* Müslüman yol levhası gibidir. Sizi arzu ettiğiniz yere götürür. Yol levhası
olmak çok kıymetlidir. Çünkü Cehenneme götüren yol levhaları da çok var.
Levhanın maddi değeri yoktur. Ama gösterdiği istikamet çok mühimdir.
* Allahü teâlâ bir kuluna hayır murat ederse, onun kalbine sevdiği kullarının
sevgisini verir. Bir insanın ehli saadet mi ehli felaket mi olduğu buradan da
anlaşılır. En sevdiği kul, Peygamber efendimizdir. Ehl-i sünnet âlimlerimiz,
mezhep imamlarımız da Peygamber efendimizin vârisleridir.
* Rasgele su içmediğimiz gibi, rasgele kitap da okunmaz. Ehl-i sünnet itikadı
temiz su gibidir. Ehl-i sünnet âlimleri bu suyu, içine pislik bulaştırmadan
muhafaza ederek bize kadar ulaştırmışlardır.
* Her şeyin yenisi makbuldür yalnız ahbabın eskisi makbuldür.
* Peygamber efendimizin yolunu bütün dünyaya Eshab-ı kiram yaydı. Onlar
Peygamber efendimizin cemaatidir. Ehl-i sünnet vel-cemaat demek, Peygamber
efendimizin ve Eshab-ı kiramın yolu demektir. Eshab-ı kiramın bildirdiği yol,
Peygamber efendimizin yoludur.
* İnsanlar üç gruptur. Bir kısmı ekmek, su, hava gibidir; her zaman ihtiyaç
duyulur. Bir kısmı ilaç gibidir; bazen lazım olur. Bir kısmı hastalık gibidir;
kaçılır.
* Mezhep imamlarımıza, ehl-i sünnet âlimlerine yani Peygamber efendimizin
vârislerine karşı gelen iflah olmaz.... Ateşle oynamaktadır.
* Kendini Frenk kâfirinden üstün gören Allahü teâlâyı tanıyamaz. Nerde kaldı ki,
bir mümin kendini başka müminden üstün görsün.
* Ahir zamanda feci cereyanın içinden aksi istikamete gidebilmek ferdin yapacağı
iş değildir. Bir himmet, bir dua olmasa çok zordur.
* İbadet yap, cihad yap, namaz kıl, arkasından tevbe yap. Çünkü her amelimiz
kusur doludur, arza layık değildir.