Başlık | Yazı |
---|---|
Dünyadakiler birbirini yiyor |
* Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirini yiyor.
|
Dünyâlık |
İnsanın hayatta muhtâc olduğu şeyler, para, mal v.s. |
Dünyanın kahrına bu teselli ile sabreder |
* Tevekkülü azalanın imanı zayıflamış demektir. Tevekkülünü kaybedenin ise imanı tehlikededir. Tevekkül, her türlü sebebe (o işin, dinen ve örfen sebeplerine) yapışarak gayret göstermek, sonucu Allahü teâlâdan beklemek ve sonucun mutlaka hayırlı olduğuna inanmakt... |
Dünyanın kokusu olsaydı |
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: |
Dünyayı terk etmek |
Sual: Ahireti kazanmak için, dünyayı terk etmek nasıl olur? |
Dünyâyı Terketmek |
1. Bütün haram olan şeyler ile berâber, mübâhları da, yâni günâh olmayan lezzetlerin çoğunu da bırakıp, yaşamak için zarûrî olan miktârını kullanmak. |
Dürdane |
İnci tanesi, inci serpen. |
Durmaz yakar |
Yürüyorum yana yana, |
Durrul Mearif | |
Dursun Fakîh (Tursun Fakih) |
Tefsîr, hadîs ve fıkıh âlimi. Şeyh Edebâlî hazretlerinin dâmâdı. Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Beyin bacanağıdır. Doğum târihi bilinmemektedir. Sultan Orhan devrinde vefât etti. |
Dürzî |
Derezîler adlı bozuk fırkaya mensub olan kimse. (Bkz. Derezîler) |
Düşmandan korkma, Allah’tan kork |
Hazret-i Ömer halife iken, İran memleketini feth etmek arzusunda idi. O memlekette İslamiyet yayılsın istiyordu. Sahabe-i güzin ile müşavere edip, asker topladı. Başlarına Sad bin Ebi Vakkas’ı komutan tayin edip, İran memleketine gazaya gönderdi. Sad hazretlerine de şöyle nasihat ve talimat verdi: (Ey Sad, düşmandan... |
Düşmanı tanımayan dostu bulamaz |
* Düşmanını tanımayan dostunu bulamaz. Nefsini tanımayan Allah’ı tanıyamaz, nefsini tanıyan Allah’ı tanır. Nefsten kurtulmadıkça, insan kendini emniyette hissedemez. En büyük mücadele nefsle olmalıdır. Bu iş bir tarikat yolu değil, Allah’ın... |
Düşük |
|
Düşük |
Fetusun, gebeliğin 28. haftasından önce ölümü, ve rahmin ışında atılmasıdır. |
Duvara resim asmak |
Sual: Babamızın ve hocamızın resimlerini duvara asmak uygun mudur? |
Duyu |
Sinir sistemimize çevreden ve vücudumuzdan çeşitli reseptörler (alıcılar) vasıtasıyla getirilen izlenimler. Çevreden olduğu gibi iç organlardan da uyartılar gelerek sinir sistemimizi uyarabilir. Duyu, çeşitli kısımlara ayrılarak incelenir: |