Başlık | Yazı |
---|---|
Basîr (El-Basîr) |
Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Gizli ve açık her şeyi hakkıyle görücü. (Bkz. Basar) |
Basîret |
İşlerin iç yüzünü görebilme; kalb gözü. |
Basit |
Sade, düz, arızasız. |
Bâsit (El-Bâsit) |
Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Kullarından bâzısına rızkı az, bâzısına çok veren, sadakaları kabûl edip sevâb veren. Bâzısının rûhunu kabzeden (alan) bâzısının ömrünü uzatan, b... |
Basite |
Sade, düz, arızasız. |
Başka mezhebi taklit etmek |
Sual: İhtiyaç halinde, diğer üç mezhepten birisini taklit etmek caiz
midir? |
Başkasının hakkına tecâvüz, zulümdür |
Allahü teâlâ, insanları, birbirine muhtaç şekilde yarattığı için toplu olarak yaşamaktadırlar. İnsanlar bir araya gelince, açıkgözler,... |
Başkasının malını izinsiz kullanmak |
Sual: Samimi bir arkadaşın malını ondan habersiz kullanmak veya yemek
caiz olur mu? |
Başlık parası |
Sual: Başlık parası almakta mahzur var mıdır? |
Basri |
Görmesi kuvvetli. |
Basriye |
Görmesi kuvvetli. |
Bast |
Tasavvufta gönül ferahlığı, rûhen rahatlama. Sıkıntı ve gönül darlığının zıddı. |
Baston gerek |
Aşkı seviyorsan bir can olasın, |
Basur (Hemoroit) |
Kalın barsağın son kısmı olan rektum ve anüsteki toplardamarların kesecikler meydana getirmesi. Genişleyen toplardamarlar varisler meydana getirerek dışkının vücudu terk ettiği yer olan anüsten çıkabilirler. Bu, basurun ileri devrelerinde olur. Rektum ve anüsün mukoza zarı altında ince... |
Bât Satışı |
Şartsız, kesin satış, alış-verişte şart koşmama. |
Bâtıl |
1. Fânî, geçici, devamlı olmayan, yok olan. |
Bâtıl olan satışlar |
Sual: Alış veriş yapıyoruz. Ama dinimizin bu husustaki hükümlerini
bilmiyoruz. Bu ilim bilinmezse ne olur? |
Bâtıl Satış |
Sahîh olmayan, yâni dînen bulunması lâzım gelen şartların hepsi veya bir kısmı bulunmayan satış, alış-veriş. Satılacak malın mütekavvim olması (kullanılmasına dînen izin verilmesi, kıymetli ve kullanılabilir olması) bu şartlardandır. Buna göre; domuz , içki ve... |
Bâtın |
1. Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). His (duyu) organları ile hissedilemiyen, hayâl gücü ile hayâl edilemiyen, akıl ile anlaşılamayan. |
Batın |
Karın. |
Bâtın ilminin önemi |
Sual: Selefiyim diyen bir arkadaş, (Ledün ilmi, bâtın ilmi, keramet,
evliya diye bir şey yok) diyor. Bu Kur’an-ı kerime ve hadis-i şeriflere
aykırı değil mi? |
Bâtın ilminin önemi |
Sual: Selefiyim diyen bir arkadaş, (Ledün ilmi, bâtın ilmi, keramet,
evliya diye bir şey yok) diyor. Bu Kur’an-ı kerime ve hadis-i şeriflere
aykırı değil mi? |
Bâtıniyye |
Mecûsîlikteki ve çeşitli bâtıl dinlerdeki inanışları İslâm dînindenmiş gibi göstermeye çalışan İranlı Meymûn bin Deysân el-Kaddah tarafından kurulan bozuk yol. |
Batmayan gemi |
Ebu Müslim-i Saftar, evliyanın büyüklerindendi. Bir gün gemi ile yola çıktı.
Yanında çok kimseler de vardı. Aniden ters yönden bir rüzgar çıktı. Dalgalar
yükseldi. Gemi batacak gibi oldu. Gemide olan yükü denize attılar. Yardım
istediler. |
Battal |
Kahraman, cesur, çok büyük. |
Batu |
Güçlü, kudretli. |
Bayezid-i Bistami |
Bayezid-i Bistami hazretleri, Silsile-i aliyyenin beşincisidir. Arifler sultanı diye meşhurdur. İsmi Tayfurdur. Üveysi idi. Kendisinden kırk yıl önce vefat eden imam-ı Cafer-i Sadık hazretlerinin ruhaniyetinden istifade etti.113 âlimden ilim öğrenmiştir. Son derece âlim, fâdıl... |
Bâyezîd-i Bistâmî |
Evliyânın büyüklerinden. İnsanları Hakk'a dâvet eden, onlara doğru yolu gösterip, hakîkî saâdete kavuşturan ve kendilerine Silsile-i aliyye denilen büyük âlim ve velîlerin beşincisidir. Sultân-ül-Ârifîn lakabıyla meşh... |
Bâyi |
Satan, satıcı, dînimizce satış yapabilme ehliyetine sâhib kimse. |
Bayılma |
Kısa süreli, geriye dönebilen, kaslarda güçsüzlük ve ayakta duramama ile kendini gösteren şuur kaybı. Bayılma halinden önce kişi bir sersemlik, baş dönmesi ve denge bozukluğu hisseder, görmesi bulanır ve kulaklarında çınlamalar olur. Bayılmanın süresi ve... |
Baykuşun kıssası |
Hayat-ül hayvan kitabında bildiriliyor ki: |
Bayraklı Sultan |
Asıl ismi Yûnus Mürebbî'dir. 1204 senesinde Selçuklu kumandanlarından Hüsâmeddîn Çoban Bey komutasındaki ordu ile Kastamonu fethine katıldı. Günlerce süren muhasarada kaleyi almak şöyle dursun, surlara tırmanmak dahi mümkün olmadı. Bir g... |
Bayram |
1. İslâm dîninin bildirdiği ve müslümanların neşelenip sevindikleri Fıtr (Ramazan) ve Kurban bayramı. |
Bayram gelince |
Müminlere düğündür, |
Bayram günleri |
Bayram günlerinin de fazileti büyüktür. Kurban bayramının 1.2.3. günlerinden
sonraki gecelere Kurban bayramı geceleri denir. Ramazan-ı şerifin son günü ile
bayramın ilk günü arasındaki geceye de Ramazan bayramı gecesi denir. |
Bayram günleri ne yapmak gerekir |
Sual: Bayramda neler yapmak gerekir? |