Sual: Dini aklıyla ölçen bir arkadaş, (Müşrikler, garibanları döverdi,
Hazret-i Ebu Bekir gibi itibarlı ve zengin olanları dövemezlerdi. Hazret-i Ebu
Bekir’in dövüldüğü olay yalandır) diyor. Dövüldüğü hangi kitapta yazıyor?
CEVAP
Çeşitli kitaplarda vardır:
Resulullah ve arkadaşları oturmuşlardı. O zaman 38 kişiydiler. Hazret-i Ebu
Bekir ayağa kalkarak insanları Allah’a ve Resulüne çağıran bir konuşma yaptı. Bu
konuşma üzerine müşrikler Hazret-i Ebu Bekir’e ve diğer Müslümanlara saldırmaya
başladılar, mescidin çevresinde bulunanları ve Hazret-i Ebu Bekir’i de çok
şiddetli bir şekilde dövdüler. Ukbe bin Rabia, Hazret-i Ebu Bekir’e yaklaşarak
ayağındaki altı çivili ayakkabılarıyla yüzüne vurmaya ve parçalamaya başladı.
Yüzü gözü tanınmayacak hale gelinceye kadar karnı üzerinde tepindi. Teym
oğulları gelerek müşrikleri Hazret-i Ebu Bekir’den uzaklaştırdılar ve onu öldü
zannederek, bir çuvala koyarak evine götürdüler.
Hazret-i Ebu Bekir, bundan sonra, uzun bir süre kendine gelemedi. Babası ve Teym
oğulları, Onu ayıltmak için çok uğraştılar. Ancak akşama doğru kendine gelebildi,
gözlerini açar açmaz, ezik bir sesle; (Resulullah ne yapıyor? O, ne haldedir?
Ona da dil uzatmışlar, hakaret etmişlerdi) diyebildi. (Hayattadır, hali
iyidir) dendi. Hazret-i Ebu Bekir, (Vallahi, Resulullahı gidip görmedikçe,
ne yemek yerim, ne de bir şey içerim!) dedi. Annesi, (Sen, şimdi biraz bekle,
herkes uykuya dalsın) dedi.
Herkes uyuyup, ortalık tenhalaşınca, Hazret-i Ebu Bekir, annesine dayanarak,
yavaş yavaş Resulullahın yanına vardı. Sarılıp öptü. Müslüman kardeşleriyle
kucaklaştı. Hazret-i Ebu Bekir’in bu hali, Peygamber efendimizi çok üzdü. Hazret-i
Ebu Bekir, (Yâ Resulallah! Babam, anam sana feda olsun! Bu yanımdaki de, beni
dünyaya getiren annem Selma’dır. Onun hakkında dua buyurmanızı istirham ediyorum.
Umulur ki, Allahü teâlâ, Onu senin hürmetine Cehennem ateşinden kurtarır)
dedi. Bunun üzerine Peygamberimiz, Selma’nın Müslüman olması için Allahü teâlâya
yalvardı. Resulullahın duası kabul olunmuştu. Annesi de hidayete kavuşup
Müslümanlığı kabul etti. Böylece ilk Müslümanlardan biri olmakla şereflendi.
(El-Bidaye ven-Nihaye, Tabakat-ı İbni Sa’d, Tarih-i Hulefa, İslam Âlimleri
Ansiklopedisi)