Kardeşim bu gururun, daha nice sürecek
Bu bitmeyen gafletin nereye dek gidecek?
Ömür geçti bir anı, satın almak istesek
Alamayız elbette tonlarca altın versek
Ömür sermayesini çöplüğe atıyoruz
En kıymetli cevheri, bir pula satıyoruz
Nasıl hoş karşılanır, bu kadar gaflete dalmak
Ahmaklık olur baki ile fâniyi almak
Kendimize niye düşmanlık ediyoruz
Hak yolu bırakıp, batıla gidiyoruz?
Bu ettiklerimizi, bize yapsa bir düşman
Merhamete gelirdi, olurdu elbet pişman
Dünyaya sarılarak, ömrü hiçe satarız
Onu dertlere sokup, felakete atarız
Kul hakkını yüklenir, haram lokmalar yeriz
Nasihat edene de, sen kendine bak deriz
Böyle bin yıl yaşasak, değişen bir şey olmaz
Kabı ters çevirirsek içine hiç su dolmaz
Kalb huzuru olmadan kıldığımız her namaz
Sevap ummak bir yana, cezadan da korumaz
Hem iyyâkena’büdü deriz, gayra döneriz
Bir zaruret yok iken, ne bahane ederiz.
Bizden bir şey isteyen, dönse başka bir yöne
Bildirmesek de ona, nasıl kızarız yine
Gönlümüz başka yerde, böyle kılarız namaz
Acep sanıyor muyuz bunu kimse kınamaz?
Huzurdayken nasıl da düşüyoruz gaflete
Seyirci kalmamalı yapılan cinayete
İbadetteki günah elbette gayet çoktur
Öteki günahları saymaya gerek yoktur
Rahat günah işleriz, Allah affeder deriz
Tevbe etmeden nasıl affı ümit ederiz
Allah rızk verendir, günahı da affeden
Öyleyse ikisini bir tutmuyoruz neden
Bir gün rızk bekledik mi hiç çalışmadan
Kaç günümüz geçti günaha bulaşmadan
Yüce Rabbimiz rızkı garanti etti bize
Demedi oturun, Cenneti verdim size.
Garanti edilenin ardından gidiyoruz
Garanti olmayanı, hep ihmal ediyoruz
İsteme zararını, düşün artık yararını
Bir gün öleceksin, çabuk ver kararını
Neleri yapacaksan söylüyorum özetle
Haramlardan sakınıp, Hak emrini gözetle