Kendisini içkiden kurtaramayan bir müslüman, hizmetçisine dört dirhem verir.
İçki almasını söyler.
Hizmetçi giderken Mansur bin Ammar isimli bir zatın, bir fakire yardım
topladığını görür. Mansur, (Bu fakire 4 dirhem verene 4 dua ederim) der.
Hizmetçi, fakire 4 dirhemi verir. Mansur der ki:
- Hangi duayı etmemi istersin?
- Hizmetçilikten kurtulmak istiyorum.
- İkinci isteğini söyle!
- Fakire verdiğim dört dirhem benim değildi. Benden bunu isterler. Dört
dirheme kavuşmayı isterim.
- Üçüncü isteğin nedir?
- Efendimin tevbe edip içkiyi bırakmasını istiyorum.
- Dördüncü arzun nedir?
- Allahü teâlânın beni, efendimi, seni ve kavmimizi affetmesini istiyorum.
Mansur bin Ammar, hepsi için gerekli duayı yapar. Hizmetçi evine gidince,
efendisi, geç kalmasının sebebini sorar. Hizmetçi durumu anlatır. Efendisi
sorar:
- Sen neler istedin?
- Hizmetçilikten, kölelikten kurtulmayı istedim.
- Peki seni azat ettim. Başka ne istedin?
- Dört dirhem istedim.
- Al şu dört dirhemi. Başka ne istedin?
- Tevbe edip içkiyi bırakmanı istedim.
- Tevbe ettim. Başka ne istedin?
- Allahü teâlânın hepimizi affetmesini istedim.
Efendisi duraklar, (İşte bu benim elimde değildir) der. O gece rüyasında,
(Sen elinde olanı yaptın da, biz elimizde olanı yapmaz mıyız? Seni de,
hizmetçini de, Mansuru da ve orada bulunan hepinizi affettik) denir.