Başlık | Yazı |
---|---|
Çete destanı |
Vatanıma kastetmiş, çete denilen cani, |
Çeteci |
Kurduğu örgüt ile, kanımızı emiyor, |
Cevâd |
Çok cömert. Allahü teâlânın isimlerinden. |
Cevâd |
Cömert. |
Cevâmi-ül-Kelîm |
Az kelime (söz) ile çok şey anlatma özelliği. |
Cevap uzun olduğunda doğru gizli kalır |
* Bütün afetlerin başı, doyuncaya kadar yemektir. |
Cevat |
Çok cömert, eli açık, çok ihsan eden. |
Cevâz |
Câiz olma. (Bkz. Câiz) |
Cevdet |
Güzel, kusursuz, cömert, olgun. |
Cevher |
1) Mâhiyet, asıl, öz. Varlıkta kalabilmesi için başka bir mahlûka muhtâc olmayan, kendi kendine varlıkta kalabilen. 2) Kıymetli, işlenebilir mâden. Mecâz olarak... |
Cevher |
Yaradılıştan kıymetli. |
Cevher pula satılmaz |
Kardeşim bu gururun, daha nice sürecek |
Cevhere |
Yaradılıştan kıymetli. |
Cevhere Berâsiyye |
Evliyâ hanımlardan. İsmi Cevhere'dir. Bağdât'ta yaşadı. Doğum ve vefât târihleri kesin olarak bilinmemektedir. Cevhere Hanım, sâlih bir zât olan Ebû Abdullah el-Berâsî ile evlendi. Daha önceleri câriye idi. Âzâd edilince yuva... |
Cevheri |
Cevher sahibi. |
Cevr |
Zulüm, haksızlık; adâletin zıddı. |
Cevri |
İnciten, sitem eden. |
Cevriye |
İnciten, sitem eden. |
Ceyda |
Yararlı, herkese iyilik yapan. |
Ceylan |
İnce biçimli, güzel gözlü bir geyik cinsi. |
Ceyyid |
Başka mâdenle karışım hâlinde basılmış altın ve gümüş paralardan, karışımında altın ve gümüş miktârı fazla olanlar. |
Cezâ |
İyi veya kötü karşılık. |
Cezbe |
Çekme, çekilme. Allahü teâlânın sevdiği bir kulu kendisine çekmesi, yüksek derecelere kavuşturması. Bu da nefsi terbiye ederek, Allahü teâlâyı çok anmakla olur. Rahmân'ın cezbelerinden bir cezbe bütün insanların ve cinn... |
Cezîrî |
Evliyânın büyüklerinden. İsmi Abdülkâdir bin Muhammed bin Abdülkâdir bin Muhammed bin Yahyâ bin Muhammed bin Nasr'dır. Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin torunlarından olup, soyu Peygamber efendimize ulaşır, seyyiddir. 1475 (H.880)... |
Cezmi |
Azimli, kararlı. |
Cezûlî |
Fas'ta yetişen velîlerden ve hadîs âlimi. İsmi Muhammed, babasının ki ise Süleymândır. Künyesi Ebû Abdullah olup, Cezûlî nisbesiyle meşhur oldu. Şerîflerdendir. Doğum târihi bilinmemektedir. Fas'ın Sus şehrinde doğdu. 1465 (H.870) senesinde... |
Check-up |
Kişinin hiçbir rahatsızlıktan yakınmadığı halde yada küçük belirtilerden yola çıkılarak yapılan sağlık kontrolüne verilen isimdir.
|
Chron Hastalığı |
(Bkz. Kolit) |
Cibrîl |
Peygamberlere vahy getirmekle vazîfeli melek Cebrâil de denir. (Bkz. Cebrâil) |
Cidâl |
Kavga, çekişme, münâkaşa. |
Çifte standart ve müdara |
Sual: Bir kimse, babasından veya oğlundan dolayı kötülenebilir mi?
Çifte standart ve müdara aynı manaya mı gelir? |
Çiğ et ve çiğ sebze yemek |
Sual: Mubah olan şey için delil aranmaz, haram olan şey için delil
aranır diyorsunuz. Bir de Tam İlmihal’de dini konularda her meselenin cevabı var
diyorsunuz. Çiğ et ve çiğ sebze yemek haram diye yazmıyor. Bunları yemek helal
mi? |
Cihâd |
İnsanların, İslâmiyeti işitmeleri, müslüman olmakla şereflenmeleri veya müslümanların dînine, vatanına ve nâmusuna saldıran düşmanı defetmek için yapılan muhârebe yâhut mal, can, söz, neşriyat ve diğer vâsıtalarla İslâmiyeti... |
Cihad |
Din uğrunda düşmanla ve nefsi ile savaşan. |
Cihad ve fitne |
Sual: Yabancı bir yazar, (Hükümet, zulüm, haksızlık yaparsa,
müslümanlar isyan etmelidir) diyor. Bu söz doğru mudur? |
Cihâd-ı Ekber |
Büyük cihâd. Nefsin, insan tabiatının, bedeninin kötü isteklerini yerine getirmemek için yapılan mücâdele. |