Başlık![]() |
Yazı |
---|---|
Zührevî Hastalıklar |
Başka yollarla da bulaşabilen, fakat daha ziyâde cinsî temasla bulaşan hastalıklar grubu. Zührevî hastalıklar şu şekilde sıralanabilir: 1. Sifiliz: Bkz. Frengi. 2. Gonore: Bkz. Belsoğukluğu. |
Zührî |
Tâbiîn devrinin meşhûr âlim ve velîlerinden. İsmi Muhammed, babasınınki Müslim’dir. Künyesi, Ebû Bekir’dir. Bâzan Zührî, bâzan da büyük dedesine nisbetle İbn-i Şihâb-üz-Zührî diye söylenir.... |
Zuhruf Sûresi |
Kur'ân-ı kerîmin kırk üçüncü sûresi. |
Zül-Celâli Ve'l-İkrâm |
Esmâ-i hüsnâdan (Allahü teâlânın güzel isimlerinden). Kemâl mertebesinde (noksansız, kusursuz) şeref, kerem (ikrâm, ihsân, iyilik) celâl (büyüklük ve şeref) sâhibi olan, kereminden yarattıklarına ihsân eden. |
Zülal |
Saf, berrak. |
Zülcenâhayn |
"İki kanatlı" mânâsına hem ilim hem de mârifette (tasavvufta) yüksek dereceye ulaşmış olan âlimlere verilen lakab (isim). |
Züleyha |
Hızlı yürüyen, yolda emsalini geçen. |
Zülfibar |
Dağılmış, yayılmış saç. |
Zülfiyar |
Sevgilinin saçı. |
Zülkarneyn |
Veli veya peygamberdir. |
Zülkarneyn Aleyhisselam |
Peygamber veyâ velî. Kur’ân-ı kerîmde kıssası, doğuya ve batıya seferleri zikr edilmiştir. Asıl ismi İskender’dir. Doğuya ve batıya gittiği için İskender-i Zülkarneyn diye anılmıştır. Nûh aleyhisselamın oğlu Yâfes’in soyundandır... |
Zülkarneyn Aleyhisselâm |
Peygamber veya velî. Kur'ân-ı kerîmde kıssası, doğuya ve batıya düzenlediği seferleri zikr edilmiştir. Asıl ismi, İskender olup, doğuya ve batıya gittiği için İskender-i Zülkarneyn nâmıyla anılmıştır. Yemen'de yaşayan Münzir İskender ile, Aristo'nun talebesi olan... |
Zülkifl |
İsrâiloğullarına gönderilen peygamberlerden. Asıl ismi Bişr'dir. Elyesâ aleyhisselâmdan sonra; kızmadan, sabır göstererek Allahü teâlânın emir ve yasaklarını bildirmeyi üzerine aldığı, kefil olduğu için kefâlet sâhibi mânâsına Zülkifl... |
Zülkifl Aleyhisselam |
İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden. Peygamberliği kesin olarak belli olmayıp, âlimlerin ekserisi peygamber olduğunu söylemişlerdir. Asıl ismi Bişr olup, lakâbı Zülkifl’dir. Elyesa aleyhisselamdan sonra, kızmadan sabır göstererek dînin emirlerini ve... |
Zülkifl Aleyhisselâm |
İsrâiloğullarına gönderilen peygamberlerden. Asıl ismi Bişr'dir. Elyesâ aleyhisselâmdan sonra; kızmadan, sabır göstererek Allahü teâlânın emir ve yasaklarını bildirmeyi üzerine aldığı, kefil olduğu için kefâlet sâhibi mânâsına Z... |
Zulm (Zulüm) |
Adâletsizlik, adâletin sınırını aşmak, başkasının hakkına tecâvüz etmek. Bir şeyi kendi yerinden başka bir yere koymak, haksızlık. |
Zulmet |
Karanlık, kalbin kararması. |
Zulmeti temizlemenin yolu |
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: |
Zulmün zararları |
Nimet hakkını tanımayan, emniyet içinde olmanın ve rahatça yaşamanın kadrini bilmeyen, haddini aşanları cezalandırmak gerekir. Nimetin kadrini bilmek gerekir. Allahü teâlânın rızası ise, ihsan ile, adalet ile elde edilir. Halkın iyilik için yaptı... |
Zümer Sûresi |
Kur'ân-ı kerîmin otuz dokuzuncu sûresi. |
Zümrüt |
Yeşil renkte, cam parlaklığında bir süs taşı. |
Zünnâr |
Papazların bellerine bağladıkları ipten veya kıldan örme kaba sert ve uçları öne sarkık kuşak. |
Zünnûn-i Mısrî |
Mısır’da yetişen büyük velîlerden. İsmi Sevbân bin İbrâhim, künyesi Ebü’l-Feyz, lakabı Zünnûn, nisbesi el-Mısrî’dir. Güney Mısır’ın Sudan’a yakın sınır bölgesinde yaşayan Nûbe kabîlesindendir. Bu sebeple... |
Zürriyyet |
Soy, nesil. |
Züyûf |
Altın ve gümüş oranı yarıdan az olan paralar. |