Allahü teâlâ bir kuluna iyilik yapmak isterse onu bu büyüklerle tanıştırır ki,
bu devlet-i uzmadır. Yani en büyük nimettir. Onların zerreleri, kâinattan
kıymetlidir. Bu olmazsa, onların sadık bendeleriyle karşılaştırır. Bu da büyük
nimettir.
İmanı, itikadı düzgün olan ve Allah’ın sevgili kullarını tanıyan
arkadaşlarımızın en ednası yani en aşağısı, diğerlerinin en âlâsından daha
âlâdır; çünkü doğru imandan ve bu büyükleri tanımaktan kıymetli üstünlük yoktur.
Büyükleri, mesela İmam-ı Rabbani hazretlerini çok sevdiğini söyleyen, o mübarek
zatı görmedi. Akrabası filan da değil. Öyleyse, o mübarek zatı, kaşının gözünün
hatırına sevmiyor demektir. Böyle olsaydı kıymeti olmazdı. O, onları
hizmetlerinden dolayı seviyor. Öyleyse bu sevgisi, aynı zamanda kendi kıymetini
gösterir.
Ahir zamanda, kendinizi ve arkadaşlarınızı korumak için, müdarayı tercih etmeli,
fitneden çok sakınmalıdır.
İhlâsla kelime-i şehadet söyleyen ve küfre sebep olan söz veya işte bulunmayan
herkesin, Müslüman olduğuna şehadet ederiz.
Bir insan mevki ve mal sahibiyken hissettiklerini, zillete düştüğü zaman da
hissediyorsa, o insan ihlâslıdır.
Disiplinli bir bölük, disiplinsiz bir ordudan daha iyidir. Bir topluluk,
namazını kılar, emirine de itaat ederse, zafere kavuşur.
Sıhhati korumak Müslümanların üzerine vecibedir, ibadetleri yapmak ancak bununla
mümkün olur. Sıhhat için paraya acınmaz. Özellikle yaşlıların, üşütmekten ve
düşmekten çok sakınması gerekir. Her gün evin havalandırılmasına da önem vermeli.
Sıhhat için önemlidir.
Büyükler, zaman zaman sıkıntı ve hastalık vaki olduğunda, Peygamber efendimizin
yaptığı gibi yapar; Kul e’uzüleri okur, ellerine üfler ve yüzlerine, ağrıyan
yere sürerlerdi.
Âhir zamanda, iman zaafa uğradıkça, Allah korkusu, ahiret korkusu azaldıkça,
insanlar kötü yollara düşerler. Sihir, büyü yaparlar. Kitaplarda bundan
korunmanın çareleri yazılıdır. İkisi en iyisidir:
1- Âyât-ı hırz, bir hafta sabah akşam okunursa hiçbir şey kalmaz.
2- Silsile-i aliyye büyüklerinin isimlerini ezberleyip müsait zamanlarda
okunursa, bu büyüklerin yüzü suyu hürmetine cenab-ı Hak muhafaza eder. Hepsi
sarayın kapıları gibi, muradına kavuşmak, sıkıntıdan kurtulmak isteyen bunlara
sarılsın.