1- Temiz olmalı. Temizlik iki kısma ayrılır:
a- Zâhiri temizlik: Dış görünüşün temiz olmasıdır. Bu, bütün insanların
dikkat edeceği hususlardandır. Giyecek, yiyecek, içeceklerin ve kullanılacak
bütün eşyaların temiz olmasıdır.
b- Bâtıni temizlik: Kalbin iyi huylarla dolu olmasıdır. Hased etmemek,
başkaları hakkında kötülük düşünmemek, Allah düşmanlarını sevmemek, dostlarını
sevmek gerekir. Kalb, Allahü teâlânın nazargâhıdır. Bu sebeple kalbe dünya
sevgisi, mideye de haram lokma koymamalıdır. Bir hadis-i şerifte, (Haram
yiyenin duası kabul olmaz) buyuruldu. Kalb temiz olmazsa ibadetlerin lezzeti
alınamaz, Allahü teâlâya ait bilgilere yani marifete, kavuşulamaz.
2- Dile sahip olmalı. Dilin uygunsuz sözleri söylemeyip susması,
Kur'an-ı kerim okuması, emr-i maruf ve nehy-i münkerde bulunması, dinin
emirlerini yapmayı ve yasaklarından kaçınmayı bildirmesi gibi. Peygamber
efendimiz de, (İnsanlar, dilleri yüzünden Cehenneme atılırlar) buyurdu.
3- Kalabalıklardan uzak durmalı. Bu sebeple göz, haramlara bakmamış
olur. Çünkü kalb, göze tâbidir. Her harama bakış, kalb aynasını karartır.
Peygamber efendimiz, (Yabancı kadınlara şehvetle bakanların gözlerine,
kıyamette erimiş kızgın kurşun dökülecektir) buyurdu. Erkeklerin yabancı
kadınlara, kadınların da yabancı erkeklere şehvetle bakması haramdır.
4- Oruç tutmalı. İnsan oruç tutmak suretiyle meleklere benzemiş ve nefsini
ezmiş olur. Bir hadis-i kudside; (Oruç bana aittir. Orucun ecrini ben
veririm. Sevabı nihayetsizdir) buyrulmaktadır. Başka bir hadis-i şerifte de;
(Oruç, Cehenneme kalkandır) buyuruldu. Oruç tutarak gönlü huzura
kavuşturmalı ve şeytanın yolunu kapatıp, siper hasıl etmelidir.
6- Allah’ı çok hatırlamak. Allahü teâlâyı hatırlamak için söylenecek
en faziletli söz La ilahe illallah demektir. Bunu söylemeye devam
eden, ihlas sahibi olur. İhlas; bütün işlerini Allah rızası için yapmak,
dünyaya ait mal ve makamlardan hevesini kesip ahireti istemektir. İhlaslı kimse;
"Benim tek gayem Allah’ın rızasıdır" der. Kur'an-ı kerimde de mealen, (Ey
iman edenler! Allah’ı çok anın) buyuruldu. (Ahzâb 41) Nefsin hep zararlı
olan isteklerinden kurtulmak için devamlı Allahü teâlâyı anmalıdır.
7- Kalbe dikkat etmeli. Kalbe dört çeşit düşünce gelir. Bunlar;
Rahmandan, melekten, şeytandan ve nefsten. Rahmandan gelen; gafletten uyandırır,
kötü yoldan doğru yola kavuşturur. Melekten gelen; ibadete rağbet ettirir.
Şeytandan gelen günahı güzel gösterir. Nefsten gelen ise, dünyanın faydasız
şeylerini istetir. Şeytani ve nefsani düşüncelerden kurtulmak gerekir.
8- Allah’ın hükmüne rıza göstermeli. Havf ve reca, yani korku ve ümit
arasında yaşamalı. Çünkü imansız öleceğinden korkan, günah işlemez. Ayrıca
mümin, Cenneti ümit eder, salihlerle sohbet eder. Salihlerle sohbet, günahlara
perde çeker, haramları gözüne kötü gösterir.
9- İyi hasletlerle süslenmeli. Yani Allahü teâlânın ahlakıyla
ahlaklanmaktır.
10- Helal lokma yemeli. Allahü teâlâ, (Helal ve temiz olanını
yiyin) buyurmaktadır. (Bekara 168) Peygamber efendimiz ise; (İbadet on
kısımdır. Dokuzu helali talep etmektir) buyurdu. Biri de bütün ibadetlerdir.
Haram yiyen, ibadet etme gücünü kendinde bulamaz. Helal yiyen de, günah işlemez.
***
Bir hadis-i şerif meali:
(Akıllı olan, dua ve ibadet için, nefsini muhasebe için, ayıplarının
kendisine haber verilmesi için ve ihtiyaçları için vakit ayırır. Diline sahip
olur, zamanını iyi kullanır, işine yönelir ve en sağlam dostuna karşı da
ihtiyatlı olur.) [Deylemi]
***
- Müslüman güler yüzlü olmalıdır. Yüzü turşu satmamalıdır. Hadis-i şerifte
buyuruldu ki:
(Mümin kardeşinin yüzüne asık bir çehre ile bakana melekler lanet eder.)
[Hatib]
- Harbde değil, sulh zamanında ya olduğumuz gibi görünmeliyiz veya
göründüğümüz gibi olmalıyız. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Hakiki müslümanın özü sözü birdir, işi ile sözü aynıdır, komşusu da
şerrinden emindir.) [İbni Lal]
- Hatamızı söyleyeni iyi karşılamalı, ona teşekkür etmelidir. Hadis-i
şerifte buyuruldu ki:
(Allah’tan kork diyene, sen önce kendine bak diyeni Allahü teâlâ sevmez.)
[Beyheki]
- Müslüman, örnek insan olmalı, zorluk çıkarmamalıdır. Hadis-i şerifte
buyuruldu ki:
(Müslüman, kolaylaştırır, müşkülat çıkarmaz.) [Nesai]
- Elden çıkana veya ele geçmeyene üzülmemek gerekir. Hadis-i şerifte
buyuruldu ki:
(Dünyadan nasibine razı olan, nasip olmayana üzülmeyen güzel ahlaklıdır.)
[E Nuaym]
- Huzurlu olmak için, dünya nimetleri bizden az olana bakmak ve halimize
şükretmek gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Zenginlerin yanına girip çıkmayı azaltın. Bu, Allahü teâlânın sizdeki
nimetini hakir görmenize sebep olur.) [Hakim]
- Günahları yüzünden yıkılıp viran olmuş bir yere gitmemek iyi olur.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Helake uğramış bir beldeye uğrarsanız, oradan süratle geçin.) [Taberani]
- Muhatabımız kötü biri veya çocuk olsa, eğer hak için çalışıyorsa itiraz
etmemeli, onu desteklemelidir! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Küçük, büyük veya hoşuna gitmeyen biri, hakkı müdafaa ediyorsa, sözü haksa
kabul et, bâtıl için çalışıyorsa, sözü bâtılsa reddet!) [Deylemi]
- Maddi ve manevi yönden sıkıntısız iken dua etmek, bela gelince dua
etmekten üstündür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(İyilikler fenalıkları giderir. Rabbini rahatlık ve bollukta iken zikredeni
[hatırlayanı], Allahü teâlâ da, bela zamanında kurtarır, korur.) [Ebu
Nuaym]
(Allahü teâlâyı o kadar çok zikredin ki size "mecnun" desinler.)
[Hakim]
(Yemeği Allahü teâlâyı zikrederek, namaz kılarak eritin.) [Beyheki]
- Ölümü hatırlamak çok iyidir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ölümü çok hatırlayın, ölümü çok hatırlayanın kalbi ihya olur, ölümü de
kolaylaşır.) [Deylemi]
(Ölümü çok anmak, insanı dünyadan çeker, günahlardan sıyırır.) [İbni Lal]
- İmrenilecek kimsenin vasfını Peygamber efendimiz şöyle bildiriyor:
(Şu kimseye imrenilir: Malı azdır, çoluk çocuğu namaz kılar, oruç tutar.
İbadetini gizlemeye çalışır. Tanıyanı azdır, meşhur değildir, parmakla
gösterilmez. Rızkı yetecek kadardır. Buna da sabreder. Hâlini kimse bilmez.
Arkasından ağlayanı az, mirası da fazla değildir.) [Taberani]
- Herkese dert açılmaz, herkesten yardım istenmez. Hadis-i şerifte buyuruldu
ki:
(Din kardeşinde, hayâ, emanet ve sadakat gibi üç hasleti gördüğünde ondan bir
şey ricada bulunabilirsin. Bu vasıfları yoksa, bir şey rica etme!) [Deylemi]
- Allah’tan korkup günahlardan kaçmalı, ibadetleri yapmaya çalışmalıdır!
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allah’a inanan kurtulur; Onu tanıyan ittika eder [Allah’tan korkar];
ittika eden, emin olur. Onu seven haya eder; verdiği rızka razı olanın gözü tok
olur; tevekkül edene de kâfi gelir.) [Ramuz]
- Hizmet etmek çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Seferde bir kavmin efendisi, onlara hizmet edendir. Şehitlik hariç, hizmet
etme sevabına hiçbir şey ulaşamaz.) [Hakim]
(Müslümanın işini gören, hac ve umre yapmış gibi sevaba kavuşur.) [Hatib]
- İnsanlarda bulunan iyi ve kötü vasıflar çoktur. Peygamber efendimiz
birkaçını şöyle bildiriyor:
(İnsanların en kötüsü, yalnız başına yer, ikram etmez, hizmetçiyi döver.
Bundan daha kötüsü, insanlara buğzeder ve onlar da kendisine buğzeder. Bundan da
kötüsü, şerrinden korkulur ve iyilik beklenmez. Bundan da kötüsü, dünya için
ahiretini satar, dinini yer [dini dünya menfaatine alet eder.]) [İbni
Asakir]
(En iyiniz, ahidlerini yerine getiren ve nefsini temizleyendir.) [Ebu Ya’la]
(En kötünüz, bağırarak konuşan, belagatla konuşmaya zorlanan ve çok laf edendir.
En iyiniz ise ahlakı en güzel olandır.) [Beyheki]
(İnsanların en kötüsü, katı kalbli ve kibirli olandır, en iyisi de, iyi
olduğu halde, kıymeti bilinmeyen, zaif, kendisine değer verilmeyendir; O, (şu
şöyle olacak) diye yemin etse, Allahü teâlâ onu yalancı çıkarmaz.) [İ.Ahmed]
- Cennetlik ve Cehennemlik olanın vasfını Peygamber efendimiz şöyle
bildiriyor:
(Cehennemlik olan kabadır. Ehline, arkadaşına ve topluma karşı kaba davranır.
Cennetlik olan ise, mütevazı ve zahid olur.) [Deylemi]
- Ödünç veya hediye vererek yahut bir yardımda bulunarak insanları
sevindirmek çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Farzların edasından sonra Allahü teâlânın en çok sevdiği iş, bir mümini
sevindirmektir.) [Taberani]
(Mümin kardeşinin yüzüne tebessüm etmek sadakadır.) [C. Sagir]
Bu nasihatlere uyan, dünya ve ahirette mutlu olur.
Kime dinin emirlerini yapmak kolay gelirse, onun salih biri olduğu anlaşılır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Ahirete ait istediğine kolayca kavuşur,
dünyaya ait olana kavuşman zorlaşırsa, bil ki sen iyi bir hâl üzerindesin. Bunun
tersi olursa kötü hâldesin!) [Beyheki]
Sual: Ehl-i beytin, büyük faziletini biliyoruz. Peki salih insanların,
Allahü teâlânın yanındaki değeri nedir?
CEVAP
Salihler elbette çok kıymetlidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Her mütteki insan, ehl-i beyttendir.) [Hâkim]
Sual: Bir kimse, kendisinin salih biri olduğunu anlayabilir mi?
CEVAP
Kolayca anlar. Dinimizin emirlerini yapıp, yasak ettiklerinden kaçan kimse
salihtir.
Kime dinin emirlerini yapmak kolay gelirse, onun salih biri olduğu anlaşılır.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ahiret isteğine kolayca kavuşursan, dünya arzularına da kavuşman zorlaşırsa,
bil ki sen iyi bir hal üzeresin. Bunun tersi olursa kötü haldesin!)
[Beyheki]