etti) buyurdu. Başka bir cenazeyi de övdüler, (Ona da iyilik
vacip oldu. Bunu övdünüz Cenneti, ötekini kötülendiniz Cehennemi hak etti.
Sizler yeryüzünde Allah’ın şahitlerisiniz) buyurdu. (Buhari) [Sizler
demek, salihlerdir. Fasıklar, gayri Müslimler Allah’ın şahitleri
değildir. Onların sözleri ile bir kimse Cenneti veya Cehennemi hak etmez.
Salihlerin şahitliği Allah indinde makbuldür.
Bu da, ümmet-i Muhammedin üstünlüğünü gösterir. Bir âyet meali:
(Siz en hayırlı ümmetsiniz.) [Al-i İmran 110]
Sual: Bir kimse, farz veya nafile bir ibadetini ölü, diri başkasına
bağışlayabilir mi? Veya ona ücretle ibadet yapabilir mi?
CEVAP
Farz olsun, nafile olsun, herhangi bir ibadeti yaparken veya yaptıktan
sonra, sevabı, ölü, diri herkese hediye edilebilir. Namaz, oruç, hac, umre,
sadaka, Kur’an-ı kerim okumak, evliyanın kabrini ziyaret, kurban, zikir gibi
ibadetlerin sevapları başkasına hediye edilebilir.
Hediye edenin kendi sevabından hiç azalmadan, bütün müminlere de sevabı erişir.
Yani sevap, hediye edilen kimselere, taksim edilmeden, herbirine bütünü kadar
erişir. [Günümüzde e-mail gönderme işi buna benziyor. Aynı e-maili binlerce
kişiye gönderebiliriz, hepsine aynısı ulaşır, aslı yine kalır.]
İbni Ömer hazretleri, Peygamber efendimiz için umre yapmış, İbn-is Serrâc,
Resulullah efendimiz için on bin hatim okumuş, mübarek ruhu için kurban
kesmişti.
Ücret ile ibadet yaptırmak veya ibadetin sevabını başkasına satmak bâtıldır.
İbadeti yapmadan pazarlık edilirse, ücret olur. Yaptıktan sonra pazarlık
edilirse, ibadeti satmak olur.
Sual: Köyümüze küçük bir çeşme yaptırmıştım. Şimdi onu yıkıp büyük bir çeşme
yapacaklarmış. Çeşme yıkılınca benim sevabım kesilir mi?
CEVAP
Hayır, sizin sevabınız da devam eder.
Sual: Eski cami yerine yenisi yapılsa eskisinin sevabı kesilir mi?
CEVAP
Kesilmez. Eskisinin sevabı da devam eder.