Başlık | Yazı |
---|---|
Kaval Kemiği (Tibia) |
|
Kaved |
Kısas olarak, öldüreni öldürme. (Bkz. Kısas) |
Kaviyy (El-Kaviyyü) |
Allahü teâlânın Esma-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Her şeyi tam olarak yaratmakta kuvvet sâhibi olan, her şeyi yaratıp, varlıkta devâm ettiren; dilediğini yapmak kendisine zor gelmeyen. |
Kavl |
Müctehid (Kur'ân-ı kerîmden ve hadîs-i şerîflerden din bilgilerini elde edebilen) âlimlerin bir işin hükmünü bildiren sözü yâni re'yi, ictihâdı. |
Kavl-i Kadîm |
İmâm-ı Şâfiî'nin Bağdâd'daki ilk ictihâdlarına (Kur'ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîflerden çıkardığı hükümlere) verilen ad. Bunlara onun mezheb-i kadîmi de denir. İmâm-ı Şâfiî, kavl-i kâdimini el-Hucce adlı... |
Kavme |
Namaz kılarken rükûdan kalkıp uzuvlar hareketten kesildikten sonra en az bir kerre sübhânallah diyecek kadar ayakta durmak. |
Kavme imamet eylesin |
Hazret-i Âişe validemiz anlatır: |
Kavukçu Ali Dede |
Fâtih Sultan Mehmed Hanın kavukçubaşısı. Ne zaman ve nerede doğduğu bilinmiyor. 1454'de vefât etti. Kabri İstanbul Beyoğlu'ndaki Galata Mevlevîhânesindedir. |
Kayınpedere "baba" demek |
Sual: Kayınvalideye ve kayınpedere, "Ana - baba" demek caiz midir? |
Kayıp duası |
Sual: Kaybettiğimiz bir şeyi bulmak için dua var mı? |
Kaylûle |
Gün ortasında bir miktâr uyuma. Kaylûle öğleden önce de sonra da yapılabilir. |
Kaylule faydalıdır |
Sual: Kaylule nedir? Ne zamana kadar yapılır? |
Kayrevânî (Abdullah bin Ebî Zeyd) |
Tefsir, kıraat, kelâm, hadîs ve Mâlikî mezhebi fıkıh âlimi, velî. 922 yılında İspanya'nın (Endülüs) Nefza şehrinde doğdu. Daha sonra Afrikiyye'ye (Tunus) gelerek Kayrevân'a yerleşti ve Kayrevânî nisbesiyle meşhûr oldu. Kuzey Batı Afrika'da Mâlik... |
Kayyim |
Görüp gözeten. |
Kayyûm (El-Kayyûm) |
Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Yaratıcı ve mahlûkları yerlerinde ve varlıkta durdurucu. |
Kayyûm-i Âlem |
Kayyûmiyyet makâmında bulunan velî zât. İnsanların âhirete âit derece ve seâdetleri bu mertebedeki velîlerin imdâdına verildiğinden kayyûm denilmiştir. |
Kayyûm-i Cihân Muhammed Seyfullah |
Evliyânın meşhûrlarından. İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin torunlarındandır. İsmi Muhammed, babasınınki Gulâm Muhammed Ma'sum'dur. 1743 (H.1156) senesinde doğdu. |
Kayyûm-i Zaman |
Hindistan evliyâsının büyüklerinden. Urvet-ül-Vüskâ Muhammed Ma'sûm-i Fârûkî hazretlerinin büyük oğlu, İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin de torunudur. İsmi Muhammed Sibgatullah'tır. Yüksek dedeleri İmâm-ı... |
Kazâ |
Allahü teâlânın ezelde irâde ve taktir buyurduğu şeyleri, zamânı gelince, ilim ve irâdesine muvâfık (uygun) olarak yaratması. Kazâ gelmez Hak yazmayınca, Belâ gelmez kul azmayınca. |
Kazâ Etmek |
Namaz, oruç gibi farz ve vacib bir ibâdeti vakti çıktıktan sonra yapmak. |
Kazâ Namazı |
Vakti çıktıktan sonra kılınan namaz. |
Kaza namazı kılmak gerekmez mi? |
Sual: İbni Teymiye ve yandaşları, (Vaktinde kılınmayan namazları
kaza etmek gerekmez, tevbe etmek yeterli olur) diyorlar. Namazları kaza
etmek gerekmez mi? |
Kaza namazları | |
Kaza namazlarıyla ilgili çeşitli sorular |
Sual: Kaza namazları nasıl kılınır, sırayla kılmak şart mı? |
Kazâ Orucu |
Oruç tutmamayı mubâh kılan (dînde bildirilen) bir özür sebebiyle vaktinde tutulamayan veya tutarken bir özür sebebiyle yâhut kast (bilerek) olmadan bozulup, Ramazân bayramının birinci, Kurban bayramının birinci, ikinci ve üçüncü gü... |
Kazâ ve Kader |
Allahü teâlânın meydana gelecek hâdiseleri ilm-i ezelîsi (başlangıcı olmayan ilim sıfatı) ile ezelde (başlangıcı olmayan öncelerde) bilip takdîr etmesi ve bu hâdiselerin zamânı gelince, Allahü teâlâ tarafından yaratılması ve meydana ç... |
Kaza ve kader ile ilgili çeşitli sorular |
Sual: Şu Osmanlıca şiirde ne denmek isteniyor? |
Kaza ve Kadere iman | |
Kazâ-i Muallak |
Allahü teâlânın yaratılmasını şarta bağlı olarak takdîr ettiği ve şart meydana gelince yarattığı şeyler. |
Kazâ-i Mübrem |
Allahü teâlânın şarta bağlı olmaksızın yaratılmasını takdîr ettiği, yaratılması muhakkak olan şeyler. |
Kazası olmayanın kaza namazı kılması |
Sual: Kaza namazı olmayanın, sünnetleri kılarken, kazaya da niyet
etmesi caiz midir? |
Kazdığı kuyuya düştü |
Bir gün Ebu Cehil, Peygamber efendimize bir tuzak hazırlayarak evinin önüne bir kuyu kazdırır. Ve sonra Resulullahı evine davet eder. Peygamber efendimiz davet üzerine Ebu Cehilin evine doğru yola çıkar. Eve yaklaştığında, Cebrail aleyhisselam gelip, Ebu Cehil'in, evinin önünde tuzak için bir kuyu kazdığını... |
Kâzerûnî |
Çin, Hindistan, İran ve Anadolu'da İslâmiyetin yayılmasında büyük hizmeti geçen âlim ve mücâhid velî. İsmi İbrâhim bin Şehriyâr'dır. Annesinin ismi Bânuveyh bin Mehdî'dir. Ebû İshak künyesiyle ve K... |
Kazf |
Atmak. İffetli (temiz) erkek veya kadına zinâ isnâd etmek. |
Kazf Haddi |
Muhsan olan erkek veya kadına zînâ isnâd edenlere (iftirâda bulunanlara) verilen sopa cezâsı. (Bkz. Had) |
Kâzım |
Öfkesini, gazâbını yenen. |