Sual: Dinimizde avcılığın yeri nedir?
CEVAP
Allahü teâlâ, insanlar için çeşitli hayvanlar yaratmıştır. Bıldırcın, tavşan,
balık gibi hayvanların etinden; sansar, porsuk, tilki gibi hayvanların postundan;
geyiklerin derisinden; tıpta ve ıtriyatta kullanılmak üzere misk ceylanlarının
miskinden; deniz hayvanlarının incisinden, mercanından; filin dişinden istifade
etmek için avlamak; kurt, domuz, yılan, fare gibi hayvanları da zararlarını
önlemek için, işkence etmeden, mesela yakmadan, suda boğmadan öldürmek caizdir.
Avcılık yaparken başkalarının mahsullerine zarar vermemelidir. Maalesef, (Zevk
için balık tutmayı ve avcılık yapmayı, ince ruhlu müslümanlara hiç yakıştırmam.
Kendilerine daha normal ve meşru eğlenceler bulsunlar) diyen yazarlar türemiştir.
Ticaret için olmasa da, sırf balık yiyebilmek için balık tutmak haram veya
mekruh değildir. Caizdir. Hatta balık yemeye hiç ihtiyacı olmasa bile, sırf
üzerindeki stresi atmak için balık avlayıp, tuttuğu balıkları muhtaçlara vermek
de caizdir.
Cenab-ı Hak, Kur’an-ı kerimde balık avlamayı helal kılmış, (Deniz avı yapmak
ve onu yemek helal kılındı) buyurmuştur. f(Maide 96)
Allahü teâlânın helal kıldığı avcılığı gayri meşru iş gibi göstermek
yanlıştır.
Vahşi hayvanları avlamak, mubah bir kazanç yoluysa da, ticaret, ziraat, sanat
gibi diğer kazanç yolları bundan daha efdaldir. Sırf eğlence için avcılık hoş
değildir. Kalbe sıkıntı verir, hayvanlara karşı şefkat duygularını köreltir,
merhamet duygusunu azaltır.
Fakat avcılığa, hayvan kesmeye haram veya gayri meşru iş demek caiz değildir.
Kasap da hayvanları kesmektedir. Kasabın yaptığı işe vicdansızlık denir mi?
Avlanırken, hayvan öldürürken, hayvanlara işkence edilmiyorsa, dinimizin
bildirdiği hudutlara riayet ediliyorsa mesele yok demektir.
Avcılık; tüfekle, tuzak kurmakla yapıldığı gibi, talim görmüş köpek, tazı, şahin,
atmaca, doğan gibi hayvanlarla da yapılır. Talim görmemiş hayvanlarla avcılık
yapılmaz.
Yani hayvanın, avı kendisi için değil, sahibi için avlaması lazımdır. Bir
hayvanın talim görmüş olduğu, peş peşe üç defa tuttuğu avı yemeden sahibine
getirmesinden anlaşılır. Atmaca, şahin gibi tırnaklı kuşlarınsa, bırakıldıktan
sonra, çağrıldığı vakit uçup gelmelerinden anlaşılır. Bir köpek avladığı hayvanı
yese veya bir atmaca çağırıldığı halde gelmese, böyle hayvanların avladığı
hayvan yenmez.
Avın yenebilmesi için şunlara riayet lazımdır:
1- Av; keklik, tavşan gibi eti yenen hayvan olmalıdır.
2- Avcı, Müslüman veya ehl-i kitap olmalı, ava silah atarken veya talim
görmüş hayvanı ava gönderirken Besmele çekmelidir! Besmele unutulursa mahzuru
olmaz. Kasten terk edilirse avın eti yenmez. Kitapsız kâfirlerin, mürtetlerin
kestiği, avladığı hayvanı yemekse haramdır.
3- Av, aldığı yaradan ölmelidir. Ölmeden ele geçirilirse besmeleyle
kesilmesi lazım olur.
4- Avcı, hemen koşup gitmeli, yara alan av hayvanını hemen boğazlamalıdır!
Gidene kadar ölürse mahzuru olmaz, yani eti yenir. Av, gözden kaybolduktan sonra
başka uzak bir yerde ölü olarak bulunursa eti yenmez. Çünkü başka bir sebeple
ölmüş olabilir. Mesela yüksekten düşerek veya bir ağaca çarpıp ölebilir. İlk
aldığı yara derinse, kan akmışsa yenir.
5- Yara alan bir avı, başka birisine ait talim görmüş bir hayvan tutup
öldürürse yenmez. Kendi hayvanı öldürmüş olmalıdır.
6- Talim görmüş bir köpek, tuttuğu avın etinden yerse, o avı yemek caiz
olmaz. Fakat şahin gibi bir kuş yakaladığı avın etinden yerse mahzuru olmaz.
Çağırılınca gelen avcı kuşun tuttuğu av yenir. Avını köpek dişiyle veya
pençesiyle yakalayan hayvanın eti yenmez.
7- Av tutanın olur. Bir kimse, bir avı vurup düşürdükten sonra, av kalkıp
kaçarken, başkası yakalarsa, av yakalayanın olur.
8- Kara ve su kaplumbağasıyla istiridye ve midye gibi deniz haşaratı
yenmez.
9- Balık suretinde olmayan deniz hayvanları yenmez. Su içinde
kendiliğinden ölüp, karnı üst tarafta bulunan balık yenmez. Ağla, saçmayla,
ilaçla, sarsıntıyla, buz arasında sıkışarak ölen balık yenir.
10- Besmelesiz tutulan veya kâfirlerin, avladığı balıkları yemek
helaldir. Fakat avladıkları diğer hayvanları yemekse haramdır. Hanefi
mezhebinde, domuzdan başka her hayvan ölünce kılı, kemiği, siniri ve dişi temiz
olur. Leşin derisi, necis olmayan maddeyle dabağlanınca temiz olur. Necis
maddeyle dabağlanınca, üç kere yıkayıp sıktıktan sonra temiz olur. Domuz ve
yılan derisi hiçbir zaman temiz olmaz. Bunlarla yapılan cüzdan, kemer, çanta,
elbiseyle namaz kılmamalıdır! Domuz ve yılan hariç, eti yenmeyen hayvan, dine
uygun kesilince veya avlanınca yalnız derisi temiz olur. Böyle öldürülmüş bir
hayvanın postu üzerinde namaz kılmak caiz olur.
Sual: Eti yenen ve yenmeyen vahşi hayvanları herhangi bir maksatla
öldürmek günah mıdır? Mesela sansarı postu için, ceylanı eti için avlamak caiz
midir?
CEVAP
Hiçbir hayvana eziyet, işkence etmek, suda boğarak veya ateşte yakarak
öldürmek caiz değildir. Hayvana işkence etmek, gayri müslim vatandaşa işkence
etmekten daha büyük günahtır. Gayri müslim vatandaşa eziyet etmek de Müslümana
eziyet etmekten daha büyük günahtır. (Dürr-ül muhtar)
Maksatsız olarak bir hayvanı öldürmek caiz değildir. Ahirette, (Onu niçin
öldürdün?) diye sorguya çekilecektir. Hayvanları birbiriyle dövüştürmek de caiz
değildir. Hayvanların hakkına riayet etmeli, onlara acımalıdır. Hadis-i şerifte,
(Merhamet et ki, merhamet olunasın!) buyuruldu. (Şir’a)
Zararlı hayvanları öldürmek caiz olduğu gibi, sansar, porsuk gibi hayvanları
derisi ve kürkü için, geyik, ceylan gibi hayvanları eti için öldürmek de
caizdir. Domuz hariç, eti yenmeyen çeşitli hayvanları para karşılığı
gayrimüslimlere ihraç etmek de caizdir. (Şerh-i Nikaye)
Zararsız hayvanları öldürmek caiz değildir. Zararlıları da eziyetsiz
öldürmek caizdir. (Berika)
Sual: Av hayvanını, mesela tavşanı uyurken değil de, uyandırıp kaçarken
vurmalı deniyor. Uyurken vurmak caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir.