Sual: Bir arkadaş, şiirlerin ölçülü ve kafiyeli olmalarına itiraz
ediyor. “Ölçü ve kafiye maksadı anlatmaya mani oluyor, aruz vezni, hece vezni,
bunlar gereksiz, şiir serbest olmalı” diyor. Arkadaşın söylediği doğru mudur?
CEVAP
Şiire değil, kötü şiire karşı çıkılmalıdır. Her şiire karşı çıkmak çok
yanlıştır. Her sanatın bir kaidesi olduğu gibi elbette şiirin de kaideleri
vardır. Bu kaidelere uyulursa ancak bir sanat değeri olur. Mana ve kaideyi
birleştirmek ise ancak şairin derecesine kalmış bir şeydir. Yani bunu başardığı
ölçüde toplum ve tarih önünde kabul görür. Dini şiir ve nasihatlerde rabbani
tesir olması için manaya da dikkat etmeli ve yaşayarak inanarak yazmalı.
İnsan kendisi şiir yazamıyorsa, yazanları takdir etmelidir. Atalarımız böyleleri
için derler ki:
Kişi bilmediğine düşman kesilir.
Gafile kelam, nafile kelam
Başı boşluğu, ölçüsüzlüğü, ahenksizliği, kuralı, uygunluğu uygunsuz görmek kadar
yanlış olmaz. Ölçüsüz şiirler için, (Dam başında saksağan vur beline kazmayı)
demişlerdir.
Kur’an-ı kerim, icaz, belagat, ahenk gibi çeşitli ölçülerin bulunmasından dolayı
bir benzeri meydana getirilemiyor. Bir âyet-i kerime meali:
(Bu Kur'anın bir âyetinin benzerini söylemeniz mümkün değildir.) [Bekara
24]
Çok şairler uğraşmışsa da, benzerini söylemeye güçleri yetmemiştir. Allahü teâlâ,
diğer ilahi mukaddes kitaplara bu özelliği vermediği için değiştirilmiştir.
Güzel şiir, güzelliği ölçüsünde bir şaheserdir. Dört dörtlük şiirler vardır.
Peygamber efendimiz, (Şair Hassanın sözleri, düşmanlara ok yarasından daha
tesirlidir) buyurduğu gibi, ağzına sağlık anlamında, (Dişlerin dökülmesin)
diye dua etmiştir. (Hakim)
Şiir hakkında hadis-i şeriflerden birkaçı da şöyle:
(Şiir, öyle bir sözdür ki, güzeli daha güzel, çirkini daha çirkindir.) [Buhari]
(Büyüleyici sözler gibi, hikmetli şiirler de vardır.) [Ebu Davud, İ.
Ahmed]
(Bazı şiirler apaçık bir hikmettir.) [Buhari, Ebu Davud]
Hazret-i Mevlana’nın mesnevisi, Yunus Emre gibi tasavvuf erbabının divanları,
kasideleri dillere destandır. Resulullah efendimizin beğendiği İmam-ı
Busayri’nin Kaside-i bürdesi pek meşhurdur. Mevlit kasidesi asırlardır okunan
bir şaheserdir. Ahengi, ölçülü olmayı, yani güzelliği dinimiz emrediyor.
Peygamber efendimiz, (Allah güzeldir, güzeli sever) buyuruyor. Güzellik,
çeşitli bakımdan mükemmellik, uygunluk demektir.
Bir insanın bütün organları yerli yerindedir. Kafası çok büyük, ayakları çok
kısa olsa çirkin görünür. Ayakları veya kolları çok olsa hem çirkin görünür hem
de iş yapması zorlaşır. Görünüş yönüyle de insan, en güzel şekilde yaratılmıştır.
Güzelliğe, ölçülü olmaya, tertibe, düzene, ahenge, kurala karşı çıkmak ne kadar
yanlış olur. İnsan kendisi, tertipli düzenli olmasa da, tertipli düzenli
olanlara imrenmelidir.
Şiir yazmak
Sual: Şiir yazmanın, okumanın mahzuru var mıdır?
CEVAP
Mahzuru yok ise de, her zaman da şiirle meşgul olmamalıdır. İki hadis-i
şerif meali:
(Şiir, güzeli daha güzel, çirkini daha çirkin olan bir sözdür.) [Buhari]
(Bazı şiirlerde apaçık bir hikmet vardır.) [Buhari]
Şiir yazarken
Sual: Yayınladığınız şiirlerde aranılan özellikler nelerdir?
CEVAP
İlk şartı dinin emir ve yasaklarına aykırı olmamasıdır. Bir de kolay
okunabilmesi ve kulağa hoş gelmesi için, vezin ve kafiyesinin bulunmasıdır.
Kafiyesi zengin ve kalıbı da uygun olanlar tercih edilir. Mesela 11’lik
hece vezniyle yazılan bir şiirin mısralarının, 4+4+3 veya 6+5 gibi
bir kalıbı olması gerekir. Aşağıdaki şiiriniz bu ölçülere uygundur.
Bu nasıl âlem?
Bunca rezaleti yazamaz kalem,
Her tarafı elem, bu nasıl âlem?
Daha fazlasını görmeden ölem,
Her tarafı elem, bu nasıl âlem?
Kalmadı düzenin eski ahengi,
Hırsızlığı yapar, değişmez rengi,
Kimi AİDS’lidir, kimi frengi,
Her tarafı elem, bu nasıl âlem?
Suç işler, takınır, masum bir eda,
Batıla kendini ediyor feda,
Kimseden çıkmıyor, ne ses, ne seda,
Her tarafı elem, bu nasıl âlem?
Örgütler kuruldu, destan yazıldı,
Masum insanlara, mezar kazıldı,
Her taraf gevşedi, düzen bozuldu,
Her tarafı elem, bu nasıl âlem?
Mahkeme sanıkla dolup taşıyor,
Suç boyutu, ülkeleri aşıyor,
Kimi, masum kanlarıyla yaşıyor,
Her tarafı elem, bu nasıl âlem?