Kanuni Sultan Süleyman’ın süt kardeşi Yahya efendi, bir gün atıyla giderken
iki tane papaz yolunu keser. Atın yularlarını tutup, Papazlar der ki:
- Ya Şeyh, sizin dininizde ölmüşlerden vergi almak var mıdır?
- Hayır böyle bir şey yoktur.
- Ama sizin sultanınız bizim ölülerimizden bile cizye alıyor bu nasıl oluyor?
Bunun üzerine Yahya efendi hemen padişaha bir mektup yazıp, "Oturduğun o taht
sana haram olsun, başına geçsin. Zulmün ölülere bile ulaştı. Bu yaptığın zulüm
nedir? Derhal o tahtı terk et" diye çok ağır şeyler söyler.
Koskoca Padişah bu mektubu alır almaz derhal yanındakilerle beraber yola çıkıp
Yahya efendinin dergahına gelir. "Abiciğim, hayırdır ne suç işledim acaba?" diye
sordu.Yahya efendi, "Daha ne olsun memurların gayri müslim vatandaşların
ölmüşlerinden bile cizye alıyor. Böyle zulüm olur mu?"
Padişah hemen yanında bulunanlara sordu ve kayıtların beş senedir
yenilenmediğini anladı. Rengi sapsarı oldu. Derhal kayıtları yenilettirdi. Fazla
alınanların hepsini iade ettirdi, helallik diledi.
Bu arada da tahta oturmadı, tekrar Yahya efendiye gidip, "Şimdi tahtıma
oturabilir miyim?" diye sordu. O da "Git artık nasıl oturursan otur” buyurdu.